chado

21. Çay kalitesindeki değişimi benim de gözlemlediğim marka. Ben jasmin pearls alıyordum düzenli olarak. Çok yumuşak bir içimi olan ve mis gibi buram buram yasemin kokan bir çaydı. Son iki üç aydır aldığım çaylar hem daha sert gelmeye başladı hem de o yasemin aroması neredeyse yok gibiydi. Kokuyu almak için burnumu kutuya sokuyorum neredeyse. 

Ben de başta ağzımın tadı değişti herhalde diye düşündüm ama üç kutudur aynı olayı yaşayınca ve şimdi diğer girdileri de okuyunca emin oldum. Vahşi kapitalizmde çok iyi niyetli kaldık biz galiba. Çaya toz kondurmamak için herkes kendinden şüphe etmiş önce. 

Kfc de coleslaw’ı cücük kadar koymaya başlamış kaplara. Bir bir gidiyor küçük mutluluklarımız. 

22. Süslü ahalisi çoktan keşfetmiş ama bizzat chado anlaşmalı bir yerde çalışıp neredeyse tüm çaylarını test ettiğim için biraz karalama hakki buldum kendimde.

Süslüler bir ki sene önce bir sene boyunca baristalik yaptığım çok tatlı bir coffee shop chado ile anlaşma yapıp çaylarını menüsüne eklemişti. O zaman marka yöneticisi kişilerin gelip uzun uzun toplantı yaptığını çok kafa insanlar olduğunu ve gerekli konuları anlattıktan sonra tabelalarını çakıp bir sabah üç beş çeşit değil bize onlarca çeşit çaydan yolladığıni hatırlıyorum. Daha sonra bize nasıl demlenip müşteriye sunulacağı konusunda soğuk ve sıcak demleme, özellikle de matcha cayinin demlenisi ile ilgili eğitim verilmesi için beni Topağacı şubesine çağırdılar. Öncelikle belirtmeliyim ki firma yetkilileri kesinlikle paragöz görgüsüz tipler değil yani gerçekten sayılı tarz yerlerde rastladığınızda ve bir küçük tenekeye 40-50 TL verdiğinizde tribe girebilirsiniz ama adamlar da çok marjinal ve gerçekten uzun süre de uzak doğu kültürüne sempati beslemiş insanlar. Matcha çayının eğitimini veren hanımefendi de çok zarif ve eğitimliydi. Çayı demleyeceginiz suyu deli gibi kaynatmadiginiz sürece ekstrem uzak doğu tekniklerini uygulanması gerekmediğini soyleyeyim baştan. Ritüel yapacak halimiz yok müşteriye de french pressle sunduk bazen.

Kendilerinden hiç bizzat cay satın almadım çünkü iş yerinde her gün mola verdikçe bir çay deniyordum ve müşteriye hızlı sipariş hazırlamak zorunda oldugum icin 50 çeşit çayın ülkesi, türü,tadi, ismi ezberimdeydi.

Aşağıya favori çaylarımı da adet gereği yazacağım ancak bazen gerçekten beklentinizi farklı tutmak hayalkırıklığı yaratıyor diye düşünüyorum. gelen bazı müşteriler şunu bekliyordu; mesela kavunlu beyaz çay chado'nun en sevilen çaylarından. kokluyor çayı, bu olsun diyor. Içince Yurdumun ağzı coca cola kokan, bir çaya bir kaşık şeker koyan insanı, "ee sizin bu çayda kavun tadı yok ki, bı de demligine 14 TL para aliyosunuz." Diye beni kasada azarlardi. Neyse ben burada onlara kinlenmeye gelmedim. Ama mesela filtre kahvenin tanıtım kartında aromasi seftali, fındık yazıyor diye adam gerçekten kahvede şeftali tadı bekliyordu.

Biraz gerçekten şans verdiğiniz zaman bırakin oolongunu en basitinden siyah çaylarının bizim çayımızdan ne kadar daha kaliteli ve içimi yumuşak olduğunu hissedersiniz.

Işten ayrıldıktan bir süre sonrası önce İstanbul serisi çıktığını gördüm, sonra yine İstanbul temalı ya da kendi harmanlari bazı yeni çaylar var. Kalite bozulması durumunu ben bu yeni denenen çaylara bağlıyorum çünkü ben hala uğrayıp ictigimde aynı aromayi yakalıyorum. Bence İstanbul harmanlarini ilk defa deneyecekseniz tercih etmeyin.

Bu arada chado nun aylik kısmına abonelik ben önermem, çünkü para israfı. Zaten üç dört çeşit çaya düşüp müdavimi olacağınız için tadım yapıp onları alın derim. Heves ettiğiniz tatlı minnoş tüpler de cok kullanışlı degil uzun zamanlı kullanımda mantar kapağı parçalanıyor.

demlikleri ve bardakları da biraz dandik görünüyor diyebilirim. Elimde kırıldığı bir anım olmadı sağlamlar Allah var ama hani ağır kalipli değil de, Kadıköy deki hediye dükkanında satılanlar gibi duruyor. Sadece matcha çırpmak için bambo whisk alinir belki illa güvenilir bir yerden malzeme alayım diyorsaniz.

Favorilerime gelince,

*Bir kesim sadece matcha si için alışveriş yapıyor. Güvenilir bir marka. F/p olarak gayet iyi. Matchasini ayrı başlıkta demlemesiyle incelicem.

*Soğuk çayı demleyecekseniz "rooibos" u ya da derseniz ben rafine zevklerin adamiyim sert olsun "Jasmine pearls" in soğuk çayını deneyin. O bir efsane. "Chill cold brew" soğuk demlemek için sürüldüyse de sıcağını daha çok severdim ben.

*Eğer çayda bergamot seviyorsanız yesil, siyah, beyaz her cesitte earl grey var ve hepsinin tadı çok güzel. Beyaz bergamotluyu deneyin.

*Meşhur süt buharinda bekletilen, kokusu da tadı da çok güzel "milk oolong" unu Sütle demleyin, krema gibi yoğun çok daha lezzetli bir çay tadi gelecek. Bunu kesinlikle deneyin.

*Beyaz çay; çayın en az işlenmiş hali olarak tanıdik beyaz çayı. O yüzden sağlıklı yaşamak için Türk çayını bırakıp dünya çaylarına yöneldiyseniz önerilerim beyaz çaylar "kavunlu beyaz çay, rose petals, silver needle" favlar.

*Siyah çay; "blue flower earl grey, chocolate kiss(gizlinot: Çikolata kokusu var ama çikolata tadı yok) lychee black" (gizlinot: yumuşatılmış daha az zararlı türk çayi gibi, rengi bardakta açık çay gibi duruyor.), "Mystic India"

*Yeşil çay; hepsi çok güzel aslında. Alırken sitede kafeinlerine dikkat edin ama. Tadlar efsane bir kere. Hani bu yeşil çaysa marketteki ne olm diyosunuz. Ama spesifik olarak "tropical green, Monsoon rain, Moroccon mint(gizlinot: (naneli yeşil çay memleketi Fas. Aromasi çok yoğun)

*bitkisel cay; tulsi lemon(gizlinot: (tam hasta çayı bu ama bunun muadili bir çay espresso lab'da satılıyor yani eşsiz değil), rooibos lari cok çok yoğun ve baharatlı kesinlikle hepsi on numara caylar.

*Derseniz ki ben acı acı tatlar sevmem, şeker atmadan bana böyle tatlı tatli bir içim sağlasın, meyveli olsun. "Energy boost", "berry punch" (gizlinot: Demlenince eksi bir tadı oluyor rengi kıpkırmızı oluyor), "madagaskar vanilya" (gizlinot: Sarımsı bir renk ve daha az ekşi kış meyvesi tadında)

Bana favori beşini say derseniz; matcha hariç,

"Jasmine pearls, milk oolong, kavunlu beyaz çay, madagaskar vanilya, rooibos vanilla"

Demleme veya başka konu hakkında sorusu olanı kutuma beklerim. (gizlinot: Hep bunu söylemek istemiştim. Bilirkişiligim demleme çaya kısmet oldu :/)

23. chili cold brew bir efsane ancak ben hep sıcak demleme içtim, esas görevinde ne şekildedir bilemem ama güzeldir sanki. the little prince ambalajlı siyah çayını da arkadaşım denetmişti o da çok güzel ama yeşil çay bir başka benim için.

topağacı şubesine de pilates stüdyoma çok yakın olduğu için ara ara uğrardım, oradaki hanımefendi de çok naif ve tatlıdır. şimdi de bir diyet disipline başlamışken diyetisyenim rooibos vanilya çayını almamı söyledi, yorumlar burada da sitesinde de çok iyi. umutluyum. kargomun gelişini bekliyorum dört gözle

24. Bugün sipariş ettiğim çayın içinden kıl çıktı. (gizlinot: Saç değil) Demlemek için demliğe bir kaşık oolong çayı koydum. suyu üstüne döktükten sonra üstünde belirdi. Yurdum insanının kılı olsa neyse dicem. Tayvan'da kimin kılıysa artık...