yeni
popüler
    sorular içinde ara
    yeni soru sor
    son sorular
    son cevaplar
    kategoriler
    • süslü
    • moda alışveriş
    • kuaför & güzellik merkezi
    • sağlık
    • spor
    • gönül işleri
    • aile arkadaş ilişkileri
    • cinsellik
    • eğitim & kariyer
    • seyahat
    • pet
    • sanat
    • bürokrasi
    • diğer
    girdi yaz
    medya ekle
    • linki kopyala
    • şikayet et
    • girdiler (40)
    • medya (0)

    40. geçen gün estirmenin köşesinden döndüğüm olay.

    Akşam işten eve dönerken minibüse bindim. İlk duraktan bindiğim için rahat rahat kenardaki tekli koltuklardan birine oturdum. 10 dakika kadar sonra bebek arabasındaki 2-3 yaşlarındaki oğlu, 4-5 yaşlarındaki kızı ve de 20'li yaşlarda bir kızla annesi bindiler. Minibüsün orta kısmındaki açılır-kapanır koltuklara oturdular. Hatta küçük kız da oturdu.

    Buraya kadar bir sorun yok.

    5 dakika geçmeden küçük kız oturduğu yeri beğenmedi, kalktı yanıma geldi. Kolumdan çekiştirmeye başladı. Kulağımdaki kulaklığı çıkardım. "Abla, kalksana. Ben oturacağım oraya." dedi. "Canım bak orada yer var, sen annenle otur." diyerek kalktığı yeri gösterdim. Yok. Dinlemiyor. Kolumu çekiştiriyor. "Kalksana, ben oturacağım." diyor ısrarla. Elimdeki telefonu almaya çalışıyor. Bu arada annesi ve ablası/teyzesi olduğunu tahmin ettiğim erişkinler ise sadece 2 defa "xxxx, gel buraya." demekle yetindiler.

    Bir yandan da içimden diyorum ki "Sakin ol, o daha çocuk." Peki ya yanındaki iki yetişkin?

    5 dakikalık kol çekiştirme ve telefon kaçırmacadan sonra annesi sonunda yerinden kalktı. Kızını aldı. Bu sefer de kız zırıl zırıl ağlamaya başladı.

    Bu olay sırasında gıkımı çıkarmadım. Çocuğu terslemedim. Sadece duymazdan geldim.

    Bu kadar şımarıklık ve vurdumduymazlık karakterim gereği anne olsam da anlayamayacağım bir olay. Kimse -çocuk sahibi olsa da olmasa da- bir başkasının doğurmayı tercih ettiği çocuğa müsamaha göstermek zorunda değil.

    25 ocak 2019 14:04

    39. ''henüz'' mü? her kadın çocuk sahibi olmalıymış gibi? bu bir görevmiş gibi?

    gerçi bu başlığa inanan kadınlar için bir görev bu. evlenmek ve hemmen çocuk doğurmak. sonrası malum ''aman benim paşam/aman benim prensesim''

    azıcık büyüsün ver eline telefonu oyalansın.

    azıcık büyüsün gönder okula akşama kadar.

    eve gelsin kapat odasına, ez başını.

    e artık epey büyüdü hadi ''evlen evlen evlen''. evlendi mi? tamam şimdi görev çocuk doğurmak. hadi yavrum!

    siz de haklısınız ne gördüyseniz o kadar.

    not: tüm bunları henüz evlenmemiş ve çocuk sahibi olmamış bir kadın olarak yazıyorum. yani çocuk sahibi olan kadın terörüne sürekli maruz kalan biri olarak.

    23 ocak 2019 18:51

    38. Buraya küçük bir hikaye bırakıyorum. Terör kavramının daha iyi anlaşılmasına yardımcı olabilir. 

    Geçtiğimiz yıl eşimle bir düğün için gittiğimiz iç Anadolu şehrinden İstanbul’a dönmek üzere otobüse biniyoruz. Sekiz, dokuz saatlik bir yolumuz var. Tatlı bir yorgunluğumuz var ama çok keyifliyiz, otobüs yolculuğunu seviyoruz. Hareketten yaklaşık yarım saat sonra bi koltuk arkamızdaki anne kız tartışmaya başlıyor. Çocuk altı yedi yaşında. Ağlamalar, bir şeyler tutturmalar falan derken biz üç saat kadar gidiyoruz böyle. Çocuk bazen avaz avaz bazen mırıl mırıl, bazen şarkı söylüyor  fakat hiç susmuyor. Kimseden ses yok bu arada. Çocuktur yapar, annesini huzursuz etmeyelim diye herkes müthiş bir anlayışla davranıyor. Dünyanın en sakin insanı olan eşim üç kere çocuğun ani bağırmasıyla uyandığı için bir süre sonra delirip ayaklanıyor yeter artık diye, ben çekiştirip oturtuyorum. Mola veriyoruz biraz beynimiz dinleniyor o arada. Çocuk orada da bir şeyler istiyor annesinden, tutturuyor, mızmızlanıyor falan. 

    Neyse tekrar bindik devam ediyoruz. Arkadakiler de devam ediyor. Hava karardı herkes çoğu yolcu uyku pozisyonuna geçti. İnsanların tahammül sınırı aşıldığı için dönüp ters ters bakmaya başlayanlar oldu. Biz artık sinirimiz bozulduğu işi geyiğe vurduk eşimle gülüyoruz. O ara kız annesine gerizekalı, pislik vs demeye başladı. Anne de ona sensin gerizekalı diyor. Biz gözlerimizde wtf altyazısı ile birbirimize bakıyoruz. Çocuk durmuyor saydırıyor anasına, şrankk diye bir ses geliyor ve ağlamaya başlıyor. Bir saat de ağlamasını dinliyoruz. Ben tabi “henüz çocuk sahibi olmamış terörist kadın” olarak bu sefer çocuğa üzülmeye başlıyorum. Çünkü onu o hale getiren annesi. 

    Teröristliğim de tam şurada başlıyor, dünyada en gerekli gördüğüm şeylerden biri çocuksuz otobüs, çocuksuz uçak, çocuksuz restoran, kafe gibi şeyler. Çocuğu olan insanların sosyalleşmeye hakkı var, çocuğu olmayan insanların ise o çocuk gürültüsünü dinleme mecburiyeti yok. Ortak mutluluğu tesis etmenin en kolay ve mantıklı yolu da iki ayrı alan oluşturmak. Nasıl fikir, çok art niyetli, anarşist ve terörize değil mi? Neyse hele bi çocuğum olsun bütün bu kötü huylarım geçer yukarıdaki gibi bir ana! olurum belki ben de. 

    Yolculuğun sonuna doğru anne de kız da yumuşuyor, normal sohbet etmeye başlıyorlar bir ara sarılıyorlar falan. Sonra karşılıklı şantajlara geçiliyor; “Anne sana dediklerimi babama söylemeyeceksin değil mi?” ,  “Söylemem ama sen de sana iki tane çaktığımı söylemeyeceksin canım yavrum.” Oehh kutsal analığınız bu muydu? Evlat sevgisi bu mu? Ben burada cahil ve çıkarcı anası yüzünden terörize edilmiş bir çocuk görüyorum sadece. Daha altı yaşında aile bireylerine şantaj yapmayı, çıkarları için susmayı, annesine küfür etmeyi, duyguları ile değil çıkarları ile davranmayı öğrenmiş zavallı bir çocuk. Otobüsten iniyorlar, babaları karşılıyor onları. Kızı kucağına alıyor karısını öpüyor, arkalarını dönüp sıcacık mutlu bir çekirdek aile tablosu ile sohbet ederek evlerine gidiyorlar. 

    Olay yüzde yüz gerçek, eksiği var fazlası yok. Yukarıdaki hikaye bir genelleme değildir, böyle olmayan tüm anneleri tenzih ederim. Olanların da utancı kendine yetmeli bence. 

    23 ocak 2019 17:53


    37. buradaki terör kelimesi ile ne kastedildiğini anlamadım. kadınlığın en üst mertebesinin anne olmak olduğunu düşünen sığ görüşten son derece rahatsızım. anne oldukları zaman kendilerine ve çocuklarına her şeyin mübah olduğunu düşünen, topluma açık alanlarda zincirlerinden boşanarak kuduran, sussunlar diye burunlarına tableti/telefonu dayadıkları, istedikleri şeyin olmasına alışık olduklarından "hayır" cevabını aldıklarında tozu dumana katan çocuklarının davranışlarını "heheh ablası/abisi o daha çocuk" diye haklı çıkarma çabalarından da rahatsızım. eline bir kitap alıp okumaktan aciz ama onun bunun anne oluşu veya olamayışı veya olmamayı seçmesi üzerinden verdiği peşin hükümlerinden rahatsızım. anne olduklarında adlarını kullanmaktan vazgeçip "oğluşunun/prensesinin annesi" ne evrilmelerinden rahatsızım. uğruna çok şey feda ettikleri kariyerlerinden bir kalemde vazgeçip meydanı erkeklere bırakmalarından rahatsızım. bu yazdıklarımdan tahammülsüz bir insan olduğumun çıkarılmasını istemem; şu zamana kadar tek bir insanın anneliğine/çocuk yetiştirmesine laf edip bunu eleştirmedim, kimsenin çocuğuna kızmadım. çünkü bana düşmez ve kimseyi kınamayı sevmem. ama her anne olanın da olmayanı çat çot eleştirmesinden hepten rahatsızım. bence çocuksuz kadınların teröründen çok milenyumun tatlışko anne teröründen konuşmamız lazım.

    23 ocak 2019 13:55

    36. başlığın kendisi başlı başına terör

    23 ocak 2019 11:21

    35. Bence anlatım bozukluğu, noktalama işareti eksikligi ve başlık kurallarına uygun olmayan ifadeden dolayı terör sizsiniz.

    Yetişkin ve eğitimli bireylerin, anlatmak istediği, bir cümleye sığamıyor sığdırılamıyor.

    Herkes niyet okuyucusu değil, ya da anlamak için defalarca okumak zorunda değiliz.

    Bir tane dilimiz var, çok değil azami dikkat bile kâfi.

    23 ocak 2019 02:18

    34. çocuk sahibi olmamak da terör meselesi olmuş. anlayamadım yine. git şikayet et o zaman terör merör diyorsan iş ciddi demek, cezalarını çeksinler...

    22 ocak 2019 23:51


    33. Başlığı önce anlayamadım. Yorumları okuyunca anlamlandırabildim ancak bana çok rahatsız edici bir konu başlığı hissiyatı verdi. Henüz çocuk sahibi olmamış kadın demek başlı başına kadının kadına uyguladığı psikolojik şiddettir. “Çocuksuz kadın” demek yerine “henüz çocuk sahibi olmamış kadın” demenin altında yatan iğneleme beni çok rahatsız etti.

    Her kadının ulvi görevi çocuk yapmakmış, yapmayan/yapamayan eksikmiş gibi lanse edilen üsluptaki başlık yerine daha ayrımcılıktan uzak bir ifade seçilebilirmiş. 

    22 ocak 2019 22:13

    32. eğer bu "terör" toplu taşımada, restorantta ya da muhtelif toplum içerisinde çocuğun "normal olmayan" davranışlarına tepki gösteren insanlar içerisinde henüz anne olmayanlar tarafından uygulanıyorsa ben de onlardanım. Kimse siz annesiniz diye parasıyla oturduğu restaurantta ya da otobüste sizin çocuğunuzun "terör"üne maruz kalmak zorunda değil. Çocuktur tabii ki ağlar, tabii ki ses yapar. ama anne baba kimsenin rahatını bozmadığından emin olmalı. Ben de böyle pervasız annelere denk geldiğimde kibarca uyarıyorum.

    Bir keresinde nasıl başım ağrıyor, şehirler arası otobüsteyim. arka sıramdaki çocuk ve annesi şarkı söyleyip sohbet ediyorlar ama avaz avaz, fısıltı falan değil. uyardığımda aynı tepki ile karşılaşmıştım. "Çocuğun olduğunda anlarsın" demişti. "Kabalık annelikle öğrenilmez" demiştim.

    22 ocak 2019 18:19 25 ocak 2019 18:03

    31. Yeni çocuk sahibi olmuş kuzenimin bize uyguladığı terör yanında olmayan terördür. Çocuk sahibi olmamış ya da olamamış kadınlara yapılan terör yanında da hiçbir şeydir. Şahsen ben çocuk sahibi olmayan bir bireyin terör estirdiğini görmedim. Kıskançlık derseniz anlarım insanlık halidir, istemiştir olmuyordur belki o psikolojiyi anlamak lazım. ben de o zaman staj başvurum kabul olduktan sonra morali bozulup suratı düşen, bir gün sonra staj yapacağım fabrikada büyük bir yangın çıktığını uyduran, işe girince tebrik etmeyen arkadaşım için "henüz işe girmemiş kadın terörü" diye başlık açayım o zaman. Bu ne saçmalık.

    22 ocak 2019 14:07 22 ocak 2019 14:32