süslülerin çektiği fiziksel acılar

64. @selenicenin yazdığı girdiye istinaden, mehmet murat çalık'ın yarın ikinciye yaşayacağı acıdır. 

63. Baştan yazıyorum midesi bulanan okumasın. 2 sene geçmeden doğum yaptım. İkiside sezeryan. İlkinde göbek deliğime bastırıp aynı anda rahmimi açmıştı kan akışı için berbat birşeydi. Bir kere yaptı ve doğumun ertesi gün yapmıştı. İkincide doktor kanaman çok olacak demişti ama aynı işlemi 5 kere yaptılar. Doğumdan 2 saat sonra. 10dk arayla. Böyle bir acı yok ki ben acı eşiği yüksek biriyim.  Üstünden bir ay geçti ve hal aklıma geldikçe midem bulanıyor.

62. devlet hastanesinde kemik iliği biyopsisi oldum hayatımın en kötü anlarından biriydi. şuan düşününce ordaki hal ve hareketlerim çokkk komikti ama yaşarken kötüydü.

uyuşsun diye iğne yaptılar daha onu yaptıkları an kıyameti koparmaya başladım. kadın diyor ki uyuşsun diye iğne yaptım, nasıl yani diyorum dahası da mı var?????? oh my goddddd. tmm tmm istemiyorum. ya bırakın tmm başka yerde yaptırcam. özelde yaptırır getiririm tm salın. diyerek kalkmaya çalıştım. doktorun ellerini itikledim. tansiyonum düştü çok kötüyüm midem bulanıyor dedim hemen tansiyonumu ölçtüler normal çıktı?? doktorlar beni sakinleştirmeye çalışırken 20 dklık işlem tam olarak bir bucuk saat sürdü.

ayyy resmen şırıngayla canımı çektiler ya, ruhumu çektiler. tam olarak öyle hissettirdi. işlem bitince de utanmadan tmm ya çok da korkulacak bir şey yokmuş iyiyim şuanda diyerek çıktım kkdsggsddg işlem öncesi vurduğu iğnenin etkisi geçince esas film başladı. aman yarabbi o nasıl bir ağrı insanın canı gerçekten kemik iliğindeymiş. rahat rahat oturmak, kalkmak, uzanmak, uyurken sağa sola dönmek hayal oldu 1 ay. 2 ay olacak bazen hala sızlayıp tüylerimi ürpertiyor. inside out filmindeki gibi çekirdek anılarımdan birine gitti travma olarak

61. Bayramdan önce altı aşırı kayan ayakkabı giymek zorunda kalmıştım ve iki dizimin de üstüne düştüm, diz kapaklarım ezildi. O zamandan beri dizlerimde problem var. Doktora gidip röntgen isteyeceğim bakalım umarım bir şey çıkar da en azından iyileşmesi için bahane olur. Kendim için hastanede test yaptırmayı falan da seviyorum konuyla alakasız olsa da.

60. Daha önce yaşayan oldu mu bilmiyorum ama çıplak bacağıma buz düştü. 0.5lik şişe dondurulmuş haliyle ağırdı da. O düşmekle hissettiğim acıyı unutmuyorum çünkü ben yerde oturuyordum buzda ayakta olan birinin elinden yani biraz yüksekten düştü. Bacağımda hayvan gibi iz kaldı şerit şeklinde. Bir buzun bu kadar hasar vereceğini hiç tahmin etmemiştim.

59. sırt ağrısı, yıllardır çektiğim, düzenli spora ve pilatese gittiğim zamanlarda azaldı, hiç bir zaman tamamen bitmedi ama beni bitirdi

58. regl agrisi. Aciya dayanikliyimdir ama agriyi hissettigim anda apranax forte a yuklenmezsem kesinlikle kusmali bayilmali bir seyler yasiyorum. Apranax forte agir mi hafif mi bilmiyorum ama sadece o geciriyor.

57. Yanık. Mutfakta çalışırken kolumu ızgarada et çevirirken üst platene yapıştırıp yaktım. Asıl acı yara iyileşirken başladı kolumu uzatamıyodum veya aşağı indiremiyodum gerim gerim geriliyordu. Daha çok var ama aklıma ilk gelen bu

56. kırılan el bileğimin yanlış kaynamaya başlaması sonucu lokal anestezi vs. verilmeden kemiğin hatır hutur kırılarak tekrar yerine oturtturulmasıdır...

55. sürekli hastalıklarla boğuşan biri olarak benim için en acı verici olanlar

*bir operasyon için kafama demir kafes takıldı. ilk aşamada narkoz iğneleri yapılmamıştı, sonrasında ise kafesi kafatasıma vidalayacakları noktalara direkt iğne batırıldı. sonra da vidalar takıldı. acıdan bayıldığım sadece bu anımdır.

*düşününce diğer en çok acı verici an ise dişime yapılan kanal tedavisi için uyuşturucu iğnenin yapılmamasıydı. sinirleri doğru alıp almadığını anlamak için diş hekimi uyuşturucu iğne yapmadan işleme başlamıştı. gözlerimden yaşlar akarken devam etti ama bayılmadım bunda.

*kürtaj acısı, kafatasını kırmanın verdiği acı, hastanelik eden adet ağrısı, el bileğinin çıkması, el parmağının çıkması gibi şeyleri saymıyorum bile...