şahmaran

8. Eksik kalmış dizi. Bölümler eksik, hikaye eksik. Bölüm özetleri o bölümü değil sonraki bölümü anlatıyor. Dizide en beğendiğim şey Maran'ın addams ailesi. Anlayacağınız canım Burak Denizciğim için tahammül ettim diziye. Not: Şahsu Hanım'ın silikonları pek güzel, yalnız bedenine göre bir tık büyük. 

7. Sadece Serenay Sarıkaya'yı izlemeyi özlediğim için katlanabildiğim bir dizi. Tamamiyle kasıntı geldi bana.

Seyir zevki, mekanlar, görüntüler güzeldi ancak düşününce ilk bölümden itibaren otel sahnesi, mahalle araları, zenginlerin evleri, kötü karakterlerin kareli gömlekleri, hepsi aşırı klişe ve kasıntıydı. Başka bir süslünün yazdığı gibi özgün olmaya çalışıp komik kaçan isimler bile klişeydi.

Şahsu karakterinin zeka seviyesinin düşüklüğü bile aşırı klişeydi. Adın şah, komşunun adı maran, geldin sürekli nedir bu şahmaran diyip şahmaran figürlü kolyeni arıyorsun.

Keyifli vakit geçirmek, arkada çalsın diye izlemek için bile bu diziyi 8 bölüm izlemek bana vakit kaybı gibi geldi.

6. Sonunda netflix eli yüzü düzgün, izlenebilir bir fantastik dizi yapmış. Şu an internette beğenenleri bile linçleyenler bir noktayı kaçırıyor, zaten kimse başyapıt demiyor Şahmaran'a. Hayatımızın dizisi değil, yıllar sonra açıp tekrar tekrar izlenecek bir iş değil ama bugün bana keyifli zaman geçirtti mi evet. Bundan sonrası azıcık spoiler olabilir. 

Artıları ;

- Sanat yönetmeni ve görüntü yönetmeni muhteşem bir iş çıkarmış. Evler, giysiler gibi tamamlayıcı öğelerle karakterler çok güzel vurgulanmış. Maran ve ailesinin özel bir konumda olması ve evlerinin özgün, stil sahibi dekorasyonu, davut'un yalnızlığı ve evinin sadeliği hatta bomboş oluşu, tıpkı ruhu gibi. 

- atiye ile çok karşılaştırılmış fakat bence şahmaran çok daha derli toplu bir senaryoya sahipti atiye'ye göre. Diyaloglar da daha doğaldı. 

- müzikler çok güzeldi, 

- serenay sarıkaya fanı değilim, hiç olmadım ama ekrana çok yakışıyor gerçekten. Fiziği, sesi, duruşu harika. Oyunculuğu ortalama, yine beren saat ile karşılaştırılıyor ama serenay beren'in yanında merly streep kalır arkadaşlar. Bunu beren saat'i karakter ve insan olarak çok çok çok seven ve beğenen biri olarak söylüyorum. 

Eksileri; 

- biliyoru yurtdışında da gösterileceği için diziye otantik, oryantalizan bir hava hakim olsun istiyorsunuz da şahsu gibi bir kız istanbul'dan adana'ya trenle gitmez, öyle bir otelde kalmaz. Gerçi kalmak istese de Öyle bir otel kaldı mı ayrı bir soru işareti. Yok illa tren, varoşlarda dökük bir otel olsun diyorsanız da bunu bir sebebe bağlayarak senaryoya güzelce yedirebilirdiniz. Örneğin şahsu'nun trende küçük bir para sayma sahnesi olsa hm maddi sıkıntısı varmış o yüzden böyle der geçerdik. 

- evet alacakaranlıktan ciddi esintiler var. Bir iki ufak değişiklikle özgün hale gelebilecekken böyle kalmasını tercih etmişler, sanırım kitap uyarlaması olduğu için çok dokunmadılar. Zaten yazar da alacakaranlık'tan esinlenmiş bildiğim kadarıyla. 

- lakmu, diba bu isimleri çok aradınız mı? Kendi aşırı sıradan hayatını ve varoluşunu çocuğuna antin kuntin bir isim vererek özelleştirmeye çalışan günümüz ebeveynleri gibi, karakterlere zorlama isimler verince dizi bir anda sınıf atlamıyor. 

- türk dizilerinin geneli gibi kötü karakterler boyutsuz ve çok karikatürize. Kötü karakterlerin daha derin ve sebepleri güzelce anlatılarak yazılması gerek artık. Böyle çocuk piyesi seviyesinde kalıyor. 

5. Burak deniz ve Serenay Sarıkaya uyumunu sevdim. Arkadaşımın izleyip anlatmasıyla atlaya atlaya izledim. Aşırı kötü değil ama daha iyi olabilirmiş. konu fena değil; senaryolaştırılma kısmı zayıf kalmış daha derinlik katılabilirmiş. yönetmen kalitesi ve görsellikler bazı yerlerde aşırı amatörce kalmış. Mert Ramazan Demir'in neden bu kadar abartıldığını da anlayabilmiş değilim; onun yerine farklı bir oyuncu da olabilirmiş seranay ve burağın yanında çok çocuksu duruyor.

4. her bölümü 50dk.dan hesaplarsak 8 bölümden 400dk. yani yaklaşık olarak 6.5 saat gibi bir kayıp yaşadım ömrümden. neydi bu şimdi gerçekten ya. serenay için direndim sonuna kadar ama neydi bu şimdi. bi de ikinci sezonu gelecekmişmiş. hayatta izlemem

edit: ay eklemeden edemiycem bir yerde başlık olarak görmüştüm. adana cullen ailesi asdfgh (gizlinot: diba tam edward ın kısa saçlı kızkardeşi mesela şu zihin okuyan geleceği gören vardı ya adını hatırlayamadım)

sıkıcıydı sıkıcı. görsel olarak ben de beğendim ancak akmıyor dizi.

(yazar: no5) güzel yorumlamış katılıyorum dediklerinin çoğuna. isimlerle ilgili olarak da beni de düşündürdü ama ölümsüz oldukları için tuhaf isimlerdir belki o tarafından bakmak lazım. artık kaç yüz yıl önce doğdularsa asdfg şaka bir yana bence mantıklı bir yaklaşım. bi de yerel isimler olabilir belki o taraflara ait.

ama şahsu ismine ben de taktım cidden. şahmaran a uydurucaz diye bu kadar kasılır. maran ok ama şahsu nedir pelinsu gibi asdffg

3. Ozellikle bu isin PR kisminda dikkatimi ceken hususlar:

- Burak Deniz'in Nilperi'yle davalik olmasi mevzusu bu dizinin cekimlerinden sonra oldu sanirim. Haliyle dizi cekilirken senaryo Serenay-Burak ikilisi uzerine kuruldu. 

- Ancak olaylardan sonra insanlar Burak'a buyuk tepki gosterdi. Serenay Burak'i ve bu isi sahipleniyor gozukse de Nilperi olayindan buyuk rahatsizlik duydugu ve bu konuda tepki cekmemeye calistigini tahmin ediyorum. Bu nedenle kendi instagram sayfasindaki diziye yonelik paylasimlarinda sadece kendisi var. Serenay'in Fi'deki rol arkadasi Ozan Guven'in de kadina siddet olayinda ses cikarmamasi zaten tepki toplamisti. Eminim onun icin gergin bir surec oluyordur. 

- Dizinin lansman gecesinde Mert Ramazan Demir'in one cikarilmasi, adeta Burak Deniz'e alternatif gibi sunulmaya calisilmasi da bence bu olayla ilgili. Tabi burada Mert'in Yali Capkini'yla bu kadar populer olmasinin da etkisi cok buyuk, hatta yapimcilarin ve Serenay'in menajerinin de "Burak yerine keske Mert'i basrol yapsaydik" dediklerini duysam hic sasirmam. 

2. Twilight'ın yılanlı versiyonuna hoşgeldiniz...

1. heyecanla beklediğim netflix dizisi. (gizlinot: serenay sarıkaya hayranıyım valla ne derseniz deyin tam tipim asdfg) başka sitelere düşer herhalde.

tanım girelim de girdimizi silmesinler..

400 yaşındaki aslında yılan olan bir grup üniversitelinin hikayesi anlatılıyormuş. yılan oldukları belli olmasın diye gözlerini lensle kapatacaklarmış falan bi de fragmanlardan gördüğüm kadarıyla görsel efektlere falan yer verilecek. hikayesi efektler vs ilginç bir şeye benziyor. zaten gençlik dizilerini de severim genelde. bence güzel birşeyler izleyeceğiz.