tüketimi azalt

1. Şu anda ülkemiz zor bir dönemden geçiyor. Pandemiyle başlayan, ekonomik krizle devam eden ve deprem felaketiyle hepimizi altüst eden bir dönemden bahsediyoruz. Şu anda 10 tane ruja, 5 tane far paletine, bilmem kaç tane kontür kalemine, çeşit çeşit rimele, fondötene ihtiyacımız var mı diye düşünmenin tam sırası! Sadece bunlarda değil tabii... Ayakkabılar, montlar, kıyafetimize uygun çantalar, gardırobumuza zor sığdırdığımız kıyafetler...

Ülkemizin ayağa kalkması demeyeceğim, en temelden ailemizi düşünelim... Ben emekli anne babasıyla yaşayan bir kadınım. İkisinin aldığı maaş benim maaşım etmiyor. Yemek kartımı babama verdim, evin alışverişini yapsın diye... Apartman merkezi ısıtma aidat 1300 lira, elektrik faturası salonda tek lambayla oturduğumuz, oda değiştirdiğimizde ışık kapattığımız halde 300 lira geliyor, telefon faturalarıyla zorunlu giderler 2500 lirayı buluyor. Ekmek 5 lira, peynir, zeytin dünyanın parası... Su bir damacana 42 lira olmuş. Meyve sayıyla alınıyor artık. Her gün makarna yesek 10 liranın üstünde... Kredi ödememiz var, başka zorunlu masraflar var.

Ben böyle bir ortamda alışveriş yapmak istemiyorum. Yırtığı olmayan, giyilebilecek ama tüylenmiş ne kadar kıyafetimiz varsa annemle temizledik. İndirim takip edip, ama yanlış anlaşılmasın zara, mango, twist, berskha falan değil sıradan internet indirimlerinden bahsediyor, zorunlu ihtiyacım olan birkaç parça kıyafet aldım sadece. Kıyafetlerimden giyemediğim, bana olmayan yeni parçaları yakın arkadaşlarıma verdim ki onlar da gereksiz harcama yapmasın.

Normalde evde her şeyin yedeğini tutardım, şampuan, duş jeli, diş macunu, bb cream, yüz yıkama jeli vs vs. Şimdi az ve öz alışverişten yanayım. Bir ihtiyacım olduğunda asla bütün fiyatları karşılaştırmadan alışveriş yapmıyorum. Yanlış anlaşılmasın kendimden veya özbakımımdan da ödün vermiyorum. Manikür pedikürü her hafta yaptırırken, ayda bire düşürdüm. Aradaki sürede kendim toparlıyorum. Maske ve peeling'i evdeki ürünleri bitirmeden yenilemeyeceğim. Bittiğinde de uzun süre kullanabileceğim, hesaplı ve cildime gelen markaları tercih edeceğim.

Çekmecem tişört, kazak, sweatshirt dolu olurdu kışın. Dolapta en az 8-10 hırka... Şu an çekmecelerin, dolabın yarısı boş... Eskitmeden yıpratmadan almayacağım. Kalın bir monta ihtiyacım vardı, kardeşim gibi olan arkadaşım kendine geniş gelen montunu satacaktı. İstedim, sürekli giyiyorum. Dolapta boş boş duran dünyanın çantası var. Malum artık çoğu suni deri... Dolapta bekleyince paramparça oluyor suni deriler, dökülüyor. Çevremdeki yakınlarıma verdim, kullansınlar diye...

İyi bir kitap okuyucusuyum. Okumayı çok seviyorum. Kitap dostum diye bir uygulamadan takas yaparak (kitap karşılığı kitap vererek) istediğim kitaplara ulaşmaya çalışıyorum. Okumadıklarımı bitirmeden kitap almamak için kendimi frenliyorum.

Her birimiz, her şeyin en iyisine layığız. Ama boş boş para harcamayın. Aman orası indirim yapmış, torbam dolsun... Peki ya cebin... Yarın ya ihtiyacın olursa o paraya...

Bu arada ben yeniden ayağa kalkacağımıza yürekten inanıyorum. Denize daldığımızda nasıl derine inmeden yukarı çıkamıyorsak bu da öyle olacak. Her şey düzelecek ama bu dönemde biz de hem kendimizi hem sevdiklerimizi düşünmeliyiz.

Küçük bir abla tavsiyesi kabul edin, sevgilerimle...

2. Ben giyim ve kozmetik tarzi konularda az ve ozcu olma taraftariyim. Yillardir kazaklarimi hirkalarimi yun icerikli kaliteli alirim. iki senedir almam gerekmiyor bile cunku hepsi saglam duruyor. Sweatleri tisortleri taytlari kaliteli icerikli, modasi gecmeyen tarz alirim. 7 senedir giydigim sweatler var. Bir kase saglam kaban alirim 5-6 sene goturur. Hani milladan bir sey almam mesela, orada 200se 1000 olani alirim saglam giyerim. moda olarak da bana basic zamansiz urunler daha cok hitap ediyor, tuketimi de azaltiyor. 

Kozmetikte burayi isime yarar sekilde kullaniyorum. Bir serum alacaksam a bu suslu bunu denemis iyimis bunu da alayim demek yerine tum yorumlara bakip bana en dogru gelen mantikli urunu aliyorum. Ya da mesela nude ruj alacagim, en cok memnun kalinan bir urun alip uzun sure kullaniyorum.

Memnun kaldigim surekli tukenen urunleri de pek degistirmiyorum ki begenmezsem param bosuna gitmesin. Boyle boyle tuketim azaliyor.

3. bu deprem felaketleri yüzünden aslında ne kadar gereksiz şeylerin peşine düşüyoruz bunu düşünme şansım oldu. eşyaya da maddeye de iyice değer vermemeye başladım ve çoğumuzda da durumun az çok böyle olduğunu görebiliyorum. daha az tüketerek daha fazla yardım yapabileceğimizi ve bunu en azından daha uzun bir süre bu şekilde sürdürebileceğimizi düşünüyorum. gereksiz tüketilen şeyler yerine gerçekten ihtiyacı olan insanların gerçek ihtiyaçlarını karşılamak daha huzur verici.

ben açıkçası uzun süredir bu şekilde yaşıyorum. son üç yıldır yaşadığım dördüncü evimdeyim ve tekrar taşınmam söz konusu. önümüzdeki birkaç yıl daha çok ev değiştireceğim gibi duruyor. her ev değiştirdiğimde zaten fazlalık olarak gördüğüm her şeyi elimden çıkardım. şu an çok az bir fazlılığım var ama zamanla tekrar ev değiştirdikçe ve eskiyip bittikçe elimden çıkarmayı düşünüyorum elimde kalan diğer fazlalıkları. yaşamak için hiç de fazla fazla eşyaya ihtiyacım olmadığını görünce resmen bir aydınlanma yaşadım. ailemden kalma stokçuluk ve kıtlık hissiyatımın farkına varınca kendime çeki düzen verdim.

kozmetikte mesela bir ruju çok beğendim diyelim hem onu kullanmaya kıyamıyor hem de gidip aynı tonda rujları almaya çalışıyordum. artık neyi beğeniyorsam bıkana ve bitirene kadar kullanıyorum. bitince ya aynısını ya da beğendiğim başka ürünü alıyorum. bu sayede sevdiğim şeyleri kullanmış oluyorum eskisi gibi sevdiklerimi saklayıp tarihini geçirmiyorum bu resmen kendime eziyetmiş. aynı kategoriden fazla fazla ürün olmazsa gayet de bitmez dediğim şeyleri de bitirebildiğimi gördüm. hala fazlalıklarım var ama bittikçe bazı şeyleri yerine koymayarak azaltıyorum. şu an far paletindeki her bir farı bile tek tek saysam 38 parça makyaj malzemem var ve bu bile fazla geliyor bana ve hep aynı makyajı da yapmıyorum istediğimde değiştirebiliyorum. bakım ürünlerim her zaman her kategoriden bir tane açık olacak şekildedir ve çok çeşitli değildir temel ürünler var sadece.

kıyafette kozmetikten biraz daha fazla eşyam var ama kıyafet eskitmek kolay olmadığı için bu şekilde. çoğu insana göre çok az kıyafetim var ama eskiden çok fazla kıyafetim olduğunda yaptığımdan daha fazla kombin yapabiliyorum garip bir şekilde. dolabımdaki her şeyin bana yakışan içinde rahat ettiğim kaliteli parçalar olmasına dikkat ediyorum yeni aldıklarımda. indirimde diye çok az giyeceğim şeyleri almıyorum ama illa pahalı markalı olacak diye de bir şey yok kumaş kalitesi ve rahatlığına bakıyorum.

ev eşyasında zaten eşim de ben de lazım olan dışında bir şey asla almayız mutfak da dahil. ev eşyasında hep sadelikten yana olduk orada daha fazla iyileştirme yapabilir miyim emin değilim.

yiyecek içecek olarak da buzdolabını dopdolu yapıp bozulmalarına izin vermiyoruz. zaten çok fazla çeşit yemek yapabilen biri değilim. hep aynı şeyleri alıyorum bu sebeple ve bitirmeden de stok yapmıyorum. çok nadir bir şey bozulur ve o zaman da baya üzülüyorum açıkçası.

bu yazdıklarımdan hayatımda yoksunluk yaşadığımı ya da cimrilik yaptığım düşünülmesin çünkü bu şekilde yaşamaya başlayalı ıvır zıvır çok almadığım için gerçek istek ve ihtiyaçlarımı daha rahat karşılar oldum. ayrıca insanlara yardım etmek kendime harcamaktan daha mutlu eder beni ve buna da daha fazla bütçe ayırabilir hale geldim manevi olarak da huzurluyum bu açıdan. sürekli taşındığım için artık taşınmak da zor gelmiyor sade yaşadığımız için. temizlik sürem de baya azaldı. nereden bakarsak bu yaşam tarzımızdan daha mutluyum çünkü doğaya da daha az zarar verdiğimizi düşünüyorum. en azından bir süre tüketimi azalttığınızda aslında ne kadar aza ihtiyacımız olduğunu göreceksiniz.