mühendislik okuyanlara tavsiyeler

1. 1-Eğer tutulan notlardan dersi anlayabiliyorsanız derse girmenize pek gerek yoktur. Çünkü işin mantığını kaptığınızda tüm soruları yapabilecek durumda olursunuz zaten.

2- gerçekten sayısal zekanıza güveniyorsanız mühendislik seçin yoksa bu bölümler size işkence olur. Sayısaldan kastım sadece matematik değil. Sıkı bir fiziksever olmanız gerekiyor.

3- geçmiş yıllarda çıkan soruları ve notları mutlaka toparlayın (bu zaten bir üniversite kuralıdır her bölüm için geçerlidir)

4- lisede gördüğünüz tüm konuları unutun matematik ve fizik, mühendislik fakültesinde baştan yazılıyor her konuda detaya iniyorsunuz.

5-bir tıp fakültesinde olduğu gibi deli gibi ders çalışmanıza gerek yoktur kendinizi yormayın. İş hayatında not ortalamasına bakmayacaklar yaptığınız işin kalitesine bakacaklar. O dersi bir şekilde (ya notlardan ya dersi dinleyerek) anlamanız yeterli.

Edit: ukte kimindi unuttum :(

Mesaj atarsa sevinirim

2. -vize ve final zamanı çalışmayı son güne bırakmayın. bu her ders için geçerli olmasa bile termodinamik, mukavemet gibi dersler bir günde çalışmayla halledilmez. eğer halledebiliyorsanız gelin beni de çalıştırın. (gizlinot: swh)

-bütünlemeler hayatınızın vazgeçilmez bir parçası olacak, buna alışın.

-''iş hayatında integral, türev mi alcaz sanki ya'' diye sızlanmayı bırakın.

-yukarıda da denildiği gibi üst sınıflardan geçmiş yılların sorularını toplayın ama hocalar arada sırada ters köşe yapabilir bu yüzden körü körüne sadece aynı sorulara çalışmayın. ben yandım siz yanmayın.

3. Son sınıf son dönem bir gıda mühendisliği öğrencisi olarak ;

-bir derse son gün çalışmayın vize de geçersiniz de finali zor olur. bir bakmışsınız büttesiniz.

-matematikte integral-türev-diferansiyel bilince de oluyor kendimden biliyorum.

-fizik sizi yoracaktır ama vazgeçmeyin termodinamik gibi derslerde çok yardımcı olacak.

-kimya ağırlıklı bir bölümse organik kimyayı hafife almayın bir çok kimya problemini buradan hareket ederek kolaylaştırabilirsiniz.

-ortalama kasacağım diye asosyal sadece mühendis olarak mezun olmaya çalışmayın , gönüllülük yapın , kampüsün tadını çıkarın. hani şöyle çimlere uzanın kitap okuyun.

-yanınızdan asla ayırmamanız gereken tek şey casio markalı bilimsel hesap makinanızdır. o sizin herşeyinizdir!

-tez yazarken sık sık tez hocanızı ziyaret edin ondan yardım alın ileride de size yardımı dokunacaktır. unutmayın insan ilişkilerini yönetebilirsen diğer mühendis arkadaşlarından farkın olabilir!

- akademisyen olmayı düşünmüyorsanız tez tez diye uğraşmanız gerekmeyebilir (kendi hocalarımın yalancısıyım)

-yapabiliyorsanız yandal ya da çift anadal yapınız.

son olarak ise 4-5 yılın tadını çıkarın ağladığınız sınav geceleri olacaktır ama sonundaki mutluluğu düşünün!

4. - Eğer mühendislik okumak isteyen bir bayansa bir kez daha gözden geçirsin. Benim branşım makine mühendisliği ve 90 erkek 8 kızla başladık. Sene atladıkça kızlar yok oluyor sanki. Bir kere kafa dengi bir kız arkadaş bulma ümitlerini rafa kaldırın kız sayısı az olduğu için, arkadaşlık konusunda ince eleyip sık dokuyorsanız yalnız kalabilir veya yanınızda kız arkadaşlarınız olsada içten içe yalnızlık çekebilirsiniz.

- ilk sene tanımadığınız bir çok erkek size selam verebilir, hatta isminizi söyleyip hal hatır sorabilir. yadırgamamak lazım yüksek ihtimal sınıf arkadaşınızdır. Zaten Sınıfınızdaki her bir erkeği tanımak için bir gününüzü ayırsanız hepsini tanımak 3 ayınızı alır o yüzden boşverin.

- üst sınıftaki arkadaşlarınızın; kızlar yatarak geçiyor hocalar hepsine boş kağıt verselerde yüksek not veriyor yalanlarına inanıp çalışmamazlık yapmayın çünkü bu gerçekten koca bir yalan.

- statik, termodinamik, mukavemet, akışkanlar mekaniği.. evet bunlar zor dersler. Ancak üst sınıftan arkadaşlarınızın; mukavemeti seneye bırak nasıl olsa veremeyeceksin, boşver termodinamiği diğer derslere çalış kimse anlamıyor ya da statiği bu 5. Alışım hala veremedim. Gibi cümlelerine itibar etmeyin. Derslere girip son güne bırakmazsanız emin olun harf bile veriliyor.

- üsttede söylenmiş ama tekrar söylemekte fayda var hesap makineniz artık sizin için defteriniz kaleminiz gibi birşey. Onsuz ne sınav olur ne de verimli bir ders :)

5. Kullanıcı adımdan yola çıkarak mesleğimi anlayabilirsiniz evet ben de bir makine mühendisiyim. Konuşulacak çok şey var ama özetle;

-Sayısal ağırlıklı derslerde derse girmeden notlardan çalışır geçerim mantığı olabiliyor evet. Özellikle problem çözme tarzı sınavlarda. Fakat gerçekten dersi takip etmezseniz asla geçemeyeceğiniz de çok ders var. Her derse günü gününe mutlaka gidin diyemem ama ders akışını takip etmeye çalışın eksik notları tamamlayın. nasılsa vizem kötü dersi bırakayım sonra tekrar alırım mantığına girişmeyin çoğu zaman ortalama bir başarı yakalıyorsunuz.

-Bunun yanı sıra üniversite hayatını dolu dolu yaşayın. Tadını çıkarın konser sinema tiyatro vs bütçeniz el verdiği ölçüde sosyal olun. Arkadaş grubu edinmeye çalışın en güzel bu şekilde tadı çıkıyor. İş hayatına girince tüm bunlar yanınıza kar kalacak.

-Son olarak verebileceğim en önemli tavsiye, öğrenciyken mutlaka okuduğunuz bölümle alakalı staj harici çalışın. Piyasayı ne kadar erken tanırsanız çalışmak istediğiniz sektöre karar vermeniz o kadar kolay olur. Sosyal hayatınızı bir nebze sekteye uğratabilir, kendinizi çok yıpratmayın ama farklı şirketlerde edindiğiniz deneyimler iş bulurken inanılmaz kolaylık sağlıyor.

Daha fazla merak edilen şeyler varsa özelden mesaj atabilirsiniz süslüler.

6. ben de bir makina mühendisi adayıyım ve makinanın en zor olduğu okullardan biri KTÜ'deyim.

--bir kere eğer mezun olduğunuzda gerçekten bu işi zorlanarak yapacaksanız cidden seçmeyin. her bölüm için böyle ama makina ve kadın olmak, kadınların ilgi alanı olmaması işi daha da zorlaştırıyor.

--çıkmış soruları çözmek sınava çalışma yollarının en iyisidir genel anlamda ama mekanik derslerinden bahsediyorsak dinamik, mukavemet gibi ders kitabından çözebildiğiniz kadar soru çözün. hatta yalayıp yutun.

--bu dersler için (özellikle bizim okulda statiktir bu) üst sınıfların çok zor, tekde geçilmez gibi sözlerini asla duymayın. çalışın.

--bütünlemeye kalmaktan korkmayın. ilk sömestrdaki bütünlemelerde hayıflanırsınız neden kaldım diye ama zaman geçtikçe bütünleme iyi ki var demeye başlarsınız.

--derste not tutmak çok önemli bence. şahsen ben başkasının notunu pek anlayamam. ve ders sırasında not almak dersten kopmanızı da engeller.

--okulda egosundan şikayet ettiğiniz, insafsız dediğiniz, bela okuduğunuz, keşke ölse dediğiniz hocalarınız mutlaka olacaktır. hatta iki puanla bıraktı beni diyen arkadaşınıza zamanında inanmazken, hıı hep iki puandır o zaten derken aynısı bir daha ki dönem çok çalıştığınız derste sizin başınıza da gelebilir. sakin olun. o hoca asla puan vermez. pes etmeyin, çalışın.

--en önemlisi de mühendislikse ve özellikle makinaysa ders çalışmanız gerekiyor. yatarak bu bölüm bitmiyor. ders çalışacağınızın bilincinde seçin.

belki biraz negatif şeyler yazmış olabilirim, bu bölümü tercih edecekler vardır burada ama bunları bilmek sonradan pişman olmamanız adına belki yardım edebilir. her ne kadar olumsuz şeyler yazmış olsam da bölümümü seviyorum ve bunlar okulumuzdan çok çekmemiz, derslerin değil sistemin bizi yormasından kaynaklanıyor. son bir şey daha. kesinlikle ktü makinayı tercih etmeyin!

7. Çocukluktan beri hayaliniz değilse okumayın. Teknik üniversite haricinde mühendisliklere denk gelen puanlarla hemşirelik veterinerlik gibi sağlık bölümleri de geliyor. Kesinlikle onları tercih edin. Açılması en kolay olan bölümler olduğu için artık işletmeciler kadar mühendislik mezunu var. ve KPSS olmazsa büyük ihtimalle hayatım boyunca işsiz kalacağım. Çünkü kadınları zaten işe almıyorlar alanlar da 750 tl falan gibi komik rakamlar veriyor. Dicle üniversitesi inşaat mühendisliği mezunuyum çok da fena değil yani bitirdiğim yer. Ona rağmen durum bu.

He madem artık kazandınız, okuyorsunuz o Zaman öncelikle şunu bilin ne kadar kötü olursanız olun mutlaka okul bitiyor. 3 kere bölümümü değiştirmek isteyip sınava hazırlanmış bir insan olarak 5 yılda bitirdim okulu. Matematik, fizik falan da bilmenize gerek yok derslerin mantığını anlayın yeter. Normal matematik ve fizik dersleri de zaten ezberle oluyor. Düzenli ders takibi ve not tutma ile en kötü bütünlemede kurtulursunuz. Tek formül emek vermek bence. Gitmek, ders dinlemek.

8. derslerinize gidin ve dersi kesinlikle dinleyin. başkasının notundan falan ders öğrenilmez. ha ezberlersin, geçersin bir şekilde ama öğrenemezsin.

biz neredeyse her hafta 2 tane rapor yazıyorduk, sürekli projeler ve sunumlarla uğraşıyorduk. sakın bunları sallamayın. ver kanka seninkinden yapayım şu raporu demeyin. hepsini özenerek yapın. en kıytırığına bile özenin.

sınava çalışmamazlık etmeyin. a gel çalışmayalım gezelim diyen arkadaşınız sinsi sinsi çalışıyor emin olun. sonuçlar açıklanınca çan yapar siz de g*t gibi kalırsınız.

her proje grubunda bir tane çok çalışkan kişi vardır. o kişi siz değilseniz tüm işi ona yıkmayın. hiçbir şey öğrenemediğinizle kalırsınız. projelere çok küfrettim zamanında ama şimdi o kadar özlüyorum ki anlatamam. okul hayatımın en zevkli anlarıymış. proje demek bir şey üretmek demek. üretmekte güzeldir.

eğer akademik bir hedefiniz yoksa ortalama çok da önemli değil. üzülmeyin. mezun olacak kadar yeter.

dil öğrenin. çılgınlar gibi dil öğrenin. bakın cidden en büyük pişmanlığım. 4 yıl boyunca dile asla zaman ayırmadım. kursa yazıldım, para ödememe rağmen gitmedim. siz benim gibi beyinsizlik yapmayın. red yediğim her yerden büyük ihtimal dilim iyi değil diye yiyorum.

3 dil bilen arkadaşım çok güzel ve kurumsal bir firmada 3750'ye işe başladı. dil bilmeyen arkadaşım ise 1600'e. ikisi de aynı şehirde ikisi de yurt dışı ile çalışan firmalarda.

not: ben yukarıda saydıklarımı yaptım mı ? maalesef hayır. bu yüzden red yeyip duruyorum zaten.

9. mühendislik eğitimini %100 ingilizce tamamlamış biri olarak şunu söyleyebilirim ki: ingilizce iş bulmada belirleyici bir seçenek olmaktan çıkmış durumda. onun dışında iş bulan arkadaşlarıma gelirsek, okulu yüksek dereceyle bitirmiş bir arkadaşım çok komik bir rakama çalışmakta şu an. sebebi ise bütün dersleri sadece ezber yaparak geçmiş olması. okulun son dönemi ben de bu şekildeydim, tek derdim okulu bitirmek, tezimden yüksek not almaktı. ama o işler öyle olmuyormuş. mühendislik demek çoğu şirket için, ileri derecede fizik, matematik ve problem çözme yeteneği demek. fakat çoğu mühendislik mezununda bulunmayan özellikler bunlar. staj yapacağınız yer önemli evet ama çok da hayati değil açıkçası. hiçbir kurumsal firma size işi öğretip, çok önemli bilgiler vermeyecek. hatta ortalamanız 3.5 ve üstü değilse ya da torpiliniz yoksa sizi staja kabul etmeyeceklerdir. tavsiyem ise: laboratuvar derslerine önem verin ve elinizden geldiğince çok şey öğrenin. çünkü geri kalan her şey ne yazıkki teoriden ibaret. elektrik-elektronik mühendisliği ile ilgili sorular için mesaj atabilirsiniz.

10. Mezun olmadan önce ehliyetinizi alin, en azından excel word power point i bir dereceye kadar öğrenin. Ingilizcenizi duzeltin kurs evde çalışma ne olursa olsun bunları öğrenin. Artık bunları bilmeyene iş yok. Salak saçma derslerden a alicam diye kendinizi paralamayın. Mesleğinizi öğrenmeye çalışıyorsunuz geleceğinize yatırım yapıyorsunuz. Kolay diye dandik seçmeli dersler seçmeyin. Sizi geliştirecek seçmeli derslere yönelin. Çünkü malesef ana derslerimizin çoğunu iş hayatında kullanamıyoruz.

Ve bunu da aç parantez yazayım. Piyasa gerçekten çok kötü çok. Ille de mühendislik yapicam diye kendinizi kısıtlamayın. Satın alma satış pazarlama vb bölümlerde de çalışabilirsiniz. Ve hep mühendis olmanız takdir edilir.

Hepinize başarılar tatlı kıslar, erkek egemen mühendislik sektörünü cokerticez. Çabuk yetişin mezun olun gelin hadi:)