358.
Şeytan onun gibi binlerce kişiyi ırmağa atmıştır.
Mesnevi
357.
Dünya giderken, çekilen dev bir dalga gibi geride sadece kalıntılar bıraktı.
Stephen king - kara kule serisi 3. Kitap / çorak topraklar.
356.
İçerden yorgun bir davulla cızırtılı bir klarnetin birbirine uymayan gürültüsü geliyordu.
Sabahattin Ali - sırça köşk
355.
"Zaman okyanusunda daima yenilenen dalgaların dövdüğü, yerinden oynamayan ve yıpranmayan bir kayaydı o."
354.
ancak geçici hayaller olsalar bile, biz yine de küçük oğlanlar gibi karşılarına geçip bu büyülü görüntülere seviniriz, onlarla mutlu oluruz...
genç werther'in acıları - johann wolfgang von goethe
353.
köpüklü suyun içine girerken sevinerek, beğenerek baktı kendisine, çevresine.
pınar kür - yarın... yarın...
352.
Tasfiye memurları şirket sözleşmesiyle veya sonradan tasfiye karar verilince ortakların oybirliğiyle seçilebilir.
351.
insanlar, birinin hem iyi hem de kotu olabilecegini kabul edemezler, onu tutarli bir butunluk olarak gormeye calisirlar.
stuart sutherland - irrasyonel
350.
sınıfların ılık havasından hiç dışarı çıkmamış, bakır haçlı tespihler taşıyan ak yüzlü kadınlar arasında yaşamıştı; mihrabın hoş kokularından, okunmuş su kaplarının serinliğinden, şamdanların parıltısından doğan gizemsel bitkinlik içinde, usul usul uyuşmuştu böylece.
gustave flaubert - madam bovary
349.
galiba uyurken görmeye başladığı rüya, uyandıktan sonra da devam ediyor.
peyami safa- dokuzuncu hariciye koğuşu