1470.
tüketmiyoruz ve tüketemiyoruz
taşınma nedeniyle stok stok ürünü taşırken bir fenalık gelmişti. Aynı zamanda 4 kutu makyaj malzemelerim^de öyle.
4 kutuyu 1 kutuya düşürdüm. 1 kutuda bile bitse tekrar almama gerek olmayan ürün bulunuyor.
Sephora indiriminde de zor da olsa hiçbir şey almadım ama hala aklım alamadığım armani tint ve rare beauty parfüm de...
3 ay aşk acısını çeker yoluma bakarım...
1469.
neredeyse bir senedir project pan yapmama rağmen alışveriş yapmayı bırakmamıştım. hatta bu süre zarfında neler neler almışım baktıkça hala inanamıyorum. stokta o kadar çok makyaj malzemem var ki.
demem o ki kullanmak için değil almak için almışım. ben bir senelik kozmetik diyetine giriyorum. seneye kasım indirimlerinden de sadece fondoten kapatıcı gibi şeyler alırım.
bi tek çizme ve monta ihtiyacım var bütün kış boyunca yapılacak indirimlerden alacağım şeyler bunlar olacak.
1468.
geçen ay tekrar tüketmeme kararı almam üzerine bu ay hiç kozmetik almadım çok şükür. bir defa watsons alışverişi yaptım, duş lifi almaya girmiştim indirimde kullandığım saç köpüğünü görünce bir de onu aldım. başka bir bakım malzemesi almadım. giyimde de hiçbir şey almadım, sadece 1 spor ayakkabı aldım o da zorunluluktan oldu geçirdiğim bir sakatlık sonucu rahat bir ayakkabıya ihtiyaç duydum, ama hiç normal rahat spor ayakkabım yoktu o yüzden sıkıntı görmüyorum. ev için bir boy aynası bir de çalışma sandalyesi aldım. taşındığımdan beri almam gerektiği halde sürekli ertelemiştim. aynam kırılalı baya oluyor o yüzden bunlar da ihtiyaç alışverişiydi. 1 yılı aşkın süredir bilgisayarım bozuktu, yaptıramayacağımı öğrenince çöpe fırlattım. en sonunda yeni bilgisayar alacak mentaliteyi bulup bilgisayar aldım bu ay. önceki mouse'um garip bir şekilde durduğu yerde bozulmuş, o yüzden yeni mouse da almak durumunda kaldım. bir de aşırı keyfi olarak bir xbox kolu aldım. yıllardır aklımdaydı aslında istediğim bir şeydi, uygun fiyatlı bulmuşken bir kol aldım kendime. ekim ayı alışverişim bu şekildeydi. bunlar dışında hatırladığım kadarıyla hiçbir eşya/ürün almadım. yine çok para harcadım ama en azından ihtiyacım olan şeyler için yatırımlık parçalar aldım, kısacası bilinçli alışveriş yaptım. bilinçli alışveriş yaptığımı bu ay aldığım her şeyi hatırlamamdan anlayabiliyorum. geçen ay bu soru bana sorulsaydı aldıklarımın %50'sini bile sayamazdım muhtemelen.
1467.
Maalesef ki biriktirip bir şeye sahip olamadığımız için tüketmeye çok yöneldik. Ben de ister olsun olmasın bir çok şey alıyorum bunu son üç ayda azalttım harcamalarımı genellikle seyahat ve şu anda kullanmaya başlayabileceğim çeyiz alışverişine yönelttim. Gerçi bunlar daha maliyetli oldu :(
Kasım indirimlerine kadar bir alışveriş yapmayı düşünmüyorum bu seferki Black friday de gerçekten indirim olur mu değerlendirip ona göre tüketmeme kampanyasına devam edeceğim
1466.
Bu ara TLC de yeni bir program var. İnternetten izliyorum ve pazar akşamları yayınlanıyor yeni bölümler.
Temel konusu dağınıklık ve stok yapmak üzerine. Programa katılan kişilerin evlerindeki tüm eşyaları bir yerde toplayıp hepsini bir anda görebilecekleri şekilde programcılar topluyorlar. Eşyalarının hepsini orda toplu halde görünce insanların ağzı açık kalıyorlar.
Anladığım kadarıyla benzer şeyleri (kıyafet, makyaj malzemesi, cilt bakım ürünleri...vs.) bir arada tutmak bu işi kolaylaştırıyor. Şimdi bu alışkanlığı kazanmaya çalışıyorum ki tüm envanterimi göreyim ve ona göre alışveriş yapayım.
Belki program benim gibilere bir örnek olur...
29 eylül 10:54
29 eylül 10:55
1465.
sürekli minimalist yaşayacağım artık dedikten sonra en ufak sinir streste tekrar tüketmeye başlıyorum ve bu ataklar ayda yılda bir gelen türden değil maalesef. az önce tam 37 tane dudak ürünüm 17 tane allığım olduğunu fark ettim. bir tane suratım var ve her yıl bir önceki yıldan daha iyi ve trend ürünler çıkıyor zaten bir de utanmadan stok falan yapmışım bu hangi aşama ya kafayı yiyeceğim cidden. bir yandan project pan yapıp azaltmaya uğraşıyorum diğer yandan umarsızca tüketiyorum tekrar kendime no-buy yasağı koyma vaktim gelmiş. benim sorunum renklerle alakalı ona kanaat getirdim. bir şeyin beyazı varsa siyahı da olacak. siyahı varsa kırmızısı da olacak diye diye almayı durduramıyorum. kozmetikte örneğin ten ürünlerinde asla bu sıkıntıyı çekmiyorum. pudradır fondötendir kapatıcıdır her şeyden bir tane var. ama renkli kategoriler cidden zayıf noktam. kıyafet konusunda alışverişe git giy çıkar derken uğraştırıcı olduğundan pek de bir bağımlılığım yok ama renkli kozmetiğe online ulaşabilmek ve beden ölçüsü/renk tutarsızlığı riskinin olmaması beni mahvediyor. no-buy'ı da ne kadar süre yapmam gerek bilmiyorum 17 allığım olduğuna göre 17 yıl no-buy'da kalmam gerek sanırım biteceği yok ama küçük hedeflerle başlayarak yıl sonuna kadar diyorum şimdilik.
1464.
İstanbul'a yeni taşındım, pendik tarafında beyaz eşya ihtiyacım var öncelikli buzdolabı ve çamaşır makinesi. yardımcı olmak isteyenleri mesaj kutuma beklerim
1463.
evet duygu satin almayin canlar, bu kendimi daha guzel hissedicem ya da rahatlayacagim hissi olabiliyor.
ihtiyaciniz olani alin.
mesela ben artik gelecek icin alisveris yapmayi biraktim. Bu cok yakisti sonra giyerim, bu indirimde alayim sonra giyerim, zayiflayacagim sonra giyerim. Bunlarin hepsini bir kenara biraktim.
O kadar temel ihtiyac alisverisi yapiyorum ki, bu yaz hic bir kiyafet ve makyaj malzemesi almadim. sadece makyaj fircasi aldim o kadar. sadelesmeye gidiyorum artik, bir beyaz tisot yazin sort ile giyiniyorum sonbaharda uzerine bir ceket giyiniyorum. tek renk tercih ediyorum artik. desenli olan ne varsa dolap uygulamasinda sattim. mesela 2017 yilinda aldigim renkli bir elbise vardi o zaman 100 TL vermistim, ceyrek altin 150 TL. dolapta 250 TL ye zor sattim, ama ceyrek altin su an 7500 TL. varin artik siz dusunun...
duygu satin almayalim, aman 10 TL alayim bu ay birsey almadim demeyelim...
1462.
iş yerinde patronla ettiğim kavga ve ayların biriken siniri üzerine aylardır süren tüketim orucumu bozmaya karar verdim bugün. rossmana girdim ve ihtiyacım olan olmayan bir sürü şeyi sepete attım, kasaya gittim. 3500 tllik çer çöp ve makyaj malzemesini geçirdim kasadan. sonra kredi kartımı evde unuttuğum için karekodla ödemeye karar verdim. okuttum karekodu, şifre istedi, şifreyi girdim ama red verdi. defalarca girdim ve en sonunda bankadan arandım ve şifreyi çok kez yanlış girdiğim için kart şifresinin bloke olduğunu söylediler. onca ürünü kasada bırakmak zorunda kaldım. kasiyerden defalarca özür dilemek suretiyle mağazadan çıktım. yani artık allahın işi midir artık bilemem ama orucu bozamamış olmanın verdiği ayrı bir sevinçle gerisin geri eve geldim.
1461.
Maalesef ulkede her gun cıkan baska sacma sapan berbat gundemlerden dolayı boykotlar unutuldu/unutulmaya yüz tuttu gıbıme geliyor.Severek takip ettiğim,özellikle yemek sayfaları/kanallarını üç harfli market reklamı yaptıkları anda engelliyorum veya takipten çıkıyorum.Bulunduğum şehirde boykot olan mekanlara da gitmiyorum halen gitmeyi de düşünmüyorum.
Bu dönemde hiçbir paylaşım yapmayıp sessiz kalan,foşur foşur ev temizleyen tipleri zaten engelledim,onları seven arkadaşlarını da seri şekilde takipten çıkıyorum ve youtubeda bile içerik önerme seçeneğiyle kapatıyorum.Bu da bir tüketim,hatırlatmak istedim,sevgiler herkese.