yeni
popüler
    sorular içinde ara
    yeni soru sor
    son sorular
    son cevaplar
    kategoriler
    • süslü
    • moda alışveriş
    • kuaför & güzellik merkezi
    • sağlık
    • spor
    • gönül işleri
    • aile arkadaş ilişkileri
    • cinsellik
    • eğitim & kariyer
    • seyahat
    • pet
    • sanat
    • bürokrasi
    • diğer
    girdi yaz
    medya ekle
    • linki kopyala
    • şikayet et
    • girdiler (6)
    • medya (0)

    1. kendi geçmiş yaşamımı fena kıskanıyor, buram buraaam özlüyorum, bu da dahil mi :(

    27 kasım 2015 00:04

    2. Bu konuda yalnızım zannediyordum, hatta kendi kendime ruh hastası olduğum düşüncesi sarıyordu beynimi bazen. O kadar çok kıskanıyorum ki sevdiğim adamın geçmişini, tuttuğu eli kırmak, baktığı gözü oymak, okşadığı saçı yolmak istiyorum. Keşke doğar doğmaz onun yanında olabilseydim, ve hayatı boyunca benden başka kimsesi olmasaydı. Saplantılı bir kıskançlık.. Neyse ki (yazar: zedcezir) de benimle aynı düşünüyormuş, biraz olsun rahatladım :D

    27 kasım 2015 00:27 27 kasım 2015 00:27

    3. Değişmesi mümkün olmayan yaşanmışlıkları kıskanmanın kime ne faydası olduğunu sorgulatan kıskançlık.

    Bir de bunun çizgiyi aşıp "sen nasıl öyle biriyle birlikte oldun? Zaten şöyleymiş böyleymiş.." şeklinde geçmişe dil uzatma versiyonu var ki evlerden ırak.

    27 kasım 2015 14:33


    4. bazen karşınızda geçmişe saplantılı biri varsa (bkz: yay burcu erkeği) kıskançlık değil baygınlık olandır.

    benim o eski, artık ülkece bilinen hoşlandığım bey (artık hoşlanmıyorum) 2.5 ay boyunca, koccaaaa yaz tatili boyunca, herrrgünn, durmaksızın ve istisnaaasız eski sevgilisinden bahsetti.

    allahım, bi sus be adam !

    yani o benim hoşlandığım adam değil de, bi kız arkadaşım olsaydı da durum aynı olurdu.

    sana her dakika eski sevgilisini anlatan bi kız arkadaşın var, düşün...

    en sonunda "banane be senin b*klu eski sevgilinden" dedim.

    yok aynen devam...

    hatta bununla da yetinmeyip ergenuslar gibi instagram'dan gönderme yapıyordu.

    ya sonuçta adamla sevgili olmadığımız, sadece "friends with benefits" olduğumuz için tepki vermiyordum ama artık bu muhabbet baymıştı hacı.

    hatta onu hala sevdiği için biz sevgili olamıyormuşuz falan ahskjahdjkjs

    böyle diyordu sjkaljakljks

    neyse sonra ben şehir dışına çıktım ve bi süre sonra bununla da görüşmeyi kestim.

    bizim grup yine toplaşmışlar.

    gruptan bi kız arkadaşım aradı;

    "hadiyandan onunla buluştuk. ayyyy bak seni severiz sayarız, sakın yanlış anlama ama o kadar çok senden bahsetti ki, tamam sus artık demek zorunda kaldık. kulağına gelirse nolur yanlış anlama, kötü niyetli değildik. baydı abi anlıyor musun ? tamam iyi hoş da her konuyu sana getiriyor yaa..." dedi.

    şimdi de aynı ergenus intagram'dan bana göndermeler yapıyor.

    27 kasım 2015 14:42 27 kasım 2015 14:57

    5. Bu bende de vardı ta ki kendi geçmişim boka sarana kadar.

    Şimdi ben de birine 9 senelik ilişkinin üzerine ayrıldım dediğimde kafasında ne canlandığını az çok tahmin ediyorum. Belki unutamadığımı düşünüyor, belki onca şey yaşanmıştır ben bunun üzerine çıkamam diye düşünüyor, belki tipini falan görse iyice komplekse girecek. Halbuki hiç ama hiç alakası yok. Benim için hiç bir anlamı ve önemi kalmayan birinden bahsediyoruz o an. Kendimden yola çıkarak ben de kimsenin geçmişini kıskanmıyorum artık. Kimibilir ne boktan şekilde ayrıldılar diyorum, sormuyorum asla öğrenmek için özel bir çabaya girmiyorum. Ha bir ihtimal de hala geçmişindeki ilişkiyi unutamamış olması tabii. Ama öyle olsa da elden ne gelir ki zaten? Ben kendimi korumaya almak istiyorsam ayrılırım gider.

    Bunu ukalalık veya kendini beğenmişlik olarak görmeyin dediğim gibi ben de bu konuda acayip takıntılıydım. şu an biriyle tanışmadan önce geçmişte bir ayrılık yaşadığımı saklamıyorum ama eğer ilk buluşmada “neden boşandın” derse bu konuya kısa cevap verdiğim halde ısrarla konuyu irdelerse bende direkt anama küfür edilmiş etkisi yaratıyor ve o insan şansını tamamen kaybediyor. Benim için kötü anıları durup durup ortaya çıkarmak, her önüme gelene anlatmak istemiyorum ve buna saygı duyulsun istiyorum. Bu o insanı sevdiğimden, unutamadığımdan, hakkında konuşulunca geçmişe özlem duyduğumdan falan değil, aksine konuyu tamamen geçmişe gömüp bir daha yüzeye çıkarmak istemediğimden. O yüzden karşınızdaki kişi size özellikle anlatmıyorsa konuyu açan bile olmayın. Çok ters tepebilir. Kendinizi de hiç germeyin öyle çok sevip kavuşamayan, 14545 sene eski sevgilisini bekleyen, evlense bile kızına onun adını koyan adamlar tedavülden kalktı zaten.

    27 kasım 2015 14:43

    6. ben de yok. şak diye kesip atıyorum geçmişi. zamanla elbet ama o zaman geçince de geriye dönüp bakmıyorum. niye karartayım içimi yav, zaten dünyaya adapte olmak her geçen gün zorlaşıyor. gelecek kaygısı yaşıyoruz pek çoğumuz, neden geçmişle cebelleşeyim.

    27 kasım 2015 14:51