14.
az önce son bölümünü izlediğim, sean mcnamara ve christian troy isminde iki plastik cerrahın başından geçen türlü gariplikleri anlatan 100 bölümlük dizi.
bölümler "tell us what you don't like about yourself" sorusuyla başlar ve isimlerini o bölümde ameliyat edilecek hasta isimlerinden alır. ne gariptir ki cerrahlarımızın normal hastası da yoktur. her hastanın yaşamında ayrı bir gariplik vardır ve dizi bu gariplikler aracılığıyla hayatımızdaki birçok şeyi sorgulamaktadır.
hastaları bir kenara bırakalım, sean ve christian'ın özel hayatları da pek normal değildir. kadınlara, paraya ve ihtişamlı yaşama düşkün olan christian (gizlinot: arslan ibrahimoğlu) (gizlinot: swh) ile yetenekli, idealist ve disiplinli olan sean birbirlerini tamamlarlar.
hastaların ilginç hikayeleri, christian'ın saplantılı aşıkları, sean'ın problemli oğlu ve ne istediğini bilmeyip sürekli bir şeylerden şikayet eden karısı birleşince nur topu gibi bir dizi ortaya çıkmıştır.
şahsen bu dizide en çok içimi karartan karakter matt olmuştur. ilk iki sezonda matt'in adına üzüldüm ama yaptığı pisliklerden her kurtulduğunda daha büyük bir şeye battığı için en sonunda 'ne hali varsa görsün' kıvamında izlemeye devam ettim. bir de son sezonda kimber'ın haline çok üzüldüm. dizide takıldığım tek nokta carver olayının ucunun çok açıkta bırakılmasıydı. christian'ın ne kadar mükemmel bir karakter olduğuna girmeyeceğim, herkes yazmış zaten <3
13.
kırmızı yuvarlak güneş gözlükleriyle hala hafızamda olan, o dönem ortaokula giden ve cnbc-e dizilerini odasındaki tüplü 37 ekran sony televizyonunda alt yazılı izleyen beni kendine aşık eden bir karakteri içinde barındıran muhteşem bir diziydi.
asla unutamıyorum seni (bkz: Christian troy)
12.
Pazar geceleri cnbce 11 kusaginda izledikten sonra south parka gecis yapan (gizlinot: BENCE) sansli son nesiliz biz. Sansursuz neler neler yayinlanirdi da hicbirimiz uykumuz geldi diye miziklanmazdik ertesi gun sinavimiz olsa bile, waowww canim cekti eve gidince biraz izliyim
22 ocak 2020 15:00
22 ocak 2020 15:17
11.
(yazar: kafeinsizkahve) ye katılıyorum. hayatımda çok çok fazla dizi izledim ve kesinlikle aralarında en ahlaksız dizi buydu. her bölümün sonunda beni ayrı dumura uğratırdı. her bölümde bambaşka hikayelere, bambaşka türden insanlara şahit oluyorsunuz. sırf bu yüzden izlemiştim. daha ne görebilirim diye. hala bir çok kişi ve olay aklımdadır.
10.
Christian Troy gibi başta çok yüzeysel gözüken bir dizi karakterinin altını mükemmel şekilde psikolojik olarak işlemiş unutulmaz dizidir.
9.
İnsanların gizledikleri yüzleri, duyguları; çarpık, sağlıksız ilişkiler ve toplum konularını rahatsız edici güzellikte işleyen dizi.
8.
Bir zamanların efsane dizisi. Bir süredir 2.ye izliyorum tekrar bitirmeye kararlıyım zaten dizi içine çekiyor izleyiciyi. Müzik seçimleri de çok iyi. Söylenecek çok şey var aslında. Belki bir ara düşüncelerimi toparlar editlerim. Herkese tavsiye ederim bu diziyi. Müzik demişken dizinin bana kattığı bir şarkı var ki her dinlediğimde nedense yüreğimde bir yere dokunur. Sizin de seveceğinizi düşünüyorum. Şarkı: rufus wainwright-natasha.
7.
izlerken güzellik algısı başta olmak üzere pek çok olaya farklı bir bakış açısıyla bakabilme imkanı veren bugüne kadar izlediğim kesinlikle en farklı diziydi . christian troy ve sean mcnamara gelmiş geçmiş televizyon tarihindeki en iyi ikiliydi bence. iki karakterin günlük hayatları üzerinden kurulan olay örgüsü, her sezon farklı şekillerde öne çıkan yan karakterleri ve dinlemekten hiç bıkmadığım müzikleriyle hafızama öyle bir yerleşti ki silinmesi kolay kolay mümkün değil.
6.
az önce finalini izlediğim muhteşem ötesi bir dizi. Fringe bitince bir boşluğa düşmüştüm yine aynı hisse sahibim tebrikler.
Bir çok konuyu ele almıştır siz diyin ensest ben diyim aile şiddeti,eş değiştirme vs. eğer yeni bir dizi arayışındaysanız ve bir bağ kurma ihtiyacınız varsa izleyin. Keşke bir hafızam silinse baştan başlasam. O kadar güzeldi.
5.
Benim en sevdiğim dizilerden biridir, hani hafızanızı silinip yeniden heyecanla izlemek istediğiniz şeyler vardır ya!.. bu da benim için aynen öyle... diziden bir alıntıyı yazıyorum aşağıya:
en sevdiğim sezon kapağının görseline de en alttaki linkten ulaşabilirsiniz.
Beauty is a curse on the world. it keeps us from seeing who the real monsters are.
Güzellik, Dünya'nın bir lanetidir. Gerçek canavarların kim olduğunu görmemizi engeller.
(link: http://www.1zoom.ru/big2/70/160079-aleni.jpg Nip Tuck)