serra noyan

42. Hala anıtkabir'in oralardan geçerken dilek ile tuttukları ev hangisidir acaba, yakınında bir çiçekçi olacaktı diye düşünürüm. Öyle yer etmiş ki kafamda her öğrenci evi serra ve dilek'in perdesi ile yastıkları gibi aynı çiçekli kumaştan dikilmiş midir diye bakarım. ama öğrenci evi dediğin derme çatma, millette olur mu serradaki vizyon ?

Serra'yı hep salak buldum. Sırma karakterinin catlakligi ve cesaretine ise bayılıyordum.

Serra adeta adab-ı muaşeret kanun koyucusu, hep ahlakli,namuslu, hep durust.

Bir insanın hiç mi kötü yönü olmaz. Bir kere bu durum insanın doğasına aykırı.

Serra, sırf mazbut Türk ev kızının, dekor olsun e azıcık da modern dursun diye çalışma yaşamına da iliştirilmiş , hanimefendi, ultra edepli hali.

Serra yalan söylemez, serra yatakta zevk almaz,serra trafikte küfür etmez. Serra bugün instagram kullanıyor olsaydı biosunda x'in annesi,b'nin kralicesi yazan, pembe dekorlu english home mağazası tadında yuvasında oturan edep yumağı bir instamom olurdu bence.

O yüzden inadına çatlak kuzen sırma <3

41. Şu anki kafamla tekrar okusam nasıl olur diye dusunuyorum.

Haydi sözlük hepimiz Nisan ayında ilk kitabı okuyup sonra bir yerde buluşup dedikodusunu yapalim.

Edebiyat fakültesi şizofren olmadığınız halde hayali insanlardan gercekmiscesine bahsettiğimiz yerdir çünkü

40. ergenliğimin karakteri resmen. 1 haftada bitirdiğim seridir. oktay yerine özgür'le evlenmesi hâlâ uktedir benim için, çok duygulandım şu an :<

39. Başlık sağolsun, ergenliğimle beraber kitap serisininde bittiğini düşünüp (gbkz: Nasıl kekoluk ama) okumadığımı farkettim. Özgür mü ne özgürü diyerekten 26 yaşımda şu kitap serisini tekrar okumayı planladığıma inanmak istemiyorum..

38. ay valla benim de aklıma bir kız oje sürdüğü için onu ayıpladığı yer geldi ya.(gizlinot: neymiş hem de kırmızı oje sürmüş asdfg)

37. 2005-2006'da okuduğumda ideal bir türk gencinin hayatını okuyormuş gibi hissettiğim, 2018 senesinde yaşım 25 olduğunda adının geçtiği anda bile ''hadi lan ordan biraz ufak at'' dediğim türk sabun köpüğü edebiyatının en kolpa karakteri. kızın hayatı next next next yaşaması bir tek bana batmıyormuş o sevindirici.

liseyi bir şekilde atlattık tamam da ''oh be bilkent oldu boğaziçi oldu bölüm çok da önemli değil'' kafasını maalesef yaşayamadım. galatasaray'da vasat bölüm tuttu annem babam öğretmenlerim bir oldular ortalama okulda biraz daha güzel bir bölüm okumak durumunda kaldım. bu üniversitede oktaylarla gününü gün etti, çocuğu pezevenklerin elinden aldı ben üniversite hayatım boyunca fakboylarla uğraştım. okul biter bitmez işe girdi ben hala stajlarda, yüksek lisanslarda sürünüyordum. üniversitedeki aidan'ını bırakıp maceracı bir mr. big buldu onunla masalsı bir nikahla evlendi. zoruma gidiyor ulan biz hala ''%58 loading'' şeklinde yaşam mücadelesi verirken bu kız bilgisayara ms dos oyunu kurar gibi install next next next finiş diye diye yaşıyor bu hayatı. ayrıca bu uyuzun farklı bir versiyonu canan tan kitaplarındaki kızlardır. hepsi iyi aile kızı hepsi melektir bu kızların ama üniversitedeyken başlarına pişmiş tavuğun gelmeyeceği şeyler gelir hep. annem oroyinle vals kitabını okumuştu öyle pimpirik yapmıştı ki beni az kalsın istanbul'a göndermiyordu. öyle bir şey olsaydı eğer elimden zor kurtulurdun canan teyze.

böyle dünyanın adaletini seveyim çok doluyum...

36. ortaokul travmam resmen. tüm seriyi bir haftada falan okuyup bitirmiştim. sonra bir iki kere daha okudum. (allah ıslah etsin gerçekten)

tüm okuduğuma, düşündüğüme dönüp baktığımda bana tam olarak şöyle hissettiyor: "yok öyle bir dünya kardeşim"

o zamanki kafama bana eğer sen iyiysen bir şekilde iyilik seni gelir bulur, küçük sorunların ardında çok büyük mutluluklar vardır aslında falan gibi bir bakış aşılamıştı.

kitabı okuyan arkadaş grubum aslında komple böyleydik. biraz okulumuz, öğretmenlerimiz de böyle şekillenmemize sebep olmuştu tabi. hepimiz nonniş birer bücürüktük.

sonuç: sonra lisede ağzımıza tükürdüler.

hayat=kötü

serra noyan=umut simsarı

35. hiç sevmezdim serra'yı. herkes yanlış kendisi dünyanın en doğru insanı. Çok kasıntı bir karakterdi. Yok efendim bütün çocuklar buna yürüyor diğer kızlar çok kötü kendisi çok melek falan oyyy. Ah bir de o oktayı bırakıp fırsatçı özgüre gitti ya daha bir nefret ettim kendisinden

34. annem bana küçükken sadece dünya klasikleri okuturdu. evde ipek ongun yasaktı. “bir genç kızın gizli defteri” serisini de gizli gizli almıştım. 

tabii o zamanlar bu şımarık, dünyanın merkezindeki ablayı-serra- pek bir merak ederdim. 

sonradan dank etti tabii edebiyattan nasibini almamış bu eserleri annem neden okutmuyor. şimdi düşündüm de içindeki tavsirler bile bayağıymış. ne o öyle gözlüğü atınca fark edilen “ezik kız” imajı.

yıllar oldu okuyalı bir makarna yapamadığı bölümü bir de dedesinin balığa limon sıkmadığını hatırlıyorum. 

33. Akıllı, çalışkan, ahlaklı, terbiyeli, kültürlü, eğitimli, güzel, içinde zerre kötü niyet barındırmayan cennetten düşme bir ipek ongun karakteri.

not: ağır ironi içerir