yeni
popüler
    sorular içinde ara
    yeni soru sor
    son sorular
    son cevaplar
    kategoriler
    • süslü
    • moda alışveriş
    • kuaför & güzellik merkezi
    • sağlık
    • spor
    • gönül işleri
    • aile arkadaş ilişkileri
    • cinsellik
    • eğitim & kariyer
    • seyahat
    • pet
    • sanat
    • bürokrasi
    • diğer
    girdi yaz
    medya ekle
    • linki kopyala
    • şikayet et
    • girdiler (13)
    • medya (0)

    1. ucuz malın kalitesiz olduğunu,kısa sürede bozulup yenisinin alınmasının gerekeceğini bunun da pahalı maldan daha pahalıya malolacağını anlatmak için kullanılan söz

    10 kasım 2015 16:27

    2. Bana göre Manasız bir söz grubu. Piyasada bir sürü şişirilmiş ürün varken ne mana yani? Pahalı olan şeyler herzaman kaliteli diye bi şey yok. Pahalı olmayan şeylerin de ille dandik olması gerekmediği gibi.

    fabrika aynı ürünü üretiyor, gelen kumaş aynı diken makina aynı birinin üstüne farklı damga bastılar diye onu alacak değilim. Etikete para verecek kadar zengin değilim. Param başımdan aşsın, yine de gidip basic tişörte 200 lira vermiycem eminim. Yahu yazık günah ben enayi miyim?

    13 ekim 2016 23:42 13 ekim 2016 23:44

    3. olay şu galiba ki benim başıma çok fazla geliyor. bir ürün alıcam mesela bi marka 50 lira bi marka 75. o an cimirilik edip 50 liralıgı alıyorum ve fiyat/performansta sınıfta kalıyor. hay lanet olsun diyip gidip 75 liralıgı alıp rahat ediyorum. en başka cimrilik yapmasam 50 lira zarara ugramıcam halbuki. illa ki iki farklı marka olmak zorunda değil aynı markanın farklı ürün gamındaki ve fiyatındaki ürünlerde de oluyor bu.

    ne çok ürün dedim ya.

    edit. aklıma şu günlerdeki derdim geldi. yıllardır iphone a o kadar para mı verilir kerizlik dedim durdum ve hep çeşitli android telefonları kullandım. sonuç: 3 andorid telefondan sonra iphone almaya karar verdim. 1500*3=4500 tl zarardayım. zamanında 2 androide verdiğim parayı bir iphone 4s'e verseydim şuan hala kullanıyor olacaktım.

    14 ekim 2016 09:49 14 ekim 2016 16:32


    4. ne zaman ucuz diye x,y,z marka küçük ev aleti alsam ya bozulur ya düzgün çalışmaz. sonra paşa paşa gider tefal,rowenta,philips alırım ve bu lafı anarım.asla yapmam bi daha deyip yine yaparım:)

    14 ekim 2016 11:44

    5. İngiliz kültürüne ait gayet akıllıca sarf edilmiş bir söz öbeği. Alelade markaların alelade ürünlerini almak yerine kalburüstü markaların ürünlerini kullanmak sizi uzun vadede mutlu eder. Bu düşünce minimalizmle aslında epey paralel, evi dolabı hayatı hatta kafayı ıvır zıvırla doldurmak yerine sizinle her daim aynı yolda yürüyecek ürün/kişi ve düşünceleri tercih etmek daha akla uygun.

    14 ekim 2016 12:32

    6. Bir diğer benzeri ve hayat felsefem olan söz; "ucuz etin yahnisi ağır olur"

    evet bir kere sağlam bir para verip onu uzun yıllar kullananlardanım, misal yılda 10 kere çanta alacaksam bir kere alıyorum ve onu uzun süre kullanıyorum bir de her yıl bir çanta aldığımı varsayınca yıllarca değişik değişik takabiliyorum...

    aynı durum ayakkabı, mont vesaire için de geçerli tabi.

    14 ekim 2016 13:34

    7. hayat mottom.

    liseden beri yıprandıkça aynı markanın aynı kot modelini alan,

    hiç bir teknolojik aleti bozulmadan değiştirmeyen,

    yıpranan ayakkabısının aynısını bulamayınca oturup ağlayan,

    9 sene geçse de saatin orijinal kordonunu üretmediği için dirmaya çemkiren,

    ben için ingilizler tarafından söylenmiş atasözü..

    eğer benim gibi aldığınız hiç bir şeyden sıkılmıyorsanız kesinlikle kaliteli ürün alın derim, sonra bozulup da devamını bulamayınca insan çok üzülüyor

    14 ekim 2016 16:30


    8. Yerine göre gercekten hakli olan bir söz öbeği.

    eğer kaliteli olduğu halde daha ucuzu alıyorsak bu lafı hatırlatır ama sırf marka diye bu paraları veriyorsak o zaman zaten bu cümleden ayrı bir durumdayiz demektir. işlevden ziyade lükse ve getirdigi sınıf atlama hissine para veriyoruz demektir.

    benim için bu söz özellikle kendini mutfak eşyalarında gösteriyor.

    mesela saklama kabı olarak cam ve çelik kaplar daha pahalıdir ama bir plastikten daha sağlıklı oldugu için yatırımı cam ve celiğe yaparım.

    teflon yerine granit almak.

    kalitesiz bıcak yerine kaliteli sapı açılmayacak eğrilmeyecek bıcak almak.

    plastik yerine tahta kesme tahtası almak gibi.

    giyimde kumaşa dikkat ederim. eğer kumaş yüksek oranda keten, viskon veya pamuk içeriyorsa ikinci baktığım tasarım oluyor. iki yıkamada dağılacak kıyafeti seçerken harcadığım zamana da acıyorum.

    mobilyada da bu söz kendini çok gösteriyor. kalitesiz mobilyalar dururken bile dağılıyor. artık ahşap mobilya kalmadı nerdeyse. bakiyorum yatak odası takımı mesela 20.000 tl ama kullanılan malzeme mdf suntalam. mdf ve suntalama para verecek kadar zengin degilim malesef.

    kozmetikte ise merak duygum kendini çok gösterse de aslında bir çok durumda begendigim ve yeterli bir üründen sonra o üründe kalmak daha iyi. mesela ben kapatıcı konusunda fit me de ülkemize geldikten sonra macera aramam, fondötende ise mac face and body bende iyi durdugu icin başka fondöten aramam. bunun gibi seyler.

    27 mart 2018 17:08

    9. Ailemden öğrendiğim özlü ve çok doğru söz. Özellikle babam, bu sözü çok kullanır. bir şey almadan önce gider, on tane mağaza gezer, pahalı da olsa gider en kalitelisini beğenir, öyle alır. Ben 32 yaşındayım, 30 senedir giydiği ve zamanında iyi para verdiği taş gibi bir kabanı var. Kabanın üzerinde en ufak bir tüylenme hala yok, düşünün.. 

    Ben de, ne yazık ki anca dank etti, bu söze uygun tüketmeye çalışıyorum artık.

    27 mart 2018 17:46

    10. Ya bende bu taraftayım amaaa bazen öyle bir şey oluyor ki pazardan 30 liraya aldığım siyah kot 3 sene solmuyor. Loft tan aldığım 150 liralık siyah kot ikinci yıkamada gri oluyor. Bence anlatılmak istenen olay parası değil kumaş kalitesi.

    28 mart 2018 10:42

    ilginizi çekebilecek benzer başlıklar