yeni
popüler
    sorular içinde ara
    yeni soru sor
    son sorular
    son cevaplar
    kategoriler
    • süslü
    • moda alışveriş
    • kuaför & güzellik merkezi
    • sağlık
    • spor
    • gönül işleri
    • aile arkadaş ilişkileri
    • cinsellik
    • eğitim & kariyer
    • seyahat
    • pet
    • sanat
    • bürokrasi
    • diğer
    girdi yaz
    medya ekle
    • linki kopyala
    • şikayet et
    • girdiler (19)
    • medya (1)

    19. muhteşem bir kitap. bir karakterin dönüşümü bu kadar iyi anlatılabilirdi.

    spoiler

    elizabeth'in biricik aşkım darcy'e olan önyargısını kırdığı, ona olan nefretinin yavaşça sönmesi ve büyüyerek aşka dönüşmesi çok güzel anlatılmış. darcy, canım benim, az cümlelerle onun sevgisi ne çok hissediliyor kitapta. çok güzel saf bir sevgi okudum resmen. içimi ısıtıyor bu kitap.

    spoiler bitti

    en, en iyi uyarlaması kesinlikle 1995 yapımı mini dizidir. 2005 yapımı olan film de oldukça iyidir ancak dizinin verdiği o hissi asla veremiyor. mesela ortam, karakterler bana nedense fazla modern gelmişti izlerken. kitaptan ayrı düşünülürse iyi film ancak çok iyi bir uyarlama değil. 95 yapımı dizi ise, kitapta neyi hayal ettiysem birebir gözler önüne sermiş resmen. elizabeth bir tık daha güzel olabilirdi sadece. kitapta anlatılandan daha az güzel geldi gözüme. darcy ise... allahım... darcy birden canlansa colin olarak canlanırdı, jane austen yazdığı karakteri anlatsa colin firth'ü anlatırdı. insan bir role bu kadar yakışabilir, bu kadar iyi canlandırabilir. karakteri çok iyi anladığını düşünüyorum, çok iyi bir oyuncu olmasının verdiği avantaj ile, görünümünün darcy ile birebir eşleşmesi(gizlinot: ve olağanüstü yakışıklı olması) ile ortaya harika bir iş çıkarmış.

    9 haziran 2023 23:12

    18. tee ortaokul yıllarında okulda okutulan roman. filmi de o zaman yeni çıkmıştı. kitabı şimdi tekrar okudum. hiç ilişki yaşamadan 13 yaşında okumanın verdiği algıyla, birkaç ilişki bitirip 29 yaşında okumanın tadı bambaşka oluyormuş.

    kitaptaki bazı şeylerin gerçek olamayacak kadar güzel olduğunu ve günümüzde mr.darcy'lerin tükendiğini içim ezile ezile okudum.

    29 yaşında maalesef biliyorum ki zengin ve yakışıklı beyler, kabalık sınırını zorlayan doğrulukla konuşan, zeki, güzelliği muhteşem olmasa da eli yüzü düzgün olan kızlara bakmıyor. öyle bir kıza baksa ve evlilik teklifi etse bile, reddi yedikten sonra o kızın ailevi problemlerini çözmek için kişisel servetini harcayıp, bağlantılarını araya sokmuyor. hadi bu iyilikleri yaptı diyelim, bunlar bilinmeden kalsın istemiyor.

    erkeğin tesadüfler silsilesi sonucu kızın ona olan duygularının değiştiğini anlaması ve kıza ikinci kere açılması gibi şeyler olmuyor. kız, zengin ve yakışıklı erkeği reddettikten sonra bir daha yüzünü zor görüyor...

    kısacası kızlar öyle şeyler romanlarda oluyor. reddettiğiniz adamlar, kocaman balıklara dönüşüyor, yazın yediğiniz hurmalar da kışın dötünüzü tırmalıyor.

    21 haziran 2021 22:23

    17. kesinlikle en sevdigim klasikler arasinda 1 numara. cocuklugumdan beri her yas grubunda tekrar tekrar okudum, her seferinde ayri güzel buldum.

    keira knightley'nin oynadigi film uyarlamasi dünyanin en kötü uyarlamalari arasinda. kitabin tüm olayi kadinlarin üzerindeki evlilik baskisi, kadinin adinin cikmasi, miras paylasimina dahil edilmemeleri ve daha bir sürü sey. bennet ailesi evin önünde domuz besleyen fakir bir aile degil. gayet varlikli. tek sorunlari erkek evlatlari olmadigi icin evin ve gelirin en yakin erkek akraba olan yegene kalacak olmasi. bu yüzden kizlarin üzerinde iyi bir evlilik yapip ailenin diger daha varlikli ailelerle biraraya gelmesini saglayip, diger kizlarin iyi evlilik sanslarini artirmak baskisi var.

    diger bir nokta da kötü bir evliligin insani nasil mutsuz ettigi. bay ve bayan bennet birbirine hic uygun olmayan bi cift ve kizlarin akli basinda olanlari bunu görüp kendilerini sorguluyorlar. acaba sirf varlik icin degil de icinde sevginin oldugu bir evlilik yapabilir miyiz diye. baba sürekli anneye kinayeli laf sokuyor, anne babanin dünyasina giremiyor. tavirlari, her seyleri cok farkli. evlilik icin sürekli "alliance" kelimesini kullaniyorlar mesela, duygusal bakmiyorlar pek.

    dönemin kati kadin erkek ayrimi da görülüyor kitapta. bingley kiz kardesler ve lady catherine, elizabeth'i fazla bagimsiz, özgürlükcü ve sivri buluyorlar sirf bazi seylere cevap veriyor, evet öyle deyip susmuyor diye. bagimsiz ve özgür bir kadin onlara göre kötü bir kadin. darcy bile kadinlara tepeden bakip "her firsatta kitap okuyup zihinlerini ve kendilerini gelistirmeliler" diyor.

    darcy üzerine ayri bir kitap yazilir zaten onu uzatmayacagim. canim lizzy her firsatta haddini bildiriyor kendisine. lizzyy de kusursuz bir karakter olarak yazilmamis, ama dönemine göre cok ilerde bir kadin. bir yazar daha bahsetmis, bu kitap bir cesit elestiri ve taslama ama ben yine de yan hikaye olarak lizzy ve darcy'nin birbirlerine asik olma hikayelerini cok seviyorum. ikisinin de gururlu ve önyargili insanlar olmasi ve bunlari minik minik kirip en sonunda dize gelmeleri... gercek hayatta bu yok ama yine de okumasi cok keyifli.

    bu kitabin bbc mini dizisi uyarlamasi kaynagina cok cok daha sadik ve her bakimdan mükemmel bir dizi kendi icinde. filmi yerine dizisini tavsiye ederim, ben sürekli acip acip tekrar izlerim. colin firth mükemmel bir darcy olmus. kendisi soguk bir kibir abidesi ayni kitaptaki gibi. lizzy de tam dozunda güzellik ve sivri zekanin birlesimi. jane kitapta inanilmaz güzel anlatildigi icin oyuncusunun dis güzelligi biraz beklentimin altinda kaliyor, ama kitaptaki gibi saf ve iyimser, iyi kalpli dogasini cok iyi yansitmis.

    16 aralık 2020 13:53 17 aralık 2020 12:01


    16. 20'li yaşlarımda filmini defalarca kez bıkmadan izlemiş,dizisini sıkıcı bulmuştum.

    30'larımda filmini fazla modern ve uçarı, dizisini ise başarılı buldum, o kitaptaki hissi geçirmeyi başarıyor, bittiğinde tadı damağımda kalmıştı.

    Spoiler----

    Yine de filmdeki o yağmur sahnesi ve dans sahnesi üzerinden yıllae geçse de benim için efsanedir. o çekim, o bakışlar,o ortam...

    --spoiler bitti--

    16 aralık 2020 01:24

    15. Keira Knightly ve matthew macfadyen'in başrollerini paylaştığı, türkçeye genelde "aşk ve gurur" olarak çevirilen 2005 yapımı film. buradan sonrası spoiler olacak, izlemeyen kaldıysa tabi... 

    --spoiler--

    film benim gibi duygusal toplar için biçilmiş kaftan öncelikle, resmen kalbimde, midemde kelebekler uçuşarak izledim. elizabeth'le mr. darcy'nin karşı karşıya olduğu her sahne mi böyle bir çekim olabilir ya? oyuncular şu ana kadar bana bu kadar duygu geçiren nadir oyunculardandı. hani biri olur karşınızda, sevgilinizdir ya da değildir ama o kişiyle aynı ortamda bulunduğunuzda arada inanılmaz bir çekim alanı olur. resmen bunu hissettirmişler. netflix'ten izlemiştim. filmin sonunda arkadaşımla konuşurken "nasıl öpüştürmezler ya" diye sordum, çünkü film boyunca gözleriyle seviştiler resmen. ve şok... alternatif bir sonu varmış, sanırım sadece ingiltere'de yayınlanan. onu attı bana... 

    mükemmeldi, favori film listemde itinayla yer veriyorum bu filme. özellikle alternatif sona... insan resssssssmen çılgınlar gibi aşık olmak istiyor bunu izledikten sonra...

    ve söylemeden geçemicem, annesi beni çıldırttı tek kelimeyle, filmin başından sonuna kadar.

    --spoiler--

    en kısa zamanda kitabını da okumak istiyorum. ve söylemeden geçemeyeceğim bir başka şey ise keira knightley... o nasıl güzellik... ve jane de çok güzeldi tabi. filmdeki herkes çok güzeldi.

    16 aralık 2020 00:48

    14. Muzip ve tatlı bir Jane Austen romanı. Kitapta beni rahatsız eden kısım Elizabeth'in gerçekten Pemberley'e gittikten sonra vay ne fırsatlar kaçırdım tarzı davranışlarıdır. Netflixte önüme çıkmasıyla bin birinci kez izlediğim Hollywood uyarlaması olan filmini izledim. BBC'nin dizisi kitaba daha uygun ama ben bu filmi çok daha seviyorum. Neden derseniz romantizm ögeleri tam istediğim dozda kullanılmış, Elizabeth kitaptaki kadar zenginlikle büyülenmemiş ve benim çarpık estetik zevkim ile Mr.Darcy'yi oldukça donuk oynayan abimiz hiç bu kadar yakışıklı olmamıştır. I love you'yu o kadar güzel söyler ki her izlediğimde o kısımları 15 kere izlerim. Ne zaman bir şey düşünmek istemesem bu filmi izlerim, moralim bozulur izlerim, romantizm istesem izlerim.

       -Spoiler-

     Yahu şu Mr.Darcy'yi oynayan adam öyle hüzünlü bakıyor ve öylesine değişik yürüyor ki her izlediğimde hayran oluyorum. Günbatımında Elizabeth'e yürüyüşünü 10 kere seyretmişimdir kdjfjfjfjfk. Keira ablamız da o kadar seri bir şekilde merdivenden iner, Pemberley'de karşılaşınca öyle histerik davranır ki her izlediğimde keyif alırım. Bir de o yağmur sahnesi yok mu o sahne! Her yağmur yağdığında bir kolon bulup Mr. Darcy'in gelmesini falan bekliyorum, triplere falan giriyorum hala bu yaşımda. Bu arada hakkaten o sahnede bir cinsel gerilim, bir öpüşme sahnesi mi yapmaya çalışmışlar , ben mi yanlış anladım? Abimiz hakkaten çok iyi I, I love you diyor. Keira Ablam da bu tür eski dönem dizilerinde aranan oyuncu oldu, Anna Karenina'da ikisi de oldukça farklı rollerde oynuyorlar ama paket gibiler kdjfjfj.Bu arada Mr. Bennet'in tepkilerine hala gülerim, hele Lizzy Colin'i reddettiği sahnede eğer evlenmezsen annen affetmeyecek, evlenirsem ben seni affetmeyeceğim(?) dediği sahnede...Bu arada kitabın kahramanı Colin'dir, her okuduğumda bir hayli eğlenmiştim. ne zaman entel olduğunu düşünüp aslında etikete takılan birini görsen aha Colin deyip içimden kıs kıs gülerim.

    - Spoiler bitti-

    Spoilerlı Edit: Bir süslümüz Lizzy ne ara sevmeye başladı falan diyor, aslında kitapta Mr. Darcy bir mektup verip hem hislerini hem de yanlış anlaşılmaları açıklıyor. Bunun üzerine Lizzy nefretten nötrlenmeye doğru gidiyor. Sonra Mr. Darcy'nin kardeşi için yaptıkları, Pemberley gezintisi ile sevgisi katlanıyor, bunun yanında çoook daha fazla olay oluyor ama. 

    8 eylül 2020 01:40 8 eylül 2020 01:54

    13. Ön yargıların ne kadar yanlış olduğunu kafaya vura vura anlatan bir anlatıma sahip kitaptır. Filmden önce mutlaka kitabın okunmasını tavsiye ediyorum. Kitabın sonuna kadar mr. Darcy’ye duyacağınız kin kitabın sonunda size şu dersi verecektir: algılananla gerçek arası uçuruma köprü kurmak zordur. Ama üzülmek istemiyorsanız başarmalısınız! 

    9 eylül 2018 10:37


    12. Bundan bir 5-6 yıl önce kitabını okudum birkaç hafta önce de filmini izledim. İkisini de çok beğendim. Filmde Darcy rolünü çok bebeksi bir yakışıklının oynamasındansa daha karizmatik birinin canlandırması hoşuma gitti.

    Yalnız yukarda yazılan yorumlara baktım da Aman Yarabbim ne kadar derinlemesine ve sanatsal bir bakış açısıyla yorumlamışsınız. Tebrik ederim hepinizi vallahi ağzım açık kaldı, ufkumu açtınız ve bir parça da kendimden utanmama sebep oldunuz ndndjdjd

    Spoiler

    Filmdeki o Darcy'nin aşkını ilan ettiği yagmurlu sahne var ya, işte ben o sahneye hastayım bdnsjzk. Seviyorum seni Darcy bebeğim helal olsun sana yiğit çocukmuşsun

    8 eylül 2018 23:14 24 aralık 2018 20:40

    11. Filmi aşk filmi olabilir ama kitabı "ironi" doludur insanı sorgulamaya iter bir nevi klasik aşk romanlarının parodisidir fakat bunu bütün parodiler gibi insanın gözüne sokarak yapmaz Jane austen bir mantık çerçevesinde ve o zamanın ingilteresinin sosyal şartları içinde verir.Jane austen in büyük bir yazar olmasına rağmen değerinin kendi döneminde bile(bugun hala da ) anlaşılmamasının sebebi budur.

    Mr.Bennet kalp ben

    10 mart 2018 14:51

    10. esas meselesi aşk hikayesi olmayan bir jane austen yapıtıdır. "It's a truth universally acknowkedged that a single man in possesion of good fortune must be in want of a wife" (gizlinot: iyi bir serveti olan bekar bir erkeğin mutlaka bir eş arayışı içerisinde olması evrensel olarak kabul edilmiş bir gerçektir) gibi bir alay cümlesiyle başlayan herhangi bir kitap aşk hikayesi olabilir mi? pliiiiiz.

    austen bu kitapta elizabeth bennet'le mr. darcy tiplemesini kullanarak okuyucularının aklına sarkastik bir selam çakmıştır bana kalırsa. muhtemelen kendi kafasında okuyucularını "kitabı darcy-lizzy eksenli okuyanlar" ve "kafası çalışanlar" diye 2 kategoriye ayırıyordur canım austen'im. özellikle diyaloglar arasında ve babası mr. bennet'in bıkkınlık dolu tiradları içerisinde aşk, ilişkiler, evlilik, kadınların ne olması gerektiği, sosyal yaşantıda kadın ve onların varoluş mücadelesine ilişkin insanın aklında kullanmadığı bir köşeyi bulup gıdıklayan iyi düşünülmüş tespitler ve sorgulamalar barındıran bir eserdir. farkettirmeden çok güzel twistler sokar, örneğin elizabeth darcy'e olan aşkını pemberley'in muhteşemliğini gördükten sonra kendine itiraf edebilir. bu sırada gökyüzünden austen, okuyucusuna göz kırparak acaba anlayacak mı diye bakmaktadır.

    bana kalırsa bu kitap her şey olabilir, ama kesinlikle bir "aşk" romanı değildir. aşk romanından çok zekice örülmüş bir sorgulamalar ve felsefe kitabıdır. austen malını biliyor olsa gerek ki gözlemlerini, fikirlerini ve uyarılarını büyük ve toz pembe bir aşk hikayesi içine gömerek insanların, bilhassa da saftirik kadınların aklına girmeyi amaçlamıştır.

    sevgili austen, böyle yaptın da ne oldu? senin darcy önce mr. big sonra mr. grey en son da (gbkz: kötü çocuk) oldu. kitaptaki tüm entelektüel birikimi söküp atıp, aptal saptal aşk maceraları yazmaya başladılar darcy'den özenip.

    buradan film yapımcılarına sesleniyorum: biraz da mr. bennet'in çakmasını yapın. mesela daha genç bir mr. bennet... yarı çıplak bir şekilde esas kızımıza doğru geliyor... esas kızımız ise özgüvenli ve çatır çatır konuşan bir hatun... bu hareketi görünce dalga geçip gülmeye başlıyor... hmm.. düşüncesi bile heyecanlandırdı! kıps.

    10 mart 2018 01:55

    ilginizi çekebilecek benzer başlıklar