yeni
popüler
    sorular içinde ara
    yeni soru sor
    son sorular
    son cevaplar
    kategoriler
    • süslü
    • moda alışveriş
    • kuaför & güzellik merkezi
    • sağlık
    • spor
    • gönül işleri
    • aile arkadaş ilişkileri
    • cinsellik
    • eğitim & kariyer
    • seyahat
    • pet
    • sanat
    • bürokrasi
    • diğer
    girdi yaz
    medya ekle
    • linki kopyala
    • şikayet et
    • girdiler (12)
    • medya (0)

    12. Dünyada herkese yetecek kadar kaynak var. Ama insanın bu kaynakları en çok tüketen olma çabası diğer insanların sefil hale gelmesine sebep oluyor. Daha adil bir dünya mümkün ama değişim zor. Maddi isteklerimizde tokgözlü olup daha yüce olana ulaşmayı herkes istemez. Bir gün ortak amacımız bu olsa nasıl olurdu ? The platform beni bu konularda düşündürdüğü için beğendiğim bir film oldu. Rahatsız edici sahneleri gerçekten rahatsız etti bu arada

    26 mayıs 2021 11:01 26 mayıs 2021 11:02

    11. ilk olarak şunu söyliyim filmdeki birbirlerini yeme, yemekleri darmaduman etme sahneleri beni iğrendirmedi bence yetersizdi. daenerys'ın at kalbi yeme sahnesinden bile daha çok iğrenmiştim. minicik minicik parçalar koparıp laf olsun diye atıyolar ağızlarına. ikincisi başrol adam bir gün aç kalıyo iki gün aç kalıyo üç gün beş gün... uzayıp gider ama asla yemeklere saldırdığını görmedim. yapmayın yani 5 gün aç kalan bi insan canını bırakır o masada. ramazanda sabahtan akşama kadar oruç tutuyorum akşam elimden alan yok ama bu adamdan daha fazla saldırıyorum yemeklere. yemeklerin üstüne basılması falan sanırım bu oruç tutma alışkanlığım yüzünden beni germedi çünkü o içgüdüyü ve psikolojiyi çok iyi sezdim.

    madem bende anladığım mesajları yazayım belki çıkarım yapanlar olur.

    1. başrolün kadın oda arkadaşı hücre sayısı 200'ü geçtiği için değil 200'e yemek gelmeyeceğini ve kendinin zaten kanserden öleceğini bildiği için adam vicdan azabı çekmeden beni yesin hayatta kalsın diye kendini asıyor.

    2. delikteki düzeni yanında kılıç, bıçak, halat getiren değilde yanında kitap getiren adam bozmaya çalışıyor. çünkü eğer yeterince kitap okusaydınız bu düzenin böyle bozuk işlemesine izin vermezdiniz mesajı veriliyor.

    3. et ve kan ayetlerinden göndermeler de bulunuyor. en alt katta kalanların et ve kana muhtaç kalması da bence isa mesih'in incilde dile getirdiği ''isyan etmeyin, kaderinize ve yöneticilerinize boyun eğin'' laflarına gönderme yapıyor. yani karl marx'ın ''dinler insanların afyonudur.'' sözünü akıllara getiriyor.

    4. neden karl marx aklıma geldi? çünkü başrol yemekleri herkese paylaştıralım dediğinde yanındaki adam ''sen komünist misin?'' cümlesini adamı yaftalarcasına dile getiriyor. üstte kalanların fazla yemek yemesi suç değil ama komünizm suç gibi bir düşünce yani kapitalizmin şu anda da bize dayattığı anlayış.

    5. başrolün ilk bir hafta yemeklerden iğrenmesi sonrasında çürük et yemeye kadar kibrinden arınması ise sigmund freud'un ''superego, ego ve id'' söylemlerini akıllara getiriyor. adam açlıkla terbiye edildikçe kitap okuyan yani öğreten insandan vahşi insana kadar evriliyor. bu da bize yemek yeme içgüdüsünün insan psikolojisindeki önemini göstermeye çalışıyor.

    8 eylül 2020 12:53

    10. Film izlemek hep derim pek benlik değil. Daha doğrusu yorumlamak diyelim. Fakat son zamanlarda izlediğim düşündürücü yapılardan biri oldu kendisi. Alışılmışın dışında, insanların sorgulama mekanizmasını devreye sokan, izlerken düşündürücü olmak dışında empatik hisler bırakan, tek olay tek yer kavramı ile fazla oyuncu barındırmadan yaratılmış bir dünyada, herkesin farklı dersler çıkaracağı bir seyir olmuş.

    18 temmuz 2020 14:06


    9. Benim için izlemesi aşırı zor ve bu kadar zorluğa değmeyecek bir film. Filmin vermek istediği mesaj zaten 5., bilemedin 10. dakikada anlaşılıyor. Buna rağmen gerçekten insanı rahatsız edici sahnelere katlanmak zorunda kalıyorsunuz, bitince de 10. dakikada zaten kavradığınızın dışında, bilinçaltınıza yerleşen iğrençlikler hariç başka bir şey anlamadığınızı görüyorsunuz. Sevenlerin nasıl sevdiğini anlamamakla birlikte saygı duyuyorum ama benim görüşüm izlemeyin, psikolojik olarak işkence etmeyin kendinize, değecek bir film kesinlikle değil (tabii ki tekrar ediyorum benim görüşüm bu). Gidin eurovision filmini izleyin bunun yerine çerez niyetine, iki gülün, eğlenin, mutlu olun, sonra unutun gitsin. Hiç değilse bu filmi izleyip türlü iğrençlikleri hafızaya kaydetmeyin.

    18 temmuz 2020 10:08

    8. Çoğunluk metafora rağmen sıkıcı olduğunu düşünmüş ama aksine ben akıcı buldum, hiç sıkılmadım. Diğer girdilerde konusu çokça belirtildiği için bahsetmeyeceğim. Eğer derin metaforlar içeren gerilim filmlerini seviyorsanız mutlaka izleyin bence.

    Spoiler : birbirlerini kesip yedikleri sahneler aşırı irrite etti, bir yerden sonra dayanamayıp atladım ama yine de verilen mesaj güzeldi. Diğer süslülerin de dediği gibi sonu biraz havada kalmıştı, bitirme şekilleri o kızın mesaj olması gelecek neslin bu sistemdeki önemini anlatır düzeydeydi ancak yine de sonunu öyle bırakmaları ikinci bir film varmış gibi bir hava katmıştı

    7.5 / 10 bence

    15 haziran 2020 00:33

    7. verilmek istenen mesaj güzeldi ama beni çok tatmin etmedi. Evet uzun bi film değildi ama bu haliyle bile fazla sıkıcıydı. puanlandıracak olursam 6/10.

    ---------spoiler--------------------

    ayrıca yemek yeme şekilleri,yemeklere basmaları,insanların birbirini yemesi vs vs o kadar midemi bulandırdı ki çoğu sahneyi geçerek izledim.

    --------- spoiler--------------

    15 nisan 2020 15:22 15 nisan 2020 16:06

    6. the cube benzetmesini yapan süslüye yüzde yüz katılıyorum. çok benziyor. 

    sosyalist pencereden çekilmiş, Hıristiyan teolojisi ile süslenmiş, metaforlarla dolu bir film. 

    fikir güzel fakat beni sıktı. fikrin güzelliği hatrına sara sara izleyip bitirdim. 

    -spoiler-

    bu dünyayı değiştireceksek masumlara zayıflara mazlumlara el birliğiyle destek olursak değiştirebileceğiz. birlik olup ayağa kalkmadıkça, hep birlikte elimizi taşın altına koymadıkça sırtımıza binmeye devam edecekler. el ele verip en alttakini dahi ayağa kaldırıp kurtarmadıkça hiçbirimize adalet verilmeyecek. hepimizi doyuracak bir sofranın artıklarını yemeye mahkum ediliyorsak bunu kabullenmek, buna tahammül etmek zorunda değiliz. adalet için nelerden vazgeçebildiğimizi gördüklerinde, bize istediklerimizi vermeye başlayacaklar. gibi. 

    dediğim gibi filmin fikri iyi hoş da, bazı yerleri gereksiz uzatmış gibi geldi. izlerken sıktı bu yüzden. 

    30 mart 2020 02:32


    5. metaforlarla dolu bir film, bu nedenle düz gerilim filmi bekleyenleri mutlu etmeyecektir. 

    bu şekliyle germiyor mu? âlâsını yapıyor. 

    ---biraz spoiler---

    insanların birbirini yemesinden (mecaz değil) daha fazla irite eden sahneleri, yemeklerin üzerine basıp darmadağın ettikleri kısımlardı bence. katlanmakta güçlük çektim.

    film bana göre sistem eleştirisinden çok dinler eleştirisiydi.

    yukarda o muhteşem yemekleri hazırlayanlar kör göze parmak şeklinde tanrı ve melekleriydi. başrol zaten dış görünüş itibariyle bile net jesus. ilk oda arkadaşının onun etinden yemesi, siyahi destekçisi (havarisi) ile birlikte sistemde asansörde inerken "yalnızca bunu koruyacağız, mesaj bu" diyerek kase şeklinde tatlıyı canları pahasına korumaları (kutsal kase), başrolümüzü sisteme kabul eden kadının sonrasında sistemde oda arkadaşı olması (düşmüş/reddedilmiş bir melek), tanrının kusursuz sistemi ve nimetlerinin aç gözlü insanoğlu tarafından paylaşılmak yerine yağmalanması, yemek çalan ve saklayanın aşırı sıcak veya soğukla imtihanı (günah ve cehennem inancı)...ve daha bir çok sembol. 

    türünün sevenlerini tatmin edecek bir film. 

    ben 6/10 veriyorum. daha iyi metaforik filmler var. 

    ---spoiler bitti---

    29 mart 2020 01:42

    4. Üzerine biraz Himym izleyerek ancak kendime geldim. Gerilmekten ateşler bastı beni. iyice uykum gelsin, kafamı yastığa koyar koymaz uyuyayım diye bekliyorum şu an...

    28 mart 2020 23:19

    3. son zamanlarda izlediğim ve beni oldukça etkileyen filmlerden biri. 1 saat 30 dakika su gibi aktı. sonra bir kere daha izledim hatta, o kadar akıcıydı benim için. konusundan bahsedilmiş zaten diğer girdilerde o yüzden tekrar uzun uzun açıklamayacağım.sonunu beğenmeyen birçok kişi olmasına karşın benim en çok beğendiğim kısımlardan biri oldu sonu. film bu bozuk sisteme karşı tek umudumuzun ve bunu düzeltebilecek güce sahip olanların gelecek nesil olduğunu anlatıyor ve eğer goreng orda küçük kızla beraber yukarı çıksaydı o "mesajın" hiçbir anlamı olmazdı. yine işin içine çıkar, bencillik karışır ve mesaj kirlenirdi ama şimdi gerçekten gorengin amacının sistemi düzeltip iyileştirmek olduğunu ve fedakarlığını anlayabildik. filmi gereksiz uzatmamalarını da sevdim, güzel bir konu güzel oyunculuklar ama eğer uzatıp yok bu sistemin nereden geldiğini açıklayalım, en başına dönelim yok aşçılara emir veren adamın hayatına girelim diyip filmi 2.30 saat yapsalardı da bıktırırdı. gayet tadında, etkileyici bir film bence. birçok yerinde de oldukça gerdi. izlemenizi tavsiye ederim.

    28 mart 2020 16:29