procrastination

22. başlığı açmak için tıkladım ama çoktan açılmış o yüzden bir miktar şaşırdım. Kendisi, herkes kütüphanede harıl harıl ders çalışırken benim yumurta gtüme dayanmadan ders çalışmaya başlayamama sebebimdir. Odayı siliyorum, süpürüyorum, çamaşırları yıkıyorum, dolabımı düzenliyorum, kendime kahve yapıyorum, kahve içiyorum, bisiklet sürüyorum, markete gidiyorum, daha bu uzar gider. Ders çalışmam gerektiğini biliyorum. Ama o motivasyon yok içimde. Masaya otursam bile kafama girmiyor bilgiler. Çünkü farkında olmadan başka şeyler düşünüyorum. Sınav haftası, "dolabım çok dağınık, eve gidince götüreceğim eşyaları toplayayım" diye valiz hazırlamışlığım bile var. Saat tamda başlama gibi bir huy da çıkmıştı bende bir ara. Örneğin tam 7.00'de başlayacağım diyorum. Saat 6.30'dan sonra bende bir stres başlıyor. 7'de ders çalışmak için masaya oturacağım stresi. Sonra o saat 8'e erteleniyor. Kahvaltı yapayım 9'da başlayayım vs. Günün sonunda hiç ders çalışmamış, ders çalışmadığı gibi başka bir şey de yapmamış, sadece saati ertelemiş biri oluyorum. Zamanında yapmadığım için de unutuyorum. Mesela bir belge göndermem gerekiyor ve bana bir tarih aralığı verilmiş. Ben daha çok var sonra yaparım diye düşündüğüm için unutuyorum sonra o işi. Son gün ben de ampul yanıyor ve telaşla göndermeye çalışıyorum. Çok kötü bir huy bence bu ve kurtulmak istiyorum.

21. Kısaca, bugünün işini yarına bırakma eylemi.üzülerek söylüyorum ki Comfort zone a alıştıktan sonra ben hep bu durumdayım.bir başlasam çıkacağım bu durumdan ,devamı gelecek ama şu tembelliğim olmasa.

20. Kurtulmak gereken çok zor bir döngüdür. Yapılması gerekenleri Erteledikçe ertelersiniz. bundan muzdarip kimseler genellikle yapılması gereken işe geçmeden önce son kez başka bir şey yapmak isterler. Son kez... Kişinin bir türlü eyleme geçememesi ve yapması gerekenleri bir türlü gerçekleştirememesidir. mükemmelliyetçi insanlarda daha yoğun yaşandığını bizzat deneyimliyorum. Bazı kimselerde başarılı olma korkusu ya da motivasyon eksikliğine bağlı olarak görülür. Yaşadıklarımdan ders çıkarmayıp kronikleştirdiğim, bir gün mutlaka çözmem gereken problem. en başta belirttiğim gibi insanın kurtulması en zor olan ve insanı en rahatsız eden döngülerin başında gelmektedir.

19. iş ilanlarına göz atmak için açılan bilgisayarda sekmeler arasında kaybolup onedio testi çözecek kadar konudan uzaklaşmaktır.

bir odaklansam her şey süper olacak ama odaklanamıyorum.

edit: hala buradayım.

18. david burns ''iyi hissetmek'' isimli kitabında bu konuda çok pratik , mantıklı ve çözüm odaklı tavsiyeler veriyor.ertelemenin sebeplerini sıralıyor ve mücadele yöntemlerini sunuyor. okumanızı tavsiye ederim gerçekten.

17. (bkz: erteleme hastalığı) beni daha iyi tanımlayan bir şey yok. üşengeç sanılırsın, tembelim diye düşünürsün aslında sadece ertelersin, ertelersin, ertelersin. o kadar berbat bir şey ki, ertelemeyi seçtiğinde o an yaptığın diğer kaçış eyleminden keyif de alamazsın, çünkü yapman gereken aklının bir köşesinde değil bütün köşelerindedir. bunun bir tedavisi yok mudur :/

16. Şu anda ödeve başlamamak için başlığı aratıp entry girmemle gerçekleştirdiğim eylem.

15. her günüm, her anım, her şeyim.

birini arayacaksam bile önüne bir şeyler koyup öyle yapıyorum.

ölümüne erteliyorum ne var, ne yok.

biri beni bu bataktan kurtarsın.

14. ulan temizliği, ödevi, sınavı hatta işi bile son güne bırakıyorum tamam da tezi nasıl son güne bırakabildim. ya aşırı salağım ya adrenalin bağımlısıyım. şu işten sağ salim kurtulayım tüm ekstrem sporları yapıcam kendimi adrenaline boğucam düş artık yakamdan son gün stresi düş.

13. Türkçeye "erteleme" "geciktirme" "atalet" "oyalanma" olarak çevrilen. (gizlinot: Tureng is always right) ama bence içinde birazcık oyun oynama anlamı barındırdığı için "ertelemecilik" ifadesinin daha uygun düştüğü ingilizce ifade.

bunun en güzel örneklerini okumak isterseniz sizi (gbkz: ders çalışmamak için yapılan anlamsız hareketler ) başlığına alalım. tabii sırf ders diye düşünmemek lazım... ders olur, iş olur, birini aramak olur, bir araştırma yapmak olur... aslında üstümüze sorumluluk olarak kalan ama o anda uğraşmak istemediğimiz şeyleri yapmaktan kaçındığımız her an ertelemecilik oynuyoruz.