berfin özek

19. tehdit edilmeğini nerden biliyorsunuz ya da manipüle edilmediğini.  evlendiği kişinin arkası sağlamsa aynı ümitcan gibi çok daha fazla cinayet vakası olabilirdi sadece kendisi değil bütün ailesi. tez zamanda kurtulsun o pislikten.

18. Bir erkek tarafından kendisine hayatının travması yaşatılan, hem fiziksel hem ruhsal acılar çektirilen, hayatı boyunca izlerini taşıyacak olan bu kadının yine aynı erkekle evlenmek gibi bir çılgınlık yapmasını ancak bir intikam planının parçası falansa anlayabilirim. Empatinin de bir sınırı olmalı, anlayan ve saygı duyanları ben anlayamıyorum. Örneğin kendisine tokat atan sevgilileri ya da eşleri olan kadınlara bir kere yapan bir daha yapar, bugün tokat atan yarın dayak atar, ayrıl bırak git vs demiyor muyuz? E bu şimdi nasıl bir risk? Adamın iki gün sonra yine aynısını yapmayacağına nasıl güvenilebilir? Haydi bu kızın ruh sağlığı iyi değil, çevresindekilerin de mi değil? Olayın takipçisi olan ve kendisine yardım eli uzatan kadın dernekleri vardı, muhtemelen psikolojik yardım da sağlanmıştır kendisine. Yok muydu yani şu kızı şu yanlıştan döndürecek biri? Gerçekten üzücü bir karar. Umarım emsal teşkil etmez, aramızdaki psikopat erkekleri cedaretlendirmez.

17. yüzünü tanınmaz hale getiren erkek arkadaşı ile evlendi bugün.

onun seçimi. yargılayamam.

sadece aklıma bergen geliyor. umarım sonu aynı olmaz.

16. durum o kadar çetrefilli ki... kesin yorumlar yapmak imkansız bence... olayın iki tarafı var. biri berfin tabii ki... evet, berfin ne yaşadı bilmiyoruz. koşullarını bilmiyoruz. psikolojisi nasıl bilmiyoruz.

bazen esra erol, müge anlı gibi programlarda kocasından, çocuğundan başka bir adama kaçan kadınlara bağırıyorlar. kadın evinde işkence çekmiş, kaçmış. niye başka adama kaçtın, erkeksiz yapamıyor musun diye tepki gösteriyorlar. gerçekten "suçlu" kadınlar vardır tabii ki, ama bizim ülkemizde kadınların çoğu erkeksiz bir yaşam bilmiyor. çünkü ilk önce babası, erkek kardeşi, sonra kocası, en sonda da oğlu, "sahibi" oluyor. varlığını her zaman bir erkeğe bağlı olarak sürdürmek zorunda. bireysel özgürlüğü hiç olmamış, ona öyle bir seçenek sunulmamış. bilmiyor başka türlüsünü. evet, böyle bir kısırdöngüden çıkıp, zor da olsa var olabilmiş kadınlar var. ama o şansları nadir oluyor ne yazık ki... o yüzden birçok kadın için erkekten kurtuluş yine erkek aracılığıyla olmak zorunda... berfin de, tahmin ediyorum fiziksel durumunun da etkilemiş olduğu, psikolojik nedenlerle, belki tehdit gibi dış nedenlerle böyle bir karar vermiş olabilir. kendisine yine de mutluluklar diliyorum. çok acı çekti, umuyorum acı çekmez bir daha...

buradan olayın ikinci tarafına geliyorum... berfin'in özelinin dışında bir de genel olarak kadınların mücadelesi açısından duruma tepki gösteren kadınlara niye tepki gösteriyorsun demek de yanlış bence... tepkilerimiz de düşünceli olmalıyız tabii ki ama arkadaşlar bu bizim bu ülkede, hatta tüm dünyada mücadelesini yaptığımız kadın hakları açısından çok büyük bir kayıp. berfin gibi kadınlar bu mücadelede bir nevi simge oluyorlar... doğru yanlış... ama öyle... berfin'e yardım eden çok oldu, destekleyeni çok oldu... yine tekrar ediyorum, kızın özelini biz yaşamıyoruz, ama kararının hayal kırıklığı yaşatması da anlaşılır bir şey değil mi? tepkilerimizi dengeli tutmalıyız kesinlikle (türkiye tepkilerinde her zaman abartılı ne yazık ki) ama tepkilerin olması da bence berfin'in kararından daha mantıklı. çünkü berfin'e bu zararı veren mahluk bir psikopat. bunu yapabilen birisinden kimseye hayır gelmez, gelmeyecek de... yüze asit atmayı sadece şiddet bağlamında değerlendirmemeliyiz, çok başka motivasyonları vardır, spesifik bir saldırıdır. ve bu psikopat ve onu besleyen psikopat zihniyet (toxic masculinity deyin, ataerkillik deyin) kazandı bu davada... tilki kürkçü dükkanına döndü diyor bazıları, zaten ait olduğu yer orasıydı, hiç dolaşmaması gerekiyordu diye zaferini kutluyor bazıları...

berfin'in omuzlarına çok yük binmiş. keşke böyle olmasaydı... ama kararı onun da kaybıdır, hepimizin de kaybıdır.

15. umarım berfin'i üzecek bir şey yazmıyorumdur şu an. Ancak duygusal kökenli bir şikayet geri çekme durumu varsa bir de şöyle değerlendirmenizi istiyorum. Berfin çok güzel bir kızken güzelliği elinden alındı. Artık aynaya baktığında o eski berfin değil, kendinize güveninizin nasıl sarsılacağını düşünün bir. Siz kendinize olan güveninizi kaybetmişken ya da artık umudu kesmişken sizinle evlenmek isteyen biri var. boğulurken biri size elini uzatırsa bu beni suya iten miydi diye düşünmez kimse. bir umut tutar o eli. ve hatta şimdi minnetle tutar çünkü yardıma ihtiyacı varken uzanmıştır o el ve kendisini yardıma muhtaç edenin de o el olduğunu ayırt edemez.

bu sözlükte sabahtan akşama kadar olmayan kusurlarımızı düzeltmeye, kamufle etmeye çalışıyoruz bunca kadın. hiç mi empati yapan yok?

berfin fiziksel bir şiddetin mağduru iken bence asıl bugün psikolojik bir şiddetin mağdurudur. biz senin yanındayız diyen toplum "yapmak zorunda olduğunu hissettiği bir seçim" yüzünden berfin'i yalnız bırakmıştır. desteğimiz bizim şartlarımızı sağlarsan var berfincim.

bir avukat olarak avukatının yaptığı açıklamayı yorumlamak isterim öte yandan. çok iyi anlıyorum. çok çok iyi anlıyorum ben de yaptım benzerini. saçma sapan saatlerde aradığında hep açtım çünkü şiddet görüyor olabilirdi. yasak olmasına rağmen birçok dosyasını para talep etmeden takip ettik. sonunda kocasını affetti, geri dönmedi ama şikayetlerini geri çekti. tüm bu şikayetleri avukatlar yapıyor benim bir talimatım yok diyerek adama benim telefon numaramı verip beni hedef gösterdiği ana kadar da sürdürdüm desteğimi. ama şu an öyle kızgınım ki ona. tahminimce berfin'in avukatları da tehdit edilmiştir. saatlerce yargıtay kararları araştırılmış, günlerce raporlar kovalanmıştır. sürekli sorular soran berfin'e, ailesine, karşı tarafa, gazetelere açıklama yapılmıştır. üstelik baro tarafından atanan vekiller bunlar sanıyorum, para da alınmamıştır. buradaki en büyük motivasyon bir adaletsizliği gidermedir artık. korkunç bir hayal kırıklığı ve beraberinde gelen öfkeyi görüyorum açıklamada. işte biraz da bu yüzden daha stajda bize derler ki dosyalarınızı kişiselleştirmeyin ve müvekkilinize asla güvenmeyin. ilk gün tokat gibi yüzünüze çarpan bu söz zamanla sizin de ağzınızdan çıkacak ilk cümle halini alır.

yine de bana soracak olursanız berfin'in avukattan önce iyi bir psikolojik danışmanlığa ihtiyacı var şu an. bu danışmanlığın devamında da ne karar verirse versin desteğe ihtiyacı var. berfin özek yüzünü kaybetmiş bir genç kızdır ve kararı ne olursa olsun mağdurdur. aldığı hiçbir karar bugünkü mağduriyetinin faili ilan edilmesine ve fiilin meşrulaşmasına neden olamaz.

14. Ben bu kararı almasında sadece intikam duygusunun etkili olduğunu düşünüyorum.aftan faydalanacak ve kısa zamanda dışarı çıkacak bir suçlu var. Kendi cezasını kendi vermek istiyor diye düşünüyorum. Sonuçta bu adam hayatını mahvetti ve belki de öldürmeden durmayacak. Kendimi kızın yerine koyuyorum da o adamı öldürmeden veya sakat bırakmadan yaşamamın bir anlamı olacağını düşünmezdim sanırım.

13. Bu kızın yaşadıklarını gördüğünüzde tam olarak şunlar oluyor:

türkiye'nin bir ortadoğu ülkesi olduğunu hatırlıyorsunuz

Eziyeti yapan insanları kınayıp kendi halinize şükrediyorsunuz.

Geçen iki saniyenin ardından sekmeyi aşağıya kaydırıyorsunuz. Aa danla bilic. Yine ne kadar para kırmış. Biraz instagramına gireyim de vakit öldüreyim diyorsunuz.

Berfin özek ve onun gibileri, ortalıkta bıçakla ağzı kesilen, çöpe atılan kadınlar tek tek unutuluyor ve sıradan bir 'influencer' evinin içinde size trendyolu tanıtıyor, sizin emeğinizle kazanamadığınız ne biçim paraları yalnızca ne giyindiğini ne yaptığını görmeyi istediğiniz için daha çok kazanıyor. Daha çok merak ediliyor.

İster kapitalizm, ister ortadoğu zihniyeti deyin ama bizim ülkemizi çürüten şeylerden biri de bizim eylemsizliğimiz ve unutkanlığımız. Yüzüne kezzap atılan bir kızın ve makyaj yapıp kameraya çeken bir kadının aynı sekme altında öylesine anlatılıp geçilmesi ne ironi ama!

12. her zamanki gibi şaşırtmayan türkiye ikiyüzlülüğüyle tanışmış kızdır. mağdur, perişan ve kararlarını bize bağlı alan insanlara bayılıyoruz çünkü. ayrıca insani ilişkilerin sadece bizim minik kafamızdan geçebilecek 2-3 ihtimale bağlı olduğuna da eminiz. berfin de yüzüne asit atan kişi boğazını kesmediği için şikayetini geri çekti. şiddetle hiç tanışmamış insanların bu tuzu kuru ithamlarına dehşet içinde bakıyorum. ülkede bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olmak öyle bir boyuta ulaştı ki ''ne yani bu konuda konuşmak için doktor mu olmak lazım? bu konu için hukukçu olmak zorunda mıyım? fikrim olamaz mı?'' sorularını sürekli duyar hale geldik. fikrin olabilir ama kimseye faydası olmayan aptal çeneni kapatıp sıradan fikrini kendine saklayabilirsin. özellikle son dönemde yaşanan şiddet olaylarında(başka meseleler de olabilir) insanların olayların detaylarını bilmeden, ki bu ülkede en eleştirilen şey medyanın berbatlığıdır, medyada yazılan çizilen şeylere inanıp sonsuz merhamet(??) göstermek yahut tam tersi linç etmek/ettirmek moda haline geldi. ayşe arman'ın instagram postunu görüp entry girme ihtiyacı hissettim aslında. kendisini oldum olası sevmem, şimdi de berfin'i hedef alan postlarını görünce bir kez daha neden sevmediğimi hatırladım. çünkü böyle insanların kadınları sevdiği falan yok. kendilerine benzeyecek, kendileriyle aynı görüşte ve görünüşte olacak barbie bebekler arıyorlar. berfin bu kararı tehdit altında almış olabilir, tehdit olmazsızın da almış olabilir, yüzünü bu hale getirmiş kişi hariç hiç kimsenin onunla beraber olmayacağını/evlenmeyeceğine inandırılmış olabilir. bunların hiçbiri onun yaşadıklarını değiştirmeyeceği gibi şu an bu kararı almış (doğru veya yanlış) bir insana kararından dönmesi gerektiği kendisini yalancı ve ezik hissettirilirek de gösterilemez. aksine ona sürekli gerizekalıymış gibi davranan ve üstten bakan bir toplumdan kaçarak başka kararlar alır. üzgünüm gerçekten berfin. seni en anlıyormuş gibi hisseden çok ''eğitimli ve özgürlükçü'' kitle onların istediği gibi davranmadığın ilk an sana saldırdığı için.

11. "affetti" denilerek bir anda suçlu konumuna getirilmiş genç kadın. işte bu kadar kolay. sosyal medyada "öldüreceğini bilsem yine de şikâyetimi geri çekmezdim," diyenler mevcut. size şu kadarını söyleyeyim: berfin'in yerinde değilsiniz. neler yaşadığını bilmiyorsunuz. bir kere asit saldırısını yapan yaratıklar bunu mağdur kendisinden başka kimse tarafından beğenilmesin, bir hayat kuramasın diye yapar. çünkü toplumda kadın güzelliğine verilen önem hepimizin ayağında bağdır. önceden baskı ve şiddet yaşayan bir genç kadının şimdi de baskı ve şiddet yaşayabileceğini anlamamak için ya çok saf ya da çok kötü kalpli olmak gerekir. bu kararın sağlıklı şartlarda verilmiş olduğuna inanmıyorum hatta bir karar olduğundan da emin değilim. muhtemelen işin ardında tehdit ve zorlama vardır. ayrıca acınacak durumda gördüğünüz bir insanı desteklemek kolaydır. asıl marifet, mağdur kadın sizin hoşunuza gitmeyen bir karar verdiğinde de bu desteği sürdürebilmektir. avukatlarını da esefle kınıyorum.

10. Onun yuzunden baska biri ayni saldiriya ugrasa belki de yardim edilmeyecek kisidir.

Affet tabi bogazini da kesebilirdi dimi ?