lgbti

1. lezbiyen, gey, biseksüel, transgender ve intersex gibi cinsel yönelimlerin baş harflerinden oluşan kısaltmadır. sözlükte de cinsel yönelim seçeneğinde bulunur. biseksüeller de bu kategoriye dahildir görüldüğü üzere.

2. jinekolojik muayenenin halihazırda hepimiz için sıkıntı verici bir durum olduğu ve bu sıkıntının lgbti bireyler için -tahmin edilebilir nedenlerden- daha da katlandığı göz önüne alınırsa, şişli belediyesi'ne görsellere eklediğim bu güzel düşünülmüş uygulaması için teşekkür etmek gerek. (gizlinot: mobil bağlantıdaki bir takım sorunlardan dolayı link veremedim, kusura bakmayın)

3. (yazar: ocaktayemegimvar)'ın paylaştığı uygulama bana 19.00-21.00 (mesai sonrası?) saatlerinde olduğundan topluma birtakım sebeplerden ötürü karışamayan, "diğer bazı" insanların bakışları, tavırları vs. sebebiyle muayene sırası beklerken tedirgin olan bireyler için olduğunu düşündürdü. cinsiyet geçişini henüz tamamlamamış/tamamlayamamış ya da tamamlamak istemeyen trans bireylere tuhaf tuhaf bakan, saçma sapan davranan doktorlar olduğunu bile biliyoruz sonuçta. bu saatlerin özel olarak lgbti'lere ayrılmış olması o saat ve günde çalışan doktorların gönüllü ve bilinçli olduğunu gösterir, bu da hastaların muayeneye daha rahat gidebilmesine sebep olur. tabii ki keşke (yazar: lillian)'ın dediği gibi herkese eşit gözle bakan vatandaşların ve doktorların olduğu, lgbti'lerin de kendini rahat hissettiği bir toplumda yaşasak da böyle gün ve zaman kısıtlamaları olmadan herkes istediği zaman istediği yerde muayeneye rahatça gidebilse. yine de bunu (gbkz: pembe metrobüs) gibi bir uygulama olarak değerlendirmiyorum.

düzenleme: sonradan aklıma geldi, belki lgbti bireyler konusunda uzman doktorlarla o gün ve o saatler için anlaşılmıştır. mesai saati sonrası olması da mantıklı oluyor böylece. esas çalıştıkları yerdeki görevleri bitince bu göreve geliyorlardır haftanın belirli günü, belirli saat aralığında. (gizlinot: yani mantık yürüttüm sadece, böyle olmayabilir de tabii.)

4. Söz konusu uygulamayı ben baya önce görmüştüm önce (yazar: lillian) gibi düşündüm bu da bi çeşit ayrımcılık işte diye ama sonra toplumumuzun gerçekleri tokat gibi çarpıldı gay bi arkadaşım tarafından. evli olmayıp aktif cinsel hayatı olan heteroseksüel kadınların dahi(gizlinot: toplumun en benimsediği tip olduğu için dahi diyorum) psikolojik baskıya maruz kaldığı düşünüldüğünde hiç yoktan iyidir diyorum. Umarım insan hakları gibi son derece basit şeyleri yakında içselleştirebilir ve zaten doğuştan sahip olmamız gereken hakları lütüf gibi görüp şaşırmayız.

5. diyanet işleri başkanının açıklamalarına göre zinacılarla birlikte hastalıkların müsebbibi olan topluluk. ali erbaş eşcinseller ifadesini kullanmış ancak sanıyorum ki kendileri de kapsayıcı bir şekilde yaklaşıp tüm sapkınları (lgbtiq+) dahil etmek istiyorlardır. lanetlenmiş buyurulmuşlardır. hastalıkları beraberinde getirir ve nesli çürütürler. bu açıklamalara nefret söylemi olarak yaklaşılamaz, faşist değiliz aşkım.

6. Bu başlıkta kendi (link: https://www.suslusozluk.com/müslüman-olan-eşcinsel-birey?i=819747 Yorumumu) yaptığımda baya bir tepki almıştım. Amacım aslında eşcinsel bireylerin neden müslüman olmasından ziyade nasıl olabiliritesini sorgulamaktı fakat yanlış anlaşıldım ya da "sanane" lafına maruz kaldım.

Evet banane. Fakat şu an devletin başındaki organlarca "eşcinsellerin hastalıklı" olduğu yönünde açıklamalarda bulunuluyor fakat ben banane diyemiyorum. Çünkü bu yalan değil. İnandığınız kitap tam olarak sizi lanetliyor. Diyanet işlerinin yaptığı açıklama sizi her ne kadar rahatsız etsede gerçek olan bu. Kuranda yazılanı diyip dememek kendi insafiyetine kalmış olsada ortada olan gerçeği değiştirmiyor bu durum. Keşke demeseydi ama dedi. Ve artık açın şu gözlerinizi. İnansanız dahi gelip bana bu dini savunmayın en azından. Siz "o öyle değil, böyle" dedikçe yüzünüze ayetler, hutbeler çarpılmaya devam edecek çünkü.

7. Diyanet işleri başkanı maaşını tüm bir milletin vergilerinden alır. Oyun konsollu milyonluk lüks mercedeslerde gezip, tüm kurumlardan yüksek bütçe alırken yaptığı tek iş, her sene altı bin küsur ayetten on tanesini döndürüp dolaştırıp, halkın bir kesimini ötekileştirmek. Bu ülkenin bir Anayasası mevcut, hukuki dille falan zirvalamama gerek yok. Ne benim inandığım dine ne de anayasaya ve evrensel hukuk anlayışına göre toplumun hiçbir kesimini diğerinden ayıramazsın, insanın birini diğerine düşman edemezsin.

Tüm dünyanın etkilendiği bir salgın hastalık için eşcinseller üzerinden vurmaya devam edersen verilen cevaplar da müstahaktır. "Lgbti bir hastalık" demeden önce de şu pandemi sürecinde kiymetini daha iyi anladığınız doktorlarımıza sorun, aydınlanın.

Eşcinsel denince sürekli zihinde canlanan feminen tavırlı, önüne gelene sulanan karikatürize tipler. Oysa eşcinseller kim biliyor musunuz? Gerek dostlarım gerekse avukat olmam nedeniyle birlikte çalıştığım eşcinseller sizlerin öğretmeni, avukatı, akrabası, komşusu, işçisi.. Yani sıradan birer insan. Üstelik ne hasta ne lut ne de psikolojik sorunlu. Bu bir tercih falan da değil. Kim böyle bir ülkede cinsel kimliğini açıkladığında işsiz,aç kalacağını, dışlanacağını, belki namus(!) cinayetine kurban gideceğini bile bile eşcinsel bir tercih(!)te bulunur?

İnanılan dinlerde bütün insanlığa zarar veren binlerce günah varken, insanlığın tüm suçunu,yükünü sürekli olarak bir kesime yükleyemezsiniz. Hele haram diye tutturduğu şeylerin vergisinden maaş alan, faiz için işine gelince ayet kıvıran biri çıkıp da kimseyi suçlayamaz. Azıcık cesaretiniz olursa eşcinsellerle sohbet edin. Nice evli,çocuklu ve hatta muhafazakarlar çıkacak. Dahası, transların peşinde köpek olup, dışarıda en azılı homofobik milletvekillerinin listesini bayrak edip sallamak lazım aslında.

Her haltı yerken ne din ne ayet aklına gelmeyen ama her olayda "burasi Müslüman mahallesi", "%99'u Müslüman ülke" edebiyati çeken toplumun, bir kesimi dışlamaya hakkı yok. Hukuken olmadığı gibi ahlaken de yok. Çünkü iyi insan olmak bir inanç değil, etik ve ahlak ahlak meselesidir. Heteroseksüel olmak da lgbti kişilerin insan haklarını savunmak için bir engel değildir. İnsan olmanın erdemine erişmek, vicdan sahibi olmak her şey için yeterlidir.

Barolar her bir vatandaş nezdinde esasen tüm insanlığın hak savunucusu meslek örgütleridir;bu yetkisini de Avukatlik Kanunu'ndan alır. Din inananlar için hak ve adalet herkes içindir.

8. ben inançlı bir insanım. bu cümledeki en önemli kelime 'insanım'dı. yıl 2020 ve her yerde insan haklarıyla ilgili bilinç düzeyi çok artmışken biz hala neler konuşuyoruz. şu an asıl konuşuyor olmamız gereken bu insanların günahkar olup olmadığı değil mesela bizim zor koşullarda onlara nasıl destek olduğumuz olmalıydı. sözgelimi şiddet görmüş bir trans birey şu an devletin konukevlerine alınmıyor. iş bulmaları, kendilerine hayat kurmalarıyla ilgili hiçbir destek verilmiyor. her gün çalıştığım kuruma onlarca çoluk çocuğundan haberdar olmayan, onları gelir kapısı olarak gören insan geliyor mesela ve hepsine bir şekilde destek olmamızın bir yolu var. lgbti bireylere nakdi veya başka yollarla destek olacak hiçbir politikamız yok. ben isterdim ki devletimin kurumları otursun bunu konuşsun. insanları kötü yaşam şartlarına, fuhuşa mahkum etmek yerine destekleyerek bir hayal kurmalarının önü açılsın. herkesi eşit görüp arkasında olalım. bunun yerine konuştuğumuz şeyler gerçekten çok üzücü. umarım bu sözlerden rencide olan kişiler olmamıştır çünkü her müslüman bilir ki bir kalp yıkmak kabe'yi yıkmak gibidir.

9. Öncelikle herkese şunu hatırlatmak istiyorum yıl 2020! Çevremde tanıdığım iki tane lgbti birey var biriyle çok görüşmüyoruz artık. liseden sonra ayrıldık ama iyi bir insandı. Diğeri ise benim en yakın arkadaşlarımdan biri ama gerçekten en yakın arkadaşlarımdan biri ve ben hayatımda bu kadar kibar, iyi yürekli, komik ve düşünceli bir insan görmedim. Bize lgbti olduğunu 2 yıl önce açıkladı ama açıklarken bile o kadar gergindi ki kötü bir şey söyleyecek sandık. Halbuki biz onun iyi kalpliliğini seviyorduk cinsel yönelimi umurumuzda değildi. Bakın lgbti bireyler toplumdan kabul görme konusunda sıkıntı yaşıyorlar zaten ve bu süreci kendileri kabullenirken de sıkıntı yaşıyorlar aile, arkadaş, toplum tepkileri derken cehennemi yaşıyorlar. Kimse bunları sırf sapkınlıktan yapmaz. tanıdığım iki kişininde yönelimlerini farkettiklerinde intiharı düşündüğünü biliyorum bu insanlar avrupa'da başka bir ülkede olsa bu sorunları yaşamazlardı. Benim arkadaşlarım şükürler olsun intihar etmedi ama edebilirlerdi, intihar eden lgbti bireyler olduğunu da biliyoruz ve bu insanların kanı toplumun ellerinde. nefret söylemleri ve dışlamalar, ailem beni sevmeyecek düşüncesi bu insanları uçuruma sürüklüyor. Şimdi kalkmış diyanet işleri açıklama yapıyor yıl 2020 hala hastalıkların başımıza sapkınlıktan ve günahtan geldiğini söylüyoruz. Öyle bir şey olsaydı karaman'da 45 çocuğa tecavüz edildiğinde kıyametin kopması gerekirdi ama kimse sesini bile çıkarmadı. Bu ortaçağ düşünce yapısından kurtulamamış insanların bizi yönettiğine ve bir sürü destekçileri olduğunu görmek beni şok ediyor.

Artık insanların şunu kabul etmesi gerekiyor Dünya'da benden farklı inanca, zevke ve cinsel yönelime sahip olan insanlar olabilir ve herkesin yaptığı kendinedir. Kimin ne yaptığı beni ilgilendirmez.

10. lezbiyen, gay, biseksüel, transeksüel, interseksüelin kısaltması. 

dünya sağlık örgütü, 1990 yılında eşcinselliğin hastalık olmadığını tüm dünyaya duyurdu. 

eşcinsellik hastalık değildir fakat homofobiklik hastalıktır. eğer biri eşcinsel diye, yönelimi sizden farklı diye, kendi cinsiyetinden birini seviyor veya arzuluyor diye, kendini doğduğu bedene ait hissetmiyor diye yargılıyorsanız sorun o kişide değil sizdedir. tedavi olması gereken kişi de o değil, sizsinizdir.