yeni
popüler
    sorular içinde ara
    yeni soru sor
    son sorular
    son cevaplar
    kategoriler
    • süslü
    • moda alışveriş
    • kuaför & güzellik merkezi
    • sağlık
    • spor
    • gönül işleri
    • aile arkadaş ilişkileri
    • cinsellik
    • eğitim & kariyer
    • seyahat
    • pet
    • sanat
    • bürokrasi
    • diğer
    6 yanıt
    • linki kopyala
    • şikayet et

    bebek gibi sevilen arkadaşlarınızın (ya da sizin) sırrı ne?

    süslüler sosyal medyada falan da yazarlar ya "siz kimsiniz de bu kadar seviliyorsunuz" yok "izlemeye gelmişiz" falan filan. sevgilisinin gözündeki damarı dövme yaptıranlar, hediyelere boğanlar, her hafta çiçek yollayanlar... bu tarz ilişkilerde bulunan arkadaşlarınızın sırrı ne sizce? çok mu güzeller çok mu süslüler çok mu her an gidebilirim havası veriyorlar yoksa çok mu şanslılar... yorumlarınızı bekliyorum.

    1. Tanımı pek anlamadım, ama sevilmek istiyorsan seni sevenle birlikte olacaksın. İliskiye başlamadan önce; Gozu dışarda, düzgün iliski yürütemeyen, seni seviyormuş gibi yapan, kendine yakıştırmayan, laf sokan, manipüle eden, eleştiren, insan olarak degil sadece kadın olarak gören, saygı duymayan  kişiye baştan şans vermeyeceksin. Adamin eğitimi, kariyeri, ailesi, dis görünüşü iliskiye başlaman icin yeterli neden olmayacak. Hep derim; iliskide daha çok seven taraf kadınsa o iliskiden kadına hayır gelmez.

    15 ağustos 2022 13:20

    2. Bebek gibi mi seviliyorum bilmiyorum ama oldukça seviliyorum. ben de çok seviyorum. Bunun sırrı ne bilmiyorum 30 yaşındayım bu ilişkimden önce hiç sevilmemişim gibi hissediyorum hatta eminim süslü. Sevilmek için çıldırırdım önceden ama şimdi hiçbir şey yapmama gerek kalmıyor :) bazen hiçbir şey yapmadan da sevilmenin huzuru hiçbir şeyde yokmuş.

    Peki ben önceki ilişkilerimden neler öğrendim? Neler yaptım da böyle oldu? Öncelikle sizi sevecek adamın ne ritüellere ne de taktiklere ihtiyacı yok. Sadece kendim oldum. Eskiden benim için sevilmenin şartı hediyeler almaktı ama bana hiç alınmazdı. Çünkü ben zaten seviyordum, adamlar da uğraşmıyordu. Şimdi bakıyorum, sevgilime sadece içimden geldiği için hediye alıyorum. O da aynı şekilde bir şeyi gördüğünde "sevgilimin hoşuna gider" diye düşünüp alıyor. Küçük ya da büyük, fark etmez. Geçenlerde 2.yıldönümümüzü kutladık gidip baya pahalı bi güneş gözlüğü almış, ay neden zahmet ettin bu çok pahalı falan demedim. Teşekkür ettim. Bazen böyle hediyeler almalarına da izin vermeliyiz diye düşünüyorum. Bunu yiyicilik olarak algılamayın, ben de alıyorum çünkü. Işte en önemlisi de bu alma-verme dengesini tutturmak. Ha dersen ki sen neler alıyorsun? Mesela güzel bir otele rezervasyon yapıyorum ben ödüyorum. Ben rakıya gitmeyi severim, o sevmiyor ama benim seveceğim bir meyhaneye götürüyor falan. Hiç taktik yapmadım, ilk buluşmada bile kendim gibi oldum çok eğlendik çok konuştuk çok paylaştık. Bana 1 adım geldiyse ben 2 adım gitmedim çünkü inanın buna gücüm yoktu artık. Ben de 1 adım gittim zaten fazlasına gerek yok. Ne alıyorsanız siz de o kadar verin.(sadece maddi konular değil) Bir de en önemlisi adam ne tür seviyor bunu öğrenin. Elbette hediyeler almak-vermek çok normal, böyle sevmesine izin verin. Her insanın sevme biçimi farklı. 2 saat yazmadıysa triplenmeye hiç gerek yok. O adam sizinle ilgiliyse ne yapar eder iletişim kurar zaten. Buluşmak istiyorsanız bunu dile getirin, özlediyseniz söyleyin, kadın şunu yapmamalı erkek bunu yapmalı gibi kalıplardan kendinizi kurtarın. Ilişkinin başlarında(bu her zaman olabilir, hayat herkes için kolay değil) savrulacak gibi olursanız tabii ki biraz uğraşmak gerekiyor. Her şey her zaman kusursuz olamaz, öyle zamanlarda da savaşmaktan kaçmayın. Tabii burada ince bir çizgi var, adamdan hiçbir şey görmüyorsanız bırakın ipleri gidebildiği yere kadar gitsin. O ipe tek başına asılırsanız canınız yanar. Gerek yok. 

    15 ağustos 2022 13:20

    3. Katılmayanlar çıkar ama sunu da eklemek istiyorum: erkekler birini beğenince en baştan bunun farkında oluyorlar ve şanslarını deniyorlar. Oyle sonradan kimseyi beğenmeye başlamıyorlar. Taktik, karmaşık sinyal, bin senelik flört, bin türlü bahane, kavgA gürültü, önce fuckbuddylik vs bunlar varsa karşında seni iliskide mutlu edecek erkek yok demektir. Bu tarz kişiyle başladığın iliski kötü biter. Bitmiyorsa da sen cabaladigindan, bir şeyleri gormezden geldiginden bitmez. Düzgün yürüyecek iliski hızlı gelişir. 

    15 ağustos 2022 13:35


    4. Ilk 5-6 ay cok yuz vermeyip onlarca secenekten biri oldugunu, kendi hayatinin aslinda cok dolu oldugunu ve dahil ettigin kisiye ayricalik yaptigini hissettirmek (bunu bilerek yapmadim gerci), her anlamda sadece karsidan gordugun kadar comert olmak, guzel seks. Bu ucunu tutturdugum iki iliskim oldu, ikisinde de bana iyi gelen sekilde ve cok sevildigimi hissettim. Ikincisiyle de evlenecegim zaten bir aksilik cikmazsa.

    15 ağustos 2022 13:47

    5. Kaçıngan bağlanan peşinde kaygılı bağlanan ilişkileri yani hastalıklı. Sağlıklısı bu değil, sürdürülebilir değil, gerçek değil.

    15 ağustos 2022 14:04

    6. Aşırı seviliyor muyum bilmiyorum ama epey kıymet gördüğüm bir ilişkim var ve onca şeyden sonra oldu bu. Hayatımda ilk defa birine bu kadar güveniyorum.

    Ben ozdegerimi artirdigimda karşıma çıktı sevgilim. Önceki ilişkilerimde karsimdaki insanı aşırı onemsiyordum şu an ki iliskimde bı bakalım ya kafasıyla başladım. Korkmadan, keyfini çıkararak yaşadım her şeyi. İlişkinin içinde çok konforlu davrandım ve tamamen kendim oldum. Hiç taktik, oyun vs yapmadım, görmedim de. İlişki su gibi aktı, tek bir pürüz çıkmadı. Bence hayat içerden dışarı şekilleniyor ben travmalarimla çok uğraştım, kendimi adeta yeniden doğurdum, ağır depresyonlarim oldu, çok uzun zaman anksiyete ile mücadele ettim ama öyle böyle derken hayatta en değerli varlığın kendim olduğunu öğrendim, hayatımdan bana zarar verdiğini hissettiğim herkesi çıkardım, verme enerjisinden alma enerjisine geçtim, ilk adimi atan değil, bekleyen oldum bu da beni hayatta daha konforlu ve keyifli hale getirdi ve sonrasında ilişkim başladı. Alma enerjisi çok mühim bence bütün mesele bu.

    15 ağustos 2022 19:50