covid-19 pandemisi

11. Ofiste aynı odada birlikte çalıştığım iş arkadaşımın coronaya yakalanması sonucunda hepimiz 14 gün izolasyon sürecine girdik ve ilk kez corona testi yaptırdım. Filyasyon ekipleri evime geldiler. Ancak benim için kötü olan apartman içine girmediler, beni sokağa çağırdılar ve sokak ortaısnda herkesin gözü önünde bana covid testi yaptılar. Bu gerçekten benim için utanç verici oldu insanların bakışları arasında. Test boğazdan sürüntü alındığı sırada bir acı vermiyor ancak burun içime soktuğunda canım acıdı. Öyle durulmayacak bir acı değil. Test sonucumda ertesi sabah çıkmıştı, Negatif. Şimdi kendimi izlemeye devam ediyorum, 14. gün dahi pozitife dönebilen vakalar olabiliyormuş. Çok şükür şimdilik zıpçık gibiyim. Bardağın dolu tarafından bakıyorum evde biraz dinlenmiş oldum. 14 günlük karantina sürecimin n kötü yanı annemi ve evladım kuşumu görememem oldu. Aslında yaptığım işi evden de yapmaya devam ediyorum bu süreçte. Keşke evden çalışsak ancak patronlarım evdeyken hiç bir iş yapmadığımı düşünüyorlar, oysa tüm işleyiş gayet güzel devam ediyor, çünkü tüm işim bilgisayar ve telefonla. İzmir depremi sonrasında vaka sayılarında da büyük artış oluştu, hiç olmazsa bir süre daha evden çalışabilmeyi dilerdim. Hasta olan herkesin en kısa sürede iyileşmesini ve şu hastalık illetinden tez zamanda kurtulmamızı diliyorum, eski günleri özgürlüğümüzü çok özledim.

12. Sağlık bakanımızın açıklamalarını dinliyorum an itibariyle. Az önce şahane bir açıklama yaptı, dedi ki "artık semptom göstermese de testi pozitif çıkanları günlük hasta sayısına dahil edeceğiz". (gizlinot: Ağam bizimle eğleniyi)Şimdi soruyorum size, zaten en başından beri olması gereken bu değil miydi? Hayır doğrusu buydu da madem, siz değil miydiniz yazın "her vaka, hasta değildir" diyip "vaka" yerine "hasta" sayısını açıklamaya karar veren?

Dünyada(gizlinot: Sağlık bakanı tonlamasıyla okuyun bunu lütfen) başka bir ülke var mıdır acaba şöyle yapan çok merak ediyorum ya. Benim takip ettiğim kadarıyla yok çünkü biz aldığımız komik kararlarla, virüsle dans etme konusunda adeta bir dünya markasıyız!

13. Bugün aylar sonra pcr testi pozitif olan herkes eklenmiş rakamlara ve 28bin küsür açıklanmış rakam. Tamam, açıkla tabii rakamın gerçeği neyse ama inanmıyorum ki bir tane gazeteci veya muhalefet çıkıp bunun nedeni ne, neden o rakamlar verildi yaz boyu da şimdi yeniden bu düzene geçtik diye sorabilir mi? Zannetmem. Hatta bu millet bunun hesabını da sormayacak. Devlet büyüklerimiz süper, Avrupa bizi kıskanıyor falan demelere devam edilecek. Aklı olan en yakınlarını, sevdiklerini kaybetmeden, keşke demeden kendi önlemini kendi almalıdır. Bir sene bir aydır ailemden kimseyi görmüyorum. Bambaşka bir yerde yaşıyorum onlardan ve yanlarına gidip hastalık bulaştırmaktan ölümüne korkuyorum. Aylardır dua etmeden uyduğum bir gece olmadı, lütfen hiçbirine bir şey olmasın diye. Öyle lanet bir hastalıkki kanser olsanız çareleri, yöntemleri var ve bir haftada ölmezsiniz. Ama bunun hala yok. Umarım hükümetin aklı bir yerde kendine gelir.

14. Burada pandemi polisleri diye insanlarla dalga geçenler bu sayıları görüyordur umarım. Doktor arkadaşım temaslı olsan bile risk grubunda değilsen hastaneye test yaptırmaya gitme dedi, durum bu kadar vahim.

15. Yazın bitmesiyle ve son turistlerimizi uğurlamamızla birlikte normalde olması gereken şekilde bütün testi pozitif çıkan insanlarımızı açıkladık. Duyduğum kadarıyla insanlar şaşırıyormuş çıkan sayıya, bende insanların hiçbir önlem alınmadan bu kadar uzun süredir, ttb ve ekrem imamoğlunun açıklamalarına rağmen örnek tablo sergileyen bir ülke olduğumuza inanmalarına şaşırıyorum çünkü bunun için baya saf falan olmak lazım. Ha şimdiki açıklanan sayıya da inanmıyorum ama bunlar bu sayıları böyle açıkladığına göre yakında kapatmalar yeniden başlar.

16. Ömrümüzün baharını fetret devrine sokmuş pandemidir.

Mart ayında bu illet ilk çıktığında evden çalıştığımdan dolayı benim için dinlendirici ve verimli geçmişti süreç. ancak gelinen noktada evde oturmaktan hayat gelip de geçiyormuş gibi hissetmeye başladım. çoğu şeyi en azından vakalar azalınca yapmaya ertelemek zorunda kalmak hayatı erteliyormuşum hissiyatı oluşturdu bu bende. 

not: bu şımarık entrymden dolayı bu mücadelede canla başla çalışan başta sağlık çalışanları kardeşlerimden ve her gün zor şartlarda fiilen çalışmak zorunda olan işçi ve beyaz yakalı kardeşlerimden özür diliyorum.

17. Dünyayı 4 ailenin yönettiğine inanan insanlar gibi konuşmak istemiyorum ama sanırım bu işin biyolojik bir silah olduğunu düşünüyorum artık. Nüfus azaltma politikası mı yoksa daha ciddi ne menfaatler vardır bilemiyorum ama bunu ciddi ciddi sorguluyorum.

18. Son alınan kararla uygulanan tam kapanma süreci tam bir fiyaskodur. İstanbulda trafik %85 doluluğa ulaşmış durumdadır. Sebep? İmkanı olan herkes istanbuldan kaçıyor. Tam kapanmanın, karantina bilincinin ne yazık ki farkında değiliz. Amaç ne? Salgını yaymamak evde çekirdek aile ile izole olup salgını azaltmak ve bitirmek. Ülkemizde olan durum ne? Köyümüze, yazlığımıza gidelim. Akrabamız eş dostumuz ile keyifli bir 3 hafta geçirelim. Hayır ne yazık ki biz bu kısıtlı hayattan kurtulamayacağız. Bu bilinçle mümkün değil.

19. Yüz binlerce vakaya ulaşmadan önce, pis nehirde festival vasıtasıyla binlerce insanla birlikte yüzen hintli adam: "covid beni korkutamaz inancım çok daha güçlü." (link: https://youtu.be/TJ-dIEsDju4 Link)

Biz daha çok hayal kurarız. Söyleyeceklerim bu kadar

20. bir buçuk seneyi aşkın bir zamandır devam eden bir süreç. ilk önce şunu söyleyeyim imkanlar elvermediği için ben istanbuldan çıkamadım ama çıkanları da yadırgamıyorum. insanlar 17 günü, 70 m2, sadece karşıdaki apartmanın penceresini gören apartman dairesinde geçirmek istemiyorlar haklı olarak. yüzde 90ımızın arzu sabancı gibi boğazın kıyısında bir yalısı yok. yalıyı bırakın balkonu olmayan evler var. kaç aydır çalışanlar haftaiçi akşamları ve haftasonu evlere hapsediliyor. bunun daha ne kadar daha süreceğine dair hiçbir açıklama yok bırakalım da insanlar nefes alsınlar zaten sokağa çıkma yasağı var memleketine giden insan da evde oturacak haa otele gidenlere kızıyorsanız da biliyorsunuz onlar ayrıcalıklı (!) insanlar, onlara laf yok (ironi). o yüzden memleketine ya da varsa yazlığına giden insanlara gerçekten hiçbir şey diyemiyorum biraz güneş ışığı ve özgürlük hepimizin ihtiyacı olan şeyler. edit: bu arada keşke bu şekilde bir kapanma olmasaydı niyeti olmayanlar bile yola düştü, süre bu kadar uzun olunca insanlar kendilerini bir yere atma ihtiyacı hissettiler.