yeni
popüler
    sorular içinde ara
    yeni soru sor
    son sorular
    son cevaplar
    kategoriler
    • süslü
    • moda alışveriş
    • kuaför & güzellik merkezi
    • sağlık
    • spor
    • gönül işleri
    • aile arkadaş ilişkileri
    • cinsellik
    • eğitim & kariyer
    • seyahat
    • pet
    • sanat
    • bürokrasi
    • diğer
    girdi yaz
    medya ekle
    • linki kopyala
    • şikayet et
    • girdiler (26)
    • medya (0)

    26. Bir akraba hikayesi.

    Bizim uzaktan bir akraba var, Asım dayı.

    Beş vakit namazlı. Namazı kaçırdığını gören olmamıştır, oldu diyen yalan söyler.

    Arabasını satmış 40.000 liraya.

    -Dedi, bu parayı faize koysam ne kadar gelir vadelide.

    -Dedim, dayı sen beş vakitli adamsın. Faiz haram değil mi?

    -kredi çekerken faiz ödüyorum o haram değil de bu mu haram olacak, dedi.

    Güzel, koyduk parayı vadelide duruyor.

    Dayının eşi , yenge gırtlak kanseri. Özel bir Hastaneye gitmişler, ameliyat demiş doktor. 75.000 lira. Dayı, orayı burayı aramaya başladı. Köyde tarlam var satacağım, alan var mı ameliyat parası diyerek.

    Bunu duyan olur mu öyle şey, biz dururken aramızda toplayalım yenge ameliyat olsun deyip para göndermeye başlamış.

    Akrabaları zengin, yurtdışında çok zengin kişiler var.

    Ama dayı herkesi arıyor ama kimseye açıktan bişey demiyor. Kimseye de söylemiyor onun bunun para yardımı yaptığını. Herkesten ayrı ayrı para alıyor.

    Sadece Hollanda'dan 55.000 lira para gelmiş. Toplasan 200.000 lira parayı geçmiş. İki de bir yurtdışından bana para geliyor,Asım'a ver diye.

    Kimse de organize vermiyor, topluca veren de yok. Bazı akrabalar aracılık yapıyor yakındaki kişilerden topluyor veriyor. Böylece herkes birbirinden habersiz para gönderiyor. Asım da dur demiyor, her gelene eyvallah diyor.

    En son bana 500 Frank daha geldi, aradım dayıyı.

    -500 Frank geldi senin için , gönderiyorum diye.

    -yeğenim onu bana Frank olarak gönderemez misin, dedi. TL değer düşüyor.

    -çok kesinti olur, TL gönderiyorum dedim.

    -olur o zaman dedi.

    Bu konuşma saatinde yenge ameliyattaymış.

    Yenge ameliyatta ölmüş. Hemen Çağırdı beni yanına, Ümraniye'de. Gittim adrese devlet hastanesi. Diyorum burada işleri ne.

    -dayı yenge özelde ameliyat olacaktı, burası devlet.

    Bişey demedi. Arabaya bindik, cenaze işleri için. yenge öleli bir kaç saat geçti. Benim aklım ona gelen paralarda, ne oldu onlara. Onun aklı nerede!!

    Arabada ne dese beğenirsin, eşi ölmüş üç dört saat geçmiş:

    -yeğenim araba yeni mi?

    -ne arabası ya, sırası mı onun.

    Defin oldu, paralardan ses soluk yok.

    Sonra el altından duyurmaya başladım, yenge özelde değil devlette ameliyat oldu diye.

    Asım topuk. Telefonlara çıkmıyor, kimse bulamıyor. Köye gitmiş arkasından , yastayım diye. Yasta olan adam sabahlara kadar pişti, Okey oynuyor. Soran olursa yas.

    Aradı bir gece beni,

    -yeğenim benim faizde olan para var ya, onu şimdi çeksem faiz bozulur mu, araba alacağım.

    -ne arabası?

    -yengenle arzumuz vardı araba, onu alacağım.

    Gitmiş 130.000 liraya araba almış.

    herkesi kandıran Asım, elini verenin kolunu koparan Asım, 5 vitesli Asım, biranın içine düşen soslu fıstık Asım. Basına yansımayan Asım. Pişti olan Asım. Cenaze evinde içten içe gülen Asım.

    Herkesi kandırmış, paralar cukka.

    7 haziran 2021 20:01

    25. Kendilerinden kurtuluş yok sanırım. Kitap ve film yorumu yapabilecegim anonim bir insta hesabı açtım, ilk takipcim halam oldu :-/ :-/ nasıl oldu ne şekilde oldu ben hala bunu düşünüyorum. Vay arkadaş

    16 ağustos 2020 13:43

    24. Dikkat bu bir kin kusma yazısıdır.

    Çoğunluğun aksine baba tarafı değil anne tarafı akrabalarımdan nefret ediyorum. Anneannem hariç her biri korkunç derede şımarık, çocuğundan yetişkinine. Kendileri çok aman aman eğitimli olmamalarına karşın orta üst sınıf diyebileceğimiz bir sınıftan oldukları için her konuda fikir sahibi olduklarını zannediyorlar. Basit bilimsel gerçekleri hatırlattığınızda asla kabullenmiyorlar ve bilmemkim arkadaşları onlara bilmemne dediği için ona inanıyorlar. asla araştırmıyorlar, kendi bölümümle ilgili çok terimsel şeyleri bile daha iyi bildiklerini iddia ediyorlar. Hayatlarında kitap okumadan şu yazar böyledir, şu şöyledir diye ahkam kesiyorlar; hem de bu ahkamı edebiyat öğretmeni olan anneme babama, kitap aşığı olan bana falan kesiyorlar. Sırf cümlede kullanmış olmak için ketum gibi basit bir kelimeyi anlamına uymaz şekilde kullanıyorlar. anlattıkları çoğu olayı abartarak anlattıkları ya da baştan sona uydurduklarını hissediyorum bazen çünkü her hikayede birine bir şey öğretiyorlar, diğer kişi de minnettar kalıyor. En iyi öğretmen, en iyi okul, en iyi bilmemne satıcısı, en iyi kasap onların düzenli gittikleri.

    O kadar imkana rağmen bu derece cahil olmaları beni çıldırtıyor. Üstelik öyle özgüvenli, öyle bilmişler ki kimse ne kadar cahil olduklarını fark etmiyor.

    ayrıca çocuklarını da inanılmaz şımartıyorlar, sekizinci sınıfa giden çocuklar iki buçuk yaşında gibi davranıyor. Kendi çantasından kendi kalemini bulamayacak kadar, susadığında kendisine su dolduramayacak kadar zavallı ve buyurgan çocuklardan bahsediyorum. Yetmedi biraz daha sayacağım özelliklerini. En ufak yardımı bilmeyen, daha alt sınıf gariban gördükleri kişileri ayan beyan aşağılayan (anne babaları da gizli gizli aşağılar mesela), netflix dizileri izledikleri için kendilerini dizi film gurmesi zanneden ve anneannemi yeterince elit görmediklerinden (anneannem sadece okuma yazma bilir, okutmamışlar onu. Okuma yazmayı da annem kendisi öğrenince öğretmiş. Ev emekçisidir. Bu yüzden çok beğenmezler onu.) onun dediklerini geçiştiren, hiçbir ricasını yerine getirmeyen ergen torunlar...

    Akrabalara sevgi duymak bir zorunluluk olmamalı. Dayımla konuşmuyorum asla. Diğer akrabalarla bir sorun yaşamadım ama onlara da bayılmam. Yine de belli etmem bir sorun çıkarmam. Saygılı davranırım. Ama yine de annem hep benim akrabalarımı sevmiyprsun, babanınkileri daha çok seviyorsun diye olay çıkarır. Hayır, sevmek zorunda mıyım? Ne zamandır bir hak oldu sevilmek? Her şey bir yana, anneannemi de sevmemekle suçlar beni. Oysa ben o rezil çocukları anneanneme yeterince saygı duymadıkları için katlanılmaz bulurum.

    Kısacası beni hayatta akrabalarla haşır neşir olmak kadar tiksindiren bir şey yoktur.

    Not: bu aşırı agresif metin sinirlerim tepemdeyken yazılmıştır ve muhtemelen silinecektir ama yazmasaydım delirecektim :)

    14 ağustos 2020 14:59


    23. İnsanın yüzüne başka arkasından başka olan, konuşmasından ve gülüşünden samimiyetsizlik akan varlık. Akrabalardan uzaktayken o kadar huzurluyum ki bayramları, düğünleri vs. hiç sevmiyorum bunlar yüzünden. Keşke arkadaşlarımızı seçebildiğimiz gibi akrabaları da seçebilseydik özellikle de kuzenleri.

    1 eylül 2019 19:42

    22. En yakın görüneni bile kötü gün yaşamadan tanıyamayacağınız insan sürüsü. 

    Başkalarına kötü görünmemek için Yüzünüze söylemeye cesaret edemeyeceği, kendilerini ilgilendirmeyen konularda çok değerli fikirlerini ve laflarını esirgemek de istemeyince ortaya o Facebook’ta hepimizin dalga geçtiği laf sokmalı gönderileri paylaşan güruh ortaya çıkıyor. 

    30 temmuz 2019 17:51

    21. Kuzenlerimin en büyüğüyüm, benden bir büyük abim var yani kısacası yaşlı değiller, bu yüzden çok yakın olmamakla beraber bazı günler bir araya gelip genç enerjisiyle eğlenip olgunluktan yaşlılığa geçiş enerjisiyle dedikodu yapmak insanı mutlu ediyor. Tabi iki günü asla geçmemeli bence..

    29 temmuz 2019 17:19

    20. çok yakın kişiler hariç asla sevemediğimdir. bir tane sevdiğim teyzem bir tane de amcam var ailecek onlarla görüşür geri kalan hiçbir akrabamı aramam, sormam. eskiden çok severdim, kalabalık yemekler, bayramlar, aile buluşmaları falan filan. yaşım ilerledikçe saçma sapan dedikodular duymaya başlayınca hepsinden soğudum. özellikle anneannemi ve babaannemi kaybettikten sonra amcaymış, teyzeymiş tüm ilişkimi en azamiye indirdim. facebook isteklerini dahi kabul etmiyorum zira diğer gönderilerde de yazıldığı gibi akraba eşittir akbaba. içtiğim içkiden, gezdiğim yerlere, yazdığım postlardan, beğendiğim gönderilere kadar laf ürettiklerini görünce hadi hacı deyip hepsini postaladım. 

    29 temmuz 2019 14:37


    19. Beynim otomatik olarak başlığı ‘akbaba’ diye okudu.Yeterli bence:/

    29 temmuz 2019 13:38

    18. Hiç fikri sorulmayan ama hep fikrini belirtendir.

    29 temmuz 2019 10:43

    17. Kan yoluyla bulasan hastalık

    29 temmuz 2019 02:07