yeni
popüler
    sorular içinde ara
    yeni soru sor
    son sorular
    son cevaplar
    kategoriler
    • süslü
    • moda alışveriş
    • kuaför & güzellik merkezi
    • sağlık
    • spor
    • gönül işleri
    • aile arkadaş ilişkileri
    • cinsellik
    • eğitim & kariyer
    • seyahat
    • pet
    • sanat
    • bürokrasi
    • diğer
    girdi yaz
    medya ekle
    • linki kopyala
    • şikayet et
    • girdiler (1)
    • medya (0)

    1. metastaz, tıbbi açıdan kanserli hücrelerin bulundukları doku dışında kan ya da lenf damarları aracılığıyla başka bölgelere sıçramaları şeklinde ifade edilen tıbbi bir terim. kısaca kanserin vücutta başladığı yerden farklı bir bölgeye doğru yayılması. kanser metastaz yaptı diye duymuşuzdur çoğu kez günlük hayatta. mesela akciğer kanseri beyne, kemiklere, karaciğer ve böbrek üstü bezlerine doğru yayılırken, kalın bağırsak kanserinin akciğer ve karaciğere doğru yayıldığı görülebiliyor. konuyla ilgili uzmanların yaptığı incelemelere göre.

    kelime olarak ne anlama geldiğiyle ilgili kısaca birkaç şey söyledikten sonra ben asıl anlatmak istediğim yere geleyim. metastaz aynı zamanda odatv genel yayın yönetmeni barış terkoğlu ve odatv haber müdürü barış pehlivan'ın birlikte kaleme aldıkları son kitaplarının ismi. bu birlikte çalıştıkları üçüncü kitapları bildiğim kadarıyla. ilki sızıntı, ikincisi de mahrem adeta basılmıştı. takip ettiğim kadarıyla da şubat ayında çıktı bu kitap. benim kitaba ulaşmam(gizlinot: uzunca bir süre bulamadım çünkü) ve okumaya başlamam biraz geç olsa da, kesinlikle bir solukta okunacak bir kitap olmuş. neden bir solukta okunduğuna da konusuyla birlikte değineyim. kitap 15 temmuz'a nasıl gelindiğini, öncesinde tarikatler ve cemaatlerin nasıl bu kadar devletin içine girebildiğini ve sonrasında da neler yapılarak bazı şeylerin sadece isim ve şekil değiştirdiğini somut örneklerle gözler önüne seriyor. yani fetö buzdağının görünen yüzü diyorlar. bir de onun arka planda kaldığı bizim pek görmediğimiz, belki de görmemiz istenilmeyen o kısmı anlatılmış bu kitapta. daha ilk sayfalarda menzilci polislerin fotoğrafları karşılıyor sizi. menzilciler, kurdoğrulucular, yazıcılar hepsi var. ben burada hepsini uzun uzun açıklamayacağım, ama bu kitabı okumayı düşünürseniz öncesinde bunların ne anlama geldiğini biraz araştırmanızı öneririm. hani kimlerdir bunlar bilmek adına. yani kısaca polis akademisi nasıl bir evrim geçirdi ilk kısımda bunlar yer alıyor.

    ilerleyen bölümlerde bunlar, yani tarikatler, cemaatler adı artık her neyse nasıl palazlandı, devlet nasıl bunlara teslim oldu, aralarında neler geçti, nasıl bir para akışı gerçekleşti, bir sürü borsa var hadi bir de selfie borsası olsun bari, (gizlinot: o da neymiş ki diyenler olacaktır kısaca fetö borsası yani ) bir türlü dokunulmayan ortaklara, içinde her sektörden insanın adının geçtiği dosyalara, kritik isimlere kadar her şeye değinmişler. ben merak ettiğim pek çok sorunun cevabını aldım. her yerde birilerinin olduğunu az çok biliyordum, ama bu kadarını gerçekten tahmin dahi etmiyordum. kimin eli kimin cebinde anlamak için biraz da ösym sorusu çözer gibi gitmek lazım. çünkü sonuna geldim dediğinizde tekrar başa dönmeniz gerekebiliyor. hani hep siyasal islam diyoruz da onun ne demek olduğunu bu kitabı okudukça daha bir anlıyorsunuz. gerçek olaylar ve gerçek kişiler sayesinde aradaki bağı kurmak çok daha kolay oluyor çünkü.

    fetö başta olmak üzere diğer tüm cemaatler, devletin içinde her yerden nasıl bu kadar sararak, kanserli hücre misali yayılmış işte onu çok net bir biçimde görüyorsunuz. boşuna metastaz dememiş adamlar kitabın adına. bazı şeyleri bir yerden temizledik diyerek, diğer yandan başka formlara dönüşmesine seyirci kalmak nasıl oluyormuş, ülkede hukuk bitmiş derken (gizlinot: menzilci hakim ) aslında bunu neden ve neye dayanarak söylüyoruz hepsinin açıklaması var bu kitapta. çıkar ilişkileri ve özellikle yatılan o istihare benim midemi çok bulandırdı. baştan uyarayayım bazı bölümleri içiniz almayabilir, benim öyle oldu çünkü. bu da her şey bir yana önce insan olduğumuz gerçeğini hatırlatıyor zaten.

    biraz da kitabın dilinden söz edeyim. bazı kavramlar başta yabancı gelse de, genel olarak sade bir dili var kitabın. anlatımıysa oldukça akıcı. okurken cümleler arasında boğulmuyorsunuz.

    özetle cumhuriyet tarihimizin son 20 yılına kimlerin damga vurduğuna, bugünlere gelirken bazı şeylere nasıl göz yumulduğuna dair fikir sahibi olmak isteyen herkese, en çok da 15 temmuz'da yapılanları öncesi ve sonrasıyla anlamak, kafalarında oturtabilmek için gençlere tavsiye ederim. okurken atatürk tarikatlardan uzak bir ülke inşa etmek isterken ne kadar da haklıymış demediğim tek bir bölüm olmadı çünkü kitapta.

    21 nisan 2019 21:22