tüketmiyoruz kampanyası

1453. bence tüketmemek için en iyi stratejilerden biri tüketmek istemediğimiz ürüne hoşumuza gitmeyen alçaltır nitelikte bir lakap takmak.

örneğin çok fazla kıyafet alıyorum ve bu gereksiz tüketim alışkanlığımı durdurmak istiyorum diyelim, 'çul, ev dolu' diyorum. bir anda bi farkındalık ve soğuma geliyor. bu şekilde birçok giyim üründen alacakken vazgeçtim. size çok komik ve basit gelecek ama bende işe yaradı. 

nasıl oluyor süreçleri bilemiyorum ama instada vs dolaşırken kendimi bir anda bir giyim ürününün sitesinin sepetinde buluveriyorum. sanki bana yakışacağını düşündüğüm her şeyi giymeliymişim gibi. 

yakışacağını düşündüğüm her ruju sürmeliymişim gibi.

her pratik görünen eşyayı evime sokmalıymışım gibi.

halbuki bunlara o an çul, boya, kalabalık gibi isim taktığım anda hızla kendime geliyorum.

bu saçmaötesi fakat bende efektif çalışan tüketmeme stratejimi sizinle paylaştığıma göre çevreci tebliğ misyonumu tamamlamış olarak huzurla entrime son verebilirim süslülerim.

1452. asiri saçma buluyorum, tüketmiyoruz kampanyasını güncel ekonomide sadece enflasyonist ortamda müşterisini soymaya kalkan restaurantlara ve esnaflara karsi destekliyorum.

Öteki türlüsü saçmalik, zaten deli gibi tüketim yapan, her cikani alip deneyen birisi değilseniz ihtiyaclarinizi ve almaniz gereken temel seyleri biliyorsunuz, bunlardan da vazgecmemize gerek yok.

Almak istediğim ihtiyacim olan o ürünü, bugun almazsam ertesi gün gelen zam üstüne zamlardan dolayi hiç alamayabilirim.

1451. parfüm almak yerine aktarlardan aldığım yasemin çiçeği özünü vazelinle birlikte kulak arkasına bileklerime uyguluyorum.müthiş bir koku elde etmiş oluyorum.geçen gün serviste insanlar harika birşey kokuyor bu nedir diye soruyorlardı o derece yani.öneririm.

1450. Bu aralar youtube videolariyla birikim yapmak/ yatirim yollari gibi seyleri izliyorum. Mert Basaran diye birisi var, tutumlu olmayi yillar icinde nasil kucumser hale geldigimizi oyle guzel anlatiyor ki. Resmen tuketimi bir noktadan sonra toplum baskisi yuzunden devam ettirdigimizi, tutumlu davranan kisilere uygun sosyallesme yollarinin gunluk sosyallesme rutinlerimizin arasinda yer almadigini, bu nedenle ornegin evinden yemek getiren ya da moda bir urunu almayan bir beyaz yakalinin biraz izole kaldigini cesitli orneklerle anlatiyor. Birikimin aslinda bir kafa yapisi oldugunu soyluyor. Cok dogru. Bir diger dogru olan sey de bir hedef koymadan birikimin cok zor oldugu, motivasyonun hemen kaybedilebildigi. 

1449. bir kac onemli noktadan bahsetmek istiyorum. bakis acisini degistirmek icin cunku her sey kafada bitiyor malum :)

firmalarin ne kadar para kazanma odakli olduklarini yatirim yapmaya baslayinca anladim. yaptikklari reklamlar, satis rakamlari... hepsi yatiricimlari kazandiriyor. boyle olunca artik harcamiyorum, onun yerine yatirim yapiyorum. bir de su vardi bende. ornegin yuz kremi alacagim, temel ihtiyac.1000tl butce ayirdim diyelim, 750tl ye aldiysam kalan 250tl yi baska yerlerde hemen harciyorum. Artik o kalan parayi hemen yatirim yapiyorum. Vehbi Koc zamaninda demisti 20tl bosa harcanirsa ortaligi yikarim, ama iyi bir yere giderse ya da yatirim olursa bir sey demem demisti. Konu aslinda saatlerimizi harcadigimiz ve kazanmiz parayi ne kadar verimli kullaniyor olabilmek. Ben 250tl icin kac saat calisiyorum ve onu cope atiyorum. Yatirim yaptigin zamanda ne kadar buyudugunu gordugunde farki anliyor insan.

Mumkun oldukca sadece temel ihtiyaclarimi aliyorum ve indirim olmadan asla almiyorum.

Yaklasik dort aydir bu sekilde yapiyorum ve kredi karti borcum yok ve yatirim yapabiliyorum. Parayi, kendi ic dunyamizi ve global dunyada islerin nasil yurudugunu bilmek zorundayiz. Yonetmek icin... Yoksa onlar bizi yonetir.

1448. Dudak dolgusu yaptırmayı düşünürken önce bi dolgunlaştırıcı glosslardan alıyım belki hevesimi alırım diye düşündüm; tam o esnada maybelline plumplar çıktı. Tam hot chili rengine heveslenmişken bütün influcerlara tüm renklerini hediye gönderdiklerini görünce vazgeçtim. Aşırı vergi, fahiş fiyatlar yetmiyor gibi bir de bu asalakların reklam parasını ödeyip onların zenginleşmesine katkıda bulunmak istemiyorum. Onun yerine hafif bir dudak dolgusu yaptırıcam; asalak youtuberlara kapitalist canavar markalara para kazandırmaktansa yıllarca tıp okumuş eğitim almış bir doktora kazandırmayı yeğlerim; etkisi de daha kalıcı üstelik. Vay be, bir glosstan nerelere geldik (gizlinot: Swh)

1447. başlığın yanlış yazıldığını düşünmekteyim. tüket"e"miyoruz şeklinde revize edilebilir. şahlanan ekonomimiz sağolsun <3

1446. Öyle bir devirdeyiz ki inanın herşey elde edene kadar kıymetli bu insan içinde geçerli eşya içinde.Ben bu kampanyaya an itibariyle katılmaya karar verdim.Kozmetik delisi olarak ömrümün sonuna dek yetecek kadar fazla ürün var elimde gerek var mıydı asla.Neden bu kadar nefsimin kölesi oldum anlamıyorum.Benim bu tüketim çılgınlığım pandemide başladı maalesef.Özellikle sosyal mecralarda özbakım adı altında gerekli gereksiz sırf cepleri dolsun diye onu da sürün bunu da sürün özendirmesi ve bunun bakım olarak lanse edilmesine maalesef ki bende kandım.Aldıkça aldım ve yüzüm deneme tahtasına döndü.Bir ürün deniyorum iyi gelince gaza gelip başka bir ürün deniyorum o yüzümü ya da saçlarımı mahvediyor sonra onu telafi etmek için başka bir ürüne başlıyorum ve bu döngünün içinden çıkamıyorsunuz.Bir süre sonra bu ihtiyaçmış gibi görünüyor ama asla değil.Geçen hafta yanıma hiç bir şey almadan anneannemlere gittim ve 1 hafta hiç bir şey kullanmadım inanın ne bir sivilce ne de komedon yüzüm bir toparlandı anlatamam.Elimdeki ürünler bitince sadece nemlendirici kullanma kararı aldım.Saç bakımında da az ve öz ürün kullanacağım.Kozmetikte kuruyan likit mat rujlarim var çok üzüldüm normalde hep birilerine hediye ederim.Artık elimdekileri kullanacağım yenisini asla almam.Fondöten kapatıcı rimel yenileniyor zaten.Birikim yapacağım ve gezeceğim bol bol.Sosyal medyada odak noktamı değiştirip farklı alanlara yöneleceğim.Alışveriş sitelerini sileceğim.Gerekli bir şey olduğunda alır silerim.Para kolay kazanılmıyor arkadaşlar kendinizi bu kapitalist düzenin oyuncağı etmeyin.

1445. youtube'da ecem doğa çolak adında çok tatlı bir ablam var. onun yaptığı içeriklerden biri aslında, kendisi pek uyamıyor ama ben uymaya çalışıyorum bu challenge'a. her ürününe bir fiyat biçmiş ve ürünü bitirdiğinde bu parayı hayali bir kasaya koyuyor. örneğin günlük kullandığı diş macunu, duş jeli ve benzeri ürünler bittiğinde kasaya 50 tl giriyor. bir makyaj ürünü bittiğinde 200 tl ekliyor. yeni bir ürün alacağı zaman sadece bu kasada biriken parayı kullanıyor. tüketim çılgınlığından her çeşit üründen üçer beşer alır olduk. elimizdeki ürünleri bitirmeye odaklanmak için ve alışveriş bütçesini kısıtlamak için güzel bir challenge olduğunu düşünüyorum. kasamda kasımdan beri 1500 liraya yakın para birikti bence iyi gidiyorum.

1444. Kampanyayı 'zaten tüketemiyoruz ama kemerleri daha ne kadar sıkabiliriz acaba kampanyası' olarak güncelleyip kendime uyarlıyorum. Bu ayı alışverişsiz ay olarak geçirme kararı aldım. Birkaç aydır fark ettim ki çok büyük alışverişler olmasa da aklımda olmayan, daha önce ihtiyacım olduğunu düşünmediğim, alakasız ıvır zıvırlara para harcıyorum. Harcama dediğim de fazladan alınan bir parfüm, bir serum veya bir saç kremi gibi basit şeyler. Ama artık çok geliyor. Böyle böyle her ay kart borcumu zor kapatır olmuştum. Hatta asgarisini falan ancak ödüyordum artık. Bir ay olarak başladım ama bunu uzatabildiğim kadar uzatıp bir süre devam ettirmek istiyorum.

Kıyafet alınmayacak. Cilt bakımı ürünü bitene kadar hiçbiri alınmayacak. Temizlik malzemeleri bittikçe alınacak. Kitap olarak kendime çok sınır koymuyorum bu konuda stokçu değilim, elimdeki kitapları okuyunca yenisini alabilirim. Mümkün olduğunca evde yemek yapacağım. İhtiyacım olan önemli bir şey ortaya çıkarsa alırım ama ihtiyaç olduğundan emin olmalıyım. Bu arada hesapta olmayan bir ihtiyacım da oldu üç dört ay da onu ödemem gerekeceği için devam etmem lazım buna. Başarabilirim umarım.

Edit: Birinci ayımı tamamladım. Temel ihtiyaçlar harici alışveriş yapmadım. Ekstradan planda olmayan ihtiyaçlarım oldu iki parça, onları aldım. (gizlinot: Bir çamaşır kurutma askısı, bir de eşimin bir süredir istediği ayakkabı kutularından. ) Bir de saç kestirdim bence bunu da eklemek lazım artık çünkü fiyatlar uçmuş. Saç kesimi bana planladığımdan fazlaya mal oldu. Acil değildi ama değişiklik istedim.

Edit2: ikinci ayın içinde bazı alışverişler yaptım. İki tane kitap aldım. Kitap konusunda çok kısıtlama yapmamıştım çünkü kitap stoklama alışkanlığım yok. Kıyafet alışverişi yaptım biraz bayram öncesi. İhtiyacım var mıydı, vardı sanırım ya. Kuzenimin nişanı konusu çıktı ortaya. Bununla beraber birkaç parça şey daha aldım. Bu ay bozduk kabul edelim. Yine de bırakmıyoruz.