yeni
popüler
    sorular içinde ara
    yeni soru sor
    son sorular
    son cevaplar
    kategoriler
    • süslü
    • moda alışveriş
    • kuaför & güzellik merkezi
    • sağlık
    • spor
    • gönül işleri
    • aile arkadaş ilişkileri
    • cinsellik
    • eğitim & kariyer
    • seyahat
    • pet
    • sanat
    • bürokrasi
    • diğer
    girdi yaz
    medya ekle
    • linki kopyala
    • şikayet et
    • girdiler (600)
    • medya (8)

    600. Allah sağlıkla kilo verdirsin demeyi unutmayın... kötü şeyler yaşayıp kötü hastalıklarla uğraşarak kilo vermekten uzak olalım

    25 haziran 2022 12:26

    599. Şu anda bu dönemde olduğum için düşüncelerimi paylaşmak istedim.Bir nebze olsa da bu yolda olan kişilere belki bir desteğim olur diye yazmak istedim .Kendimden bahsetmek gerekirse hep 52-53 kiloda dolaşan 1.60 boya sahip olan birisiyim.60 kilo ile gebe kaldım ve doğuma 90 kilo ile girdim.İlk ay içerisinde 20 kiloyu verdim.Ve sonra bir türlü istikrar saglayamadim ve 70 kiloda kaldım.Henuz bir aydır sağlıklı bir şekilde diyet yaparak 66 kiloya düştüm.Belki yeni fakat bana çok şey öğretti.Oncelikle lütfen kendinizle barışık olun,kendinizle anlaşın.Psikolojik basamak en önemlisi.Ben yüksek bir motivasyonla başladım,bunun bana sağlığım için iyi geleceğini,başarma inancımı tekrar yakalayacagimi düşünerek başladım.Ve sağlıklı beslenmeye başladım, porsiyonları mı azalttım ve suyumu içtim.en önemlisi kendime inandım.İlk başlarda özellikle gece müthiş açlık çektim,kaç kez bozmayı düşündüm fakat ilk önce sağlığım için kendim için bunu yapmamın beni psikolojik olarak iyi hissettirecegini sürekli anlattım kendime.Bu düşüncelerden dolayı kendimi asla kötü hissetmedim,yargilamadin.Kaldigim yerden devam ettim.Bebegimle birlikte her sabah 2 saat yürüyorum. Kizartma, tatlı, ağır yağlı,hamur işi,abur cubur ,fast food,şeker gibi besinleri bıraktım.Ve gerçekten rahatlamış hissediyordum.Ben iki öğün besleniyorum.Ara öğün yapmıyorum.Fakat kendimi çok yorgun ve halsiz hissedersem bir bardak tuzsuz pul biberli ayran içiyorum.Bu aşamada yogurtu ihmal etmiyorum.Pul biber, zerdeçal gibi baharatları kullanıyorum.Sebzelerimi fırında pisiyorum ve günlük kahvaltıdan 2 saat önce sade türk kahvesi içiyorum.Benim yaptıklarım bunlar.Umarim bu yolda mücadele veren herkes amamcina ulaşır.Lutfen pes etmeyin ve moralinizi bozmayın.Zaten kendinize inanadiginiz anda vücudunuzda ona göre programlaniyor.Kolayliklar diliyorum,sevgiyle.

    24 haziran 2022 14:07

    598. yok mu bu başlıkta emziren ve son 5 kilosu kalan annelere zayıflama tavsiyesi vermek isteyen :)

    5 kasım 2021 14:36


    597. Başlığı komple okuyup kendimi gaza getirmeye çalışıyorum. 5-10 değil vermem gereken en az bi 20 -25 kilo var. Yürüyüş, ağırlık ile spor kısmını, low carb + if ile de sağlıkli beslenme rutini kazanmayı deneyecegim. Bilmem kaçıncı diyet denemem. Ama bu son olacak. Ya kilo vereceğim sürece sadık kalıp ya da gidip ameliyat olacağım ölüm riskini göze alarak. Oyle bıktım çünkü. Kaybolan sagligimi, ozguvenimi, dişiligimi, enerjimi, yaşama sevincimi geri istiyorum. Bu girdi de eger bir gün basarabilirsem nerelerden geldiğimi hatırlatsın bana. Pes etme yavrum hikiii:')

    4 kasım 2021 19:27

    596. bu başlıkta ikinci girdim olacak, benim sonradan bilinçlendiğim şeyleri aktarmak istedim.

    1- yağ oranınız benim gibi %40-%45 arası şeklinde çıktıysa pilates, yoga vb yerine cardio+ağırlık+functional programlara yönelin(pilates ve yoga hiç yapmayın demiyorum, süreci hızlandırır)

    2- ağırlık çalışmaktan korkmayın ve ağırlık oranlarını kendinizi gözlemleyerek arttırın, ağırlık sizi erkeksi yapmaz.

    3- kaliteli karbonhidrattan korkmayın

    4- tartıya takılı kalmayın, tartı oynamasa bile incelme devam ediyor

    5- "kadın dediğin 50 kilo olur, kadınlara ağırlık çalışmak yakışmıyor, kilo vermişsin ama şuran sarkmış vb." cümleleri kullanan salaklardan uzak durun.

    6- acele etmeyin, yağ oranını sağlıklı oranlara çekmek neredeyse 1 sene sürüyor

    7- yağ oranınız fazlaysa bölgesel çalışmak hiçbir işe yaramıyor (en azından bende yaramadı) yağ oranım %24lere düşene kadar içl bacak ve alt karın net bir şekilde erimedi bende

    edit: ekleme

    16 temmuz 2021 16:46 16 temmuz 2021 21:51

    595. selam ben 46 kilo verdim o yüzden en çok beni dinleyeceksiniz ennnnn çok. (gizlinot: dahusısf)

    bu işin tek çözümü var. vücut evrimsel sebeplerden ötürü sıcak ve rahat olmak ister. vücut, spor yapmak ya da aç kalmak istemez. yağ depolamak ister. ve vücudunuz herrrr zaman aklınızı şekerli, yağlı beslenmeniz; hareket etmemeniz için kandırır. o şerefisize kanmayın ve vücudunuzu aklınızı kullanarak besleyin.

    20 aralık 2020 21:22

    594. Eğer linç edip dalga geçmeyecekseniz benim için gerçekten işe yaramış bir yöntemi yazıyorum; 

    Ana yemekler dahil her şeyi tatlı kaşığı, tatlı çatalı ile yemek. Bu sayede lokmalar küçülüp sıklaştığı için hem yemeği yeme ve sindirme süreci uzuyor ve doyma hissi tıkınmadığınız için erken geliyor hem de psikolojik olarak 5 kaşıkta biten pilavı 10 kaşıkta bitirerek yeterince yemiş hissiyatına kapılıyorsunuz. 

    Ben bir süredir anam babamın kınama dolu bakışlarına, "yemeği oyuncak etme!" Laflarına rağmen böyle yiyorum ve az yemekle doymAya başladım.

    18 aralık 2020 21:07


    593. Akşam beş-altıdansonra yemek yemeyi keserseniz öncesinde her gün bir kilo mantı bile yeseniz ayda en az iki kilo vereceğinizi garantileyebilirim. Akşamları acıkırsanız da ayran veya yoğurda nane, kırmızı pul biber veya keten tohumu atarak yemenizi öneririm, hem metabolizmayı hızlandırır hem de çok güzel tok tutar

    12 aralık 2020 22:17

    592. 3 yaşında guatr çıkmasıyla ve çocukluktan beri süregelen beslenme bozukluğum sebebiyle hiçbir zaman sağlıklı ya da iyi hissettiğim bir kiloda olamamış biriydim. 

    korona sebebiyle apar topar Ankara'daki öğrenci evini kapatıp İstanbul'a taşınınca malum aile evi ne kadar düzensiz beslendiğimi, sürekli fast food yediğimi fark ettim. bir karar aldın mı başlarda derseniz hayır, çünkü o kadar zor geliyordu ki spor yapmak, geceleri eve söylediğim o pizzalardan hamburgerlerden vazgeçmek. eve dönünce evet büyük ölçüde azalttım ama vazgeçmedim. 

    mayıs sonlarına doğru kısmen azalttığım fast foodlardan dolayı kendimi o kadar ağır, uyuşuk ve kötü hissetmeye başladım ki size anlatamam. 

    oturdum ve kendi kendime düşündüm neden kendime bunu yapıyorum? giydiğim hiçbir şeyin olmamasından, beğendiğim hiçbir şeyi giyememekten, ya da "kilolu olmasan yüzün çok güzel aslında" cümlesinden kusacak kadar bıktığım halde neden spor yapmıyor ve düzensiz besleniyordum.

    kilo vermek istiyorsanız öncelikle bir sağlık sorununuz olabilir, benim gibi düzensiz besleniyor olabilir ya da duygusal açlık yüzünden kendinizi yemeğe veriyor olabilirsiniz. benim tavsiyem neden kilo aldığınızı ya da bu saydıklarımdan ya da saydıklarım harici bir durumunuz varsa oturup kendinizin farkına varın.

    benim fark ettiğim en önemli nokta kendime değer vermiyor oluşumdu. evet, saçıma, yüzüme her yerime bakıyordum ancak vücuduma bakmıyordum. beğenmediğim için görmezden geliyordum. bunu ortadan kaldırmaya çalıştım ilk etapta. karar verdim ve kendime değer katmaya çalıştım. meditasyon yaptım, kendimi nasıl görmek istiyorsam o şekilde hayal ettim.

    temmuz itibariyle en sevdiğim spor olan pilatese yazıldım(reformer) ve ilk başlarda zorlansam da sporun beni iyi hissettirdiğini fark etmemle motivasyonum daha da arttı. üniversitedeyken pt ile 2 ay çalışıp bırakmış biri olarak sürekliliğimi sağlamaya çalıştım. hareket etmek çok çok önemli. işim dolayısıyla arazide olduğum zaman bile yanımda pilates bandı taşıdım, araziden yorgun argın gelsem de en azından 10 dk lık alt karın vb. çalıştım. eğer kafanıza koyduysanız kendinize inanın.

    ağustos'ta ise diyetisyene başladım, bu kısım biraz size kalmış evet maliyetli ancak faydası var mı var. 

    diyetisyenle devam etmeseniz bile az çok ne yiyeceğinizi kendinizin farkında olarak belirleyebilirsiniz.

    nisan ayında neredeyse 98-99 bandında olan biri olarak şuan 83 kiloyum, özgüvenim arttı, kendimi daha çok sevmeye ve değer vermeye başladım.

    kilo vermek aşırı hızlı olması gereken, 3 ayda 10 kilo vermeniz gereken bir süreç değil lütfen bunun farkında olun, devamlılık sağlayın ve kendinize inanın sevgili kızkardeşlerim. umarım yazımın sizlere de faydası olur:) 

    bu arada boyum 1.75 hedef kilom şuan için 65:) dileyene öncesi sonrası fotoğraflarımı da gönderebilirim sizi motive edecekse. 

    siz nasıl mutluysanız o vücutta olun. 

    edit: bu videolar da benim en çok verim aldığım videolar, eklemek istedim, sevgiler. (link: https://www.youtube.com/watch?v=M8AH-axA1qw&list=PLfckJXlrcQBG4yTbERzRZ6bl9M2VI7_VB&index=1 bel inceltme) (link: https://www.youtube.com/watch?v=jXm0y-csiuE&list=PLfckJXlrcQBG4yTbERzRZ6bl9M2VI7_VB&index=2&t=93s köprücük kemiği için (inanılmaz hızlı sonuç veriyor))(link: https://www.youtube.com/watch?v=04VQNLLrmj4&list=PLfckJXlrcQBG4yTbERzRZ6bl9M2VI7_VB&index=3 popo)(link: https://www.youtube.com/watch?v=GSiJHkNBIaI&list=PLfckJXlrcQBG4yTbERzRZ6bl9M2VI7_VB&index=9&t=198s iç bacak)

    12 aralık 2020 20:09 13 aralık 2020 16:13

    591. uzun bir yazı olacak. kilo ile ilgili kişilere düşüncelerimi aktarmak isterim.

    bebekliğimden beri kiloluyum. boyum uzun olduğundan aman aman durmuyordu belki ama bana 23 yıllık hayatımda sadece yükünü, diyet zorunluluğunu 1 sn aralıksız hissettirdi. bana yakışacağını düşündüğüm elbisenin, gerek aile, gerekse dışarıda bir kafede çekinmeden çay içebileceğimin bağını hep kendine kurdu. 13 yaşımda dukan diyeti yaparak 1 aydan kısa bir sürede 7 kilo verdim. *büyük harflerle* 13 yaşımdaydım. annem alışverişe, gezmeye gittiğinde tek zevkim zulamda sakladığım paramla bakkala uğrayıp iğrenç abur cuburları almaktı. (yanlış anlaşılmasın hala çok seviyorum abur cuburu ama aldığım ürünler hep cino, ucuz jöleler, 25 kuruşluk dev paketli cips vs idi.)

    ilkokul-orta okul da hep alay edildim. ergen irisiydim. lisede biraz duruldu arada kız arkadaşlarım laf soktu sadece. üniversiteye gittiğimde 19 yaşımdaydım. hiç sevgilim olmamıştı özgüvensizdim ama dışarıdan gören at gibi bir demir kadın sanardı çok kendinden emin duruyorum ama değilim :/ üniversitede beğenildim. balık etli statüsüne girdim. bazıları 5-6 kg versen çok iyi olursun dedi bazıları asla kilo verme böyle daha iyi dedi. (kesinlikle değildim. bunu söyleyen erkek arkadaş grubumdu ve içlerinde tek kız bendim. gülerek söylerlerdi bunu. zayıfladığımda daha da güzel olacağımın alttan alta bilince sokuluşuydu.) bunlar olmasa bile benim her başarısızlığımı kiloma bağlamam zaten çocukluğumdan beri vardı. sınavdan düşük alırdım x gibi zayıf olsaydım moralim yerinde olur ve daha iyi ders çalışırdım. güzel giyinemiyorum çünkü fiziğimi beğenmiyorum. (asla beğenilmeyecek orantısızlıkta bir fiziğim olmadı. kilolu olsam da, bir tık bacaklarım kalın olsa da 88 kilodayken bile göbeğimin olmamasına iltifat alabildim.) ehliyet almıyorum çünkü daha önce vermem gereken kilolar var. ingilizce kursuna gidemem çünkü 15 kg fazlam var.. hayatımı böyle harcadım. benden kat be kat kilolu insanların tüm gününü üzgün geçirmediğini görünce garipserdim. kiloluyken mutlu görünen kişiler olduğunda şaşırırdım. sanıyordum ki asabiyetim, huysuzluğum kilomdan. 130 kg arkadaşım çok enerjik, çok pozitifti. kilo verdi yine hayatına kaldığı yerden devam ediyor. ben de maalesef devam ediyorum. hep kendimi kiloyla kısıtlamışım meğerse uyuşuk, aptalın teki olduğumdan bahaneler altına sığınıyormuşum.

    geçen yıl başarısız bir kilo verme sürecim oldu. 88 kilo idim ve 80'e düşünce şehir dışı seyahatleri, yöresel lezzetler vs diyerek olay bitti.

    1 ekimde tekrar bu sürece başladım. 12 aralıktayız. tekribi 11-12 kg kaybettim. hala daha devam ediyorum. diyetisyenimle 7-10 günde bir görüşüyoruz. gayet normal, diyeti sonlandırdığımda da uygulamakta zorlanmadığım hatta diyete başlamadan önce de abur cuburlar hariç aynı şekilde beslendiğim bi listeyle kilo verdim. diyetisyenim haftada 1 kez istediğim bir şeyi, istediğim kadar yememe izin veriyor.

    şekeri tamamen hayatımızdan çıkarmamız gerektiğini, kuru meyvelerin liflerini kaybettikleri için sulu meyveler yenilmesi gerektiğini, tatlı krizine girildiğinde de muz yenilmesini önermiş bir süslü.

    2020 yılındayız. 65 doğumlu annemin sevdiği tek abur cubur petibör bisküvi çünkü en fazla onu görmüş çocukluğunda, ona alışmış. şehrin merkezinde yaşayan, bir sürü eşi dostu olan, aktif bir insan 0 şeker ile beslenemez. aralar dahil 5 öğünü evde yiyen insan çıksın zaten köyde yaşasın bi zahmet.. yoğurdun, yemeğinin en doğalını yapsın da yesin. içtiğimiz sodada (bakın meyve suyu, kola değil) bile şeker var. marketten aldığımız light yoğurtta şeker var. yoğurdu, ekmeği evde mayalarız. kahveyi de filtre içeriz sıkıntı değil. bedenimizin şekere ihtiyacı yok. uyuşturucuya da ihtiyacı yok. ama bağımlılık beyinde gerçekleşir. sigara bağımlılığına inananan birinin şekerin bağımlılığına inanmaması saçmalıktır.

    13-14 yaşımda başladığım sigarayı 23 yaşımda bıraktım. 5 aydır içmiyorum. ilk 3 ay (coşku dönemi) ağzıma sürmedim hiç de canım istemedi. 4. ay (kullanıcılar bilir, ilk yaşadığım psikolojik sorunla yüzleşemeyip) yaktım bir tane içtim. 5. aydayım her hafta bir tane içiyorum ve köpek gibi korkuyorum tekrar başlarım diye. sigara, alkol en ağırı uyuşturucu bağımlısı insan ömür boyu kendine mukayyet, gözetim altında olmak zorunda. bunların kullanıcıları hiçbir zaman sigarayı bıraktım diyemez.. bıraktık bakalım işte hayırlısı der.

    şeker 21 gün tüketilmeyince zihnimizden anca arınıyormuş. hiç mi dışarıda yemek yemeyeceğiz? hiç mi alkol içmediğimiz için arkadaşlarımızın peşine düştüğümüz barda meyveli soda içmeyeceğiz? bu kimyasal illa ki kanımıza bir şekilde girecek. kendimizi bu kadar kısıtlamak bana acımasızca geliyor. evet yememeyi tercih edebilirsin, yemeyedebilirsin başaranlar vardır. ama ideal kilolarda haftada 1-2 tükettiğimiz şekerli bir yiyeceğin bizi sağlıksız beslenme adı altında çaat diye öldürebileceğini düşünmüyorum.

    bal, pekmez şeker yerine geçiyor, kalorisi çok fazla yazılmış. evet doğru. ama senin amacın kalori değil şekerdi daha demin. sağlıklı beslenmek isteyen kilosu normal insanlar balla tatlandırılmış fit kek, fit sufle elbette yiyebilir. kilo vermek isteyen kişi için zorunluluk değildir. hiçbir diyetisyen ödül kaçamağını şekersiz olacak diye kısıtlamaz.

    geçen gün that sugar belgeselini izledim. şekerin bağımlılık yaptığı kanıtlayan bir çalışma. daha önce şekersiz beslendiği öğünlerin günlük kalorisini çıkarıp aynı kalorileri sadece şeker kullanarak tüketiyor. 2 ay sonunda aldığı günlük kalori şekersiz beslendiği zamankiyle aynı olmasına rağmen 8.5 kg alıyor. belgeseli izleyenler haldır huldur şekeri bırakmaya çalışmışlar. %99.9'umuz başarılı olamayacağız/olamadık. başaramayacağım, belki sonucunun daha kötü olacağından (kendimizi kısıtladığımız için tüm yiyeceklere saldırmak) denemek istemedim. ben şekeri bırakma taraftarı değilim. haftada bir iki kez diğer öğünlerle dengelemek ve uygun porsiyonda yemek şartıyla ne kilo aldırır ne şekerden ölürüz. hayatımızın her alanında karşımıza çıkacak bir maddeyi kesmek bünyenini boş bir anda tüm sakınılan gıdalara saldırmasına sebep olabilir.

    kilo vermek isteyenlere diyeceklerim şekeri kesmek için uğraşmamaları, şeker krizini muzla atlatamayabilecekleri, diyetteyseniz 8-10 günde bir kararınca yenilen doğal veya paketli kaçamakların asla kilo yapmayacağı. ör: diyetin 10. günü öğle yemeği ya da ara öğün niyetine yiyeceğiniz 1 paket çikolata veya 1 paket cips veya 2 dilim baklava; sağlıklı olsun derseniz 1 kase incir uyutması veya 2 dilim fit kek veya 2-3 fit cookie yiyebilirsiniz. diyetisyen değilim, çok diyet gördüm, çok liste gördüm, en önemlisi de çokça deneyimim var.

    2.5 aya yakındır devam edip 12 kgya yakın verdiğim, kendi listemi de paylaşmak istiyorum. asla öneri değildir çünkü herkesin metabolizması farklı. bir çok liste denedik geçen seneden beri. bir tek bu tarz listeler kilo verdirdi. (chialı, yulaflı, şok etkili, metabolizma hızlandırıcı listeler bende işe yaramadı). bu liste için de diyetisyene gerek yok biliyorum ama her hafta birine hesap verecek olmam beni korkuttuğu için kaçamak yapamıyorum. aslında ben diyetten önce de böyle besleniyordum. günlük 2-3 paket çikolata, 1 paket cips, çayın yanına 200 gr yer fıstığı, 6-7 kuru incir, 8-10 kuru kayısı ve gün aşırı yaptığım kek veya kurabiyelerden 1 tepsi yediğimi saymazsak.

    uyanınca:

    (wc sorunu olanlar) 2 kuru kayısı 1 bardak sıcağa yakın ılık su veya 1 bardak su 1 kaşık limon suyu

    sabah:

    1 yumurta veya 4 yk yumurtasız menemen

    5 zeytin

    1 dilim peynir

    1 dilim buğday ekmeği,

    istediğin kadar domates, salatalık, yeşillik

    ara:

    türk/filtre kahve

    öğle:

    1 kase çorba veya 6 kaşık bakliyat yemeği veya 6 kaşık sebze yemeği veya 3 köfte kadar et, tavuk, balık

    1 kase yoğurt

    bol salata (1 yk zeytinyağı)

    ara:

    yeşil çay veya herhangi bir bitki çayı

    1 porsiyon meyve (1 elma veya 1 mandalina veya 1 armut)

    akşam:

    6 kaşık bakliyat yemeği veya 6 kaşık sebze yemeği veya 3 köfte kadar et, tavuk, balık

    bol salata (1 yk zeytinyağı)

    ara:

    yeşil çay

    10 badem veya 10 yer fıstığı veya 1 fincan beyaz leblebi

    10 günde 1 istediğin kaçamak.

    her gün 1-1.5 saat yürüyüş.

    (korumada da böyle bir liste uygulamak isterim, hatta if 18/6 listesi isteyeceğim diyetisyenimden. ama dediğim gibi abur cuburu asla kesemem. korumada olsam bile haftada 1-2 kez yerim.)

    bir de not: lütfen kendinizi olduğu gibi sevin. biri tarafından sevilmemiş olmayı, başarısızlıklarınızı kiloya bağlamayın. kendinizi hiçbir şeyden yoksun bırakmayın. bacaklarınızın çok kalın, göbeğinizin çok büyük olduğunu bilin ama yine de giyin o şortla dapdar crop'ı. zayıfladım.. gayet idealim.. yine giyemiyorum, yine gezemiyorum, yine herkes bacaklarımdaki yağlara bakıyor gibi hissediyorum.

    12 aralık 2020 17:48 13 aralık 2020 03:09