yeni
popüler
    sorular içinde ara
    yeni soru sor
    son sorular
    son cevaplar
    kategoriler
    • süslü
    • moda alışveriş
    • kuaför & güzellik merkezi
    • sağlık
    • spor
    • gönül işleri
    • aile arkadaş ilişkileri
    • cinsellik
    • eğitim & kariyer
    • seyahat
    • pet
    • sanat
    • bürokrasi
    • diğer
    girdi yaz
    medya ekle
    • linki kopyala
    • şikayet et
    • girdiler (11)
    • medya (1)

    11. Az önce oturdum cumhurbaşkanı adaylarının (gizlinot: Muharrem ince, meral akşener ve rte'nin hesaplarını inceledim) sosyal medya hesaplarını inceledim. (bkz: Çünkü hayatsızım) objektif olarak değerlendirmem ve profesyonel gözle bakmam gerekirse, sosyal medyayı en başarılı kullanan muharrem ince. İnce - akşener - rte şeklinde bence aktif ve doğru kullanım sırası. Bir genç olarak baktım, en ilgi çeken ince'nin hesabı. Storydeki fotoğraflar çok kaliteli, metinler düzgün yazılmış, tasarımlar düzgün. Akşener'de ise miting bilgileri verilmiş fakat kaydırdıkça sadece yazılar ve renkler değişiyor, tüm tasarım aynı. Akşener'in fotoğrafının arkasındaki gölge facia, fotoğraflar kalitesiz, netlikte sorunları var. Çok standart buldum, kurumsal bi hava hedeflenmiş fakat amaçtan sapmış. Amaç dediğim, genç kitle artık sosyal medyada ve gözüne hoş gelmesi lazım. Standartlık bir genci profilde çok uzun tutmaya yaramayabilir. Rte'nin hesabı çok kötü, sırf kendi fotoğrafları ve birkaç miting duyurusu var. Gençlerin girip kurcalayacağı kaydırmalı postlar çok az. Bu kaydırmalı post sorunu aynı şekilde akşener'de de var. Dönemimizde gençlerin en çok sosyal medya kullandığını düşünürsek, bunlar dikkat edilmeso gereken şeyler. Gözlemlerime göre, Sosyal medya kullanımı ve yönetimi muharrem ince birkaç adım önde.

    Bu konudaki fikrim bu kadar. Bu incelemeyi neden yaptığımı en başta söylemiştim (bkz: Çünkü hayatsızım) benim gözüme çarpanlar bu kadar:d

    20 haziran 2018 22:59

    10. "ben milletin bir parçası değil miyim yani?" Diye düşündüren girilere sahip başlık. Değilsem de üzülmem galiba. Milletiniz hayırlı olsun. İnsanlıktan bahseden insanların kafasına kafasına vurdugunuz siyasetinizi de başınıza çalın. Ben siyaset yapmıyorum yahu, işim olmaz. Anlamam, anlamamam da gerekir. Siyaset partilerin işi. Cumhurbaşkanının hiç değil mesela.

    11 ağustos 2014 17:53

    9. sözlük formatına çok ters kaçtığı için siyasi konularda düşüncelerimi belirtmek istemiyorum ama "milletin adamı" olarak addedilen kişinin benim gözümde aslında ne olduğunu kısaca ve kabaca anlatmak istedim.

    "askerlik yan gelip yatma yeri değildir." dediği askerin şehitine "kelle", terörist başına ise "sayın" sıfatlarını layık gören, türkiye cumhuriyeti'nin kurucusu Mustafa kemal Atatürk'ün verdiği "seçme ve seçilme hakkı" sayesinde o makama gelip kendisinin adını ağzına almaktan ısrarla kaçınan kişinin kazandığı seçimdir. benim için ne kendisinin ne makamının başka hiçbir anlamı yoktur. "77 milyonun cumhurbaşkanı olacağım." buyurmuş. eksi 1 saysın.

    11 ağustos 2014 17:19


    8. milletin adamının kazandığı seçim, hayırlı olsundur.

    11 ağustos 2014 16:48

    7. yalan değil ayaklarımın geri geri gittiği seçimdi. sonucu biliyor bir tarafım ne gerek var diyor, diğer tarafım bir oy bir oydur kızım kalk hadi. sonuçta kalktım gittim paşa paşa kullandım oyumu. tabiki şaşırmadım ben de sizin gibi. bir ümit falan belki de demedim. hatta tvyi açıp sonuçları bile izlemedim. balkon konuşmasına bakmadım. ama düşmüş olabilir mi diye küçük bir hayal kurmuş olabilirim. oy kullanım oranının düşmüş olmasına da şaşırmıyorum. insanların küçük hayalleri vardı. onlar da kalmadı artık...

    11 ağustos 2014 10:20

    6. belki bu sonuç sayesinde malum parti (gizlinot: akp) azalarak biter... umutsuzluk kötü şey.

    11 ağustos 2014 01:00

    5. bir önceki seçimin yaşattığı dumurdan sonra şu kadar bile umrumda olmayan seçim. kim ne yaparsa yapsın kafasına ankarayı göz göre haksız yere kaybedince girdim ben. sana bana herkese müstehak bu olanlar. kendi elimizle koyduk, bunun için bir şeyler yaparak ya da hiç yapmayarak kendimiz getirdik bu duruma.

    ha adam başbakanken yapamadığını cumhurbaşkanı olunca yapacak diye bir şey yok. değişen bir nane olmayacak ortada. sırf title sevdası. kompleks. aferin diyecekler, bu iki esip gürleyip "benim türbanlı bacılarım" diyecek "ekmel bey" diyecek. normalde artık "cehape" dememesi gerekirken onu da diyecek. siyaset yapmaması gerekirken onu da yapacak cumhurbaşkanı haliyle. yapsın.

    artık herkes her şeyi yapabiliyor, o neden onu yapamasın? kimsede ne ar, ne kendini bilirlik kalmışken, herkes küçük tayyipler olarak gezerken, cumhurbaşkanı siyaset yapsın, ırkçılık yapsın, katil olsun, ülke satsın, iç savaş çıkarsın. çok mu? az bile bize.

    bu konuda gizlim saklım yok, ekmeleddine oy verdim. ama biraz bile onun olmasını isteyerek vermedim oyumu. beni düşürdükleri duruma bak. geçen seçimlerde ankaradan kalktım geldim gece sırf içim el vermedi diye, sarıgüle oy vermeye. iyi halt ettim. sarıgül olsun istedim mi? biraz bile istemedim, nefret ederim o adamdan, nefret ederim chpden. geldiğimiz duruma bak.

    son 10 seneyi bırak, son 1 sene içinde yaşanılan olaylara baktığımızda bile geldiğimiz içinden çıkılamaz, geri dönülemez, insanlık dışı halimizi görebiliriz. katil, hırsız, ırkçı, şerefsiz, muhalefet, siyaset, polis, ulusalcı, milli ve daha birçok kavramdaki anlam değişikliğine bakın. hırsız dediğimde aklınıza eve giren hırsız mı geliyor? başınıza bir iş gelse polisi mi ararsınız? ulusalcı dediğimde çoğunuz burun kıvırıyor. ulusalcı kötü bir şey değildi, polis kötü bir şey değildi. kemalist kadar başınıza taş düşsün. kemalist ne allahsızlar? atatürkçülük vardı, onu da yok ettiniz.

    tek üzüldüğüm, geçen sene o kadar biber gazını boşuna yedik, o kadar umudu boşuna besledik. kardeşlerim çok boşuna öldü, kemikleri sızlıyor hepsinin. ama hepsi hala aklımızdalar, yüreğimizdeler. yapabildiğimizin en fazlası bu onlar için.

    o yüzden, gelsin isterse ülkeyi sahibinden'de kiraya çıkartsın, umurumda olmaz. gülerim bile. şimdiye kadar yaşadıklarımızdan daha mı kötü?

    11 ağustos 2014 00:22


    4. mecburen biraz daha sesine, yüzüne, saçmasapan hareketlerine katlanmak zorunda olduğum, çöküşünü büyük bir keyifle izleyeceğim bir canlının 2014 yılında kazanmış olduğu seçim. herhangi bir geçerliliği olmayan seçim. kendisi benim başbakanım değildi, cumhurbaşkanım da değil.

    10 ağustos 2014 23:07

    3. temel fıkrası aklıma geldi.

    temel bi gün arkadaşı idrisle atletizim yarışması izlemeye gider.

    Derki bu uşaklar niye koşayi. idris der ki, biri birinci gelecek.

    Temel, haaa, peçi öbürleri niye koşayi.

    10 ağustos 2014 14:10

    2. bu kez deliği, pardon yuvarlağı tutturdum. ve hangi yarışmada sorulmuştu hatırlamadığım soruya kendim cevap verdim kabinin içinde. ne mal düşüncelerim var ya. bii yarışmada mühürde ne yazıyor diye sormuşlardı. 3ün birini seçmek bana çok az geldi ya. o kadar partiden bu kadar az aday. ne bileyim pek demokratik değil gibi gelid. mhp bile başka paritinin insanını söyleyebiliyorsa nerede kaldı bu seçim hakkı. kızdım ya. söylediklerim bilgisizlikten ötürü olabilir malum okulun kuralları ama. her partiye oy veren insanı temsilen biri en azından aday gösterilse doğru olmaz mıydı.

    10 ağustos 2014 13:51