yeni
popüler
    sorular içinde ara
    yeni soru sor
    son sorular
    son cevaplar
    kategoriler
    • süslü
    • moda alışveriş
    • kuaför & güzellik merkezi
    • sağlık
    • spor
    • gönül işleri
    • aile arkadaş ilişkileri
    • cinsellik
    • eğitim & kariyer
    • seyahat
    • pet
    • sanat
    • bürokrasi
    • diğer
    girdi yaz
    medya ekle
    • linki kopyala
    • şikayet et
    • girdiler (18)
    • medya (0)

    18. 2014te (gizlinot: lise 3)tanıştık arkadaş olduk 2015te çıkmaya başladık, hala devam ediyoruz(gizlinot: maşallah diyin sdkjdjd) farklı, güzel bi aşk. daha önce kimse için böyle duygular yaşamamıştım ve kimse bana bu kadar süre katlanamamıştı.(gizlinot: en uzun ilişkim 1 aydı) canımdan biri, hayatımın bir parçası..

    31 ocak 2020 06:17

    17. bizimki biraz karmaşık, ilginç.. ilk defa aşık olmuştum. her şeyini çok beğeniyordum; görünüşünü, benimle konuşmasını, bakmasını, sesini her şeyini işte. ayrıldık lise bitmeden. kahroldum. çok acıdı içim. hala kontaktaydık bu arada, işte 3-4 ayda bir konusurduk arkadaş gibi ya o arardı ya ben. hala seviyordum ama diğer taraftan da kendi okulumda hayatımdaydım, e artık üniversitedeydik zaman da geçiyordu bi şekilde. sonra o ara sıra olan iletişimi de kestik kimi sebeplerden. tam 4 sene, ne gördük ne duyduk birbirimizi. o arada uzun süreli bi ilişkim bile oldu. sonra bi gün aklıma düştü, gelir geçer diye bekledim 1-2 ay aklımda kaldı ve yazdım. zor güç numarasını hatırlayarak yazdım. kalbim yerinden çıkacak gibiydi yazarken. ilk mesajı aldığında o da aynı heyecanı hissetmiş. ben soğuk ters bi tavır beklerken o beni ne kadar sevdiğinden ve özlediğinden bahsediyordu. hiç sevgilisi olmamış, kimse için kalbinde kelebekler uçmamış. daha da içine çekti beni ve sabırsızdık birbirimizi görmek için öylesine sabırsızdık ki iki gün konusmadan sonra bulusmaya karar verdik. neydi o yanına giderkenki heyecanım.. neydi onun oturduğu yerde heyecandan terlemeleri.. sarıldığımız an zaman durmuş gibiydi öylece saatlerce kalabilirdik. kokusu aynıydı 10 sene önceki gibi işte. huzur gibi işte. bakışların hala aynı dedi o da.

    o gün bu gündür beraberiz. bunun gerçek aşk olduğunu 10 sene önce de biliyordum. iyiyiz, çok mutluyuz, beraberken zamanın nasıl gectiğini anlamadan kalbimizde uçuşan kelebeklerle gülüyoruz, ağlıyoruz, eğleniyoruz.. ayrı geçen zaman için ah etsek de, başımızı duvarlara vursak da birbirimiz için olan ve asla azalmayan, her buluşmadan önce hissettiğimiz heyecanımız, güzel günlere olan inancımız ile çok mutluyuz.

    iyiki bulduk birbirimizi, her zaman kalbimdesin.

    30 ocak 2020 01:09

    16. Lisedeyken sınıf arkadaşımın başka sınıftaki bir arkadaşından aşırı derecede hoşlanıyordum ve facebook'tan eklemiştim kendisini. Sonra konuşmaya başladık ama o benden hoşlanmadı çok büyük ihtimal. Zaten lisede de çok dikkat çeken havalı güzel kızlardan değildim. Bu çocuk da o tip kızlarla arkadaş genelde. Sonra normal şekilde konuşurken bu soruya -neden yazmıyorsun demiştim- herhangi geçerli bir cevap almak adına değil tamamen hayal kırıklığımı, üzüntümü vs belli etmek için yazmıştım. "Sana mesaj yazmak zorunda değilim." demişti. Bence gayet haklı ama şu an :) o zaman öyle hissetmemiştim ve çok üzülmüştüm. Neyse ki okul bitti universite derken beni instagramdan bulup eklemiş ve resmen yürüdü... çünkü dengeler değişiyor daha farklı bir insana dönmüştüm. Lisedekinin aksine sosyal, eğlenen, eğitimine önem veren ve bu tür durumlarin verdiği mutluluğu yansıtan bir insana dönmüştüm. Bir de kabul daha kadınsı oldum. Çok istekli olmasam da liseden içimde kalmıştı yalan söyleyemem. Konuşma ilerledikçe neden böyle bir cümle kurduğunu -sana mesaj yazmak zorunda değilim- sordum ve aldığım cevap "o zaman öyle olması gerekiyordu". Geliştirildiğimi hissettiğimde soğudum ve mesafe koydum. Bir süre sonra bana "neden hiç mesaj atmıyorsun hep ben yazıyorum" dedi. Inanabiliyor musunuz? Ben tabiki de onun gibi bir cevap vermedim nazik olmaya çalıştım çünkü lise döneminde böyle bir cevap, reddedilme güvenimi az da olsa sarsmıştı. Yine de kendimi intikamını almış gibi hissetmiştim. Intikami alınmış küçük bir travma

    16 ocak 2020 00:29


    15. İflah olmaz bir platoniktim bu konuda. Lisede uzun bir süre kimseden hoşlanmadım, etrafımdaki herkes bana aşırı çocuk geliyordu. (gizlinot: sanki kendim çok büyüktüm de) zaten ilgi çekici biri de değildim, en azından ben kendimi öyle görüyordum ve bu genel hareketlerime, tavrıma, tarzıma her şeyime yansıyordu.

    Lise üçte bir etkinlik için başka bir okula gittik hocanın seçtiği birkaç kişiyle birlikte. Kendi ilçemize dahi çok uzak, ortalama bir lise öğrencisinin ancak hayalini kurabildiği imkanlara sahip bir okuldu. Orada psikoloji sınıfını seçip bir eğitmenden seminer almaya başladım. Son yarım saatte eğitmen yanımızda oturan ve hiç tanımadığımız kişiyle sohbet etmemizi, birbirimizi tanımamızı istedi. Ben tek oturuyordum. Errafıma bakınırken o geldi. (gizlinot: bir ışık huzmesi içinde toz bulutları arasından) garip isimli çocuk. Sonraki iki yılımı sadece onu düşünerek geçirdiğim çocuk. 

    Hayatımda ilk kez bir insanla, hem de tanımadığım, bu kadar güzel sohbet edebilmiştim. Zamanın nasıl geçtiğimi anlamadım bile. Etkinlik sonrasında da birlikte kokteyle katılmıştık. Hayatımın aşkı, gelecek çocuklarımın babası garip isimli çocuk... çok farklıydı, çok farklı şeyler yaşamıştı bana göre, çok zekiydi, çok kültürlüydü. Her anlamda benim 16-17 yaşındaki halimden kat kat üstündü. 

    ertesi hafta, ismini çok zor bir şekilde hatırlayıp sosyal medyadan ekledim. İsteğim kabul edilmedi. Bu aşkı kalbime gömdüm ve aşk acımı içimde yaşamaya başladım. Bir yandan da bu his hoşuma gitmişti, onunla geçirdiğim zamanı düşününce içimin ılık ılık olması, onu bir daha göremeyeceğimi fark edince gelen ürperme. 

    Aradan bir sene geçti. Lise son, dershaneye devam ediyorum. türkiye şartlarını bilenler için, dershanelerde genelde tek eşit ağırlık sınıfı olurdu. Bizde de öyleydi, son sınıfta yoğunluktan dolayı şube sayısını arttırdılar. Ve seviye sınavıyla sınıflarımız değişti. Yılın ilk dersine zar zor uyanıp gittim. Ve kim oradaydı? Garip isimli çocuk... 

    hayır, buradan sonra büyük bir lise aşkı yaşanmadı. Biz 1 sene birbirimizi tanımıyor gibi davrandık. Okullarının gittiğimiz dershaneyle anlaşması olduğu için tüm öğrenciler oraya geliyordu ve daha komiği geçen sene de aynı şekilde oraya gidiyor oluşlarıydı. Ancak onlar sayısal kısımda devam ettikleri ve saatlerimiz farklı olduğu için birbirimizi tüm bir sene görmemişiz. Aynı sınıfta olduğumuzda da görmeZden geldik. Yeniden tanıştık sanki tanışmıyor gibi. Yeniden arkadaş olduk. Ama sadece arkadaş... hatta daha komiği bir ara onun yakın arkadaşı benden hoşlanmaya başladı. Ama ben hala garip isimli çocuğu sayıklıyordum. Bir senemizi böyle bitirdik. Hiç bilmedi ondan hoşlandığımı. 

    Aradan kaç sene geçti, hala çok farklı hayatlar yaşıyoruz. Ama hala aklıma geldiğinde o ılık hissi hatırlıyorum, 17-18 yaşımdaki halimle hala sakin dinliyorum.

    15 ocak 2020 20:32

    14. Platonik olandır. Bazen üst dönemlerden basketçi çocuklara bazen diğer sınıflardan yakışıklı çocuklara aşık olurdum. Ama en aklımda kalan aynı dönemden yakışıklı ve bir o kadar da zeki bir çocuktu (diş hekimliği kazandıydı) . Ama çocuk adeta bir kıvanç Tatlıtuğ. Sarışın, yeşil gözlü, uzun boylu, efendi bir çocuktu. Bense şimdiki hâliyle alakası olmayan +10 kilo, gözlüklü, sıfır özgüvenli, çocuğun ismi geçerken bile heyecandan ölen bir ergendim. O dönem bana dönüp bakma ihtimali bile yoktu yani şuan düşününce senin neyine aşık olmak falan diyorum :d sonra ben üniversiteye başlayacağım yaz kilo verip, lense geçtim ve makyaj yapmaya başladım. İnsanlar evrim geçirdiğimi beni tanıyamadığını falan söylüyordu. Üniversiteye başladım bir kaç ay sonra bir baktım ki çocuk beni instagramdan eklemiş ama böyle 2 arkadaşı daha aynı anda istek atmıştı anlamadığım bir şekilde. benim bahsim geçti herhalde dedim. Sonra da hiç konuşmadık işte hâlâ duruyor öyle. Dışarıda da karşılaştık ama hiç konuşmadık selam bile vermedik hatta. Yaşandı bitti saygısızca.

    15 ocak 2020 06:19

    13. Hiç yaşayamadığım için içimde kalan aşk türü.

    14 ocak 2020 14:39

    12. Benimki beni en yakın arkadaşının sevgilisiyle aldatmıştı. Kod adı artık zalım

    5 mart 2019 01:19 5 mart 2019 01:35


    11. Hala başlığı görünce karnıma ağrılar sokan aşktır.

    İlk aşkım olmasından mütevellit yaşadığım en saf, temiz, karşılıksız bir histi. Beraber büyüdük beraber öğrendik. Ergenliğin o zor zamanlarında ailemle okulla olan her türlü problemde yanımda oldu. Hayatımda gördüğüm en anlayışlı en duyarlı insandı. O kadar iyi bir insanın yaşamla bağdaşmaması gerekiyordu. Sonra ondan ayrıldım. Neden mi ? Bir nedeni yok iyiler her zaman nedensiz yere üzülür. Sonra o vicdan azabıyla yaşayamadım. Onu tekrar buldum tekrar konuştuk ve tekrar ayrıldım. Çünkü ruh hastası bir kaltak olmak bunu gerektirdi.

    Umarım şu anda çok mutludur hayatta her zaman en iyisini hakeden birisiydi. Dilerim onu hiç üzmeyecek birisiyle beraber olur. Tüm güzellikler onunla olsun. Allah onun yolunu açık etsin.

    11 haziran 2017 03:14

    10. lise 1'den lise 3'e kadar benden üç yaş birine platoniktim, aşk diyemem hatta belki sevgi de değil de hayranlıktı benim için. bunu sonradan fark ettim tabi. (gizlinot: swh) sonra lise sonda aşık oldum gerçekten, kısa sürede çok şey yaşadım, çok sevdim, sevildiğimi de hissettim. o da lisede kaldı, çok üzüldüm falan ama nedense iyi ki bitmiş diyorum. iyi ki bitmiş, iyi ki saygıyla ve dostça bir sevgiyle bitmiş, bana çok şey öğretmiş, iyi ki hatalarımdan ders çıkarmam için kendimle bir sene başbaşa kalmışım. sonrasında daha güzelleri, daha huzurluları sizi buluyor zaten. bu da ömrünüz boyunca güzel bir hatıra olarak aklınızda kalıyor, zaman kötü şeyleri hep unutturuyor hep güzel anıları hatırlıyorsunuz. bir de ilk sevgilim olduğu için sanırım hep masum, güzel, tatlı bir anı olarak hatırlayacağım. hep dilerim, şimdi de dileyeyim, umarım hayatı boyunca mutlu olur. ben zaten mutluyum (gizlinot: swh)

    10 haziran 2017 18:38

    9. Küçük bir okuldaysanız yaşanma olasılığı düşük olandır (gizlinot: bir de fen lisesiyse tabi) .Topu topu dört şube var her dönemde. Seni beğeneni sen beğenmezsen, aşık olduğun da üst sınıf falansa iki taraf istese bile olmaz, o ygs lys stresiyle okulda kimse birbirine bakamaz,uğraşmak istemez sevgililikle(gizlinot: birkaç istisna elbette vardı).Ben o midede kelebek uçmasını, için içine sığmamasını, hiç yapılmayacak şeylerin yapılmasını ortaokulda yaşamıştım. Öyle masum bir şekilde de bitti. İyi ki de bitti.

    10 haziran 2017 17:55