125.
mutlu insanların beyni - ferran cases
kişisel gelişim kitaplarıyla pek alakam yok bu kitap da öyle sıradan uydurma kitaplar gibi değil. nesi farklı derseniz hem bilimsel hem evrensel kaygının neden bu kadar çok bizimle iç içe olduğunu anlatıyor. ve bunu yazar kendi geçirdiği süreçle örneklendirerek yapıyor. ansiyete sürecinde yalnız olmadığımı bilmek, sonu olduğunu görebilmek hem mutlu hem de bunu yenmeyi başarabilirim inancımı öyle arttırdı ki, not aldığım yerleri bir bir tekrar okudum, ihtiyacı olanlara tavsiye ettim. tüm bu sebeplerden son zamanlarda okuduğum en iyi kitap diyebilirim
41.
4. Sezona geldi ve yennefer hala olmamış. Yennefer'in sayfalarca anlatılan güzelliğinden tut karakterine kadar hiçbiri olmamış. Sadece yennefer cosplay yapan bir kızcağız görüyorum.
Yennefer kitaplarda kadınlıkta zirve olarak betimlenir, insanı soluksuz bırakacak kadar güzeldir. Bunun nedeni kendisinin sorcerer olması, büyü ve acılı işlemler sonrası kusursuz bir güzelliğe dönüşmesidir, şimdi uzun uzun neden büyü kullanarak güzelleşiyorlar vs girmek istemiyorum ama sorcerarlar her zaman birbirleriyle rekabet halindedirler. Güzellik burada hintli bir kızı " diğerlerinden farklı görünüyordu o yüzden seçtik " deyip gecistirilerecek bir konu değil.
Ayrıca yennifer çok karizmatik bir karakterdir , geralt'ın hiçbir şekilde kontrol edemeyeceği ve aşamayağı bir karakter. Ama dizide bunun da esamesi yok. Zaten yapımcının çıkıp da " diğer adaylardan farklı görünüyordu o yüzden seçtik " demesi her şeyi çok güzel açıklıyor. Sırf hintli diye seçmişler yani. Netflix'in her projeye hintli oyuncu ya da karakter ekleme sevdasının sebebi nedir acaba.
6 kasım 12:25
8 kasım 13:59
40.
Henry cavillsız harbiden sarmayan dizi... ama yine de izliyorum witcherın olduğu sahnelerde hiç yüzüne bakmamaya çalışıyorum böylelikle henry cavill oynuyormuş gibi devamke ajsjsjsskks
39.
Henry cavillsız 4. sezonu izleyemiyorum. Yok olmuyor.
1003.
Geçtiğimiz ay okuduğum kitaplar;
995 km /Murathan Mungan - Kitapta 90'lı yıllarda yaşanan karanlık olayları ele almış yazar, faili meçhul cinayetler, siyasetçi ve gazetecilerin öldürülmesi, kaçırmalar, çatışmalar, baskınlar, gibi gibi.. Ama o kadar gereksiz, detaylı, uzun ve tekrarlayan betimlemeleri kitabı sıkıca hale getirmiş ve akıcılığı azaltmış, konu çok güzel olmasına rağmen kötü yazım tarzıyla heba edilmiş, alttan alta da yapılan devlet düşmanlığı göze çarpıyor.
Başarı'nın ABC'si / Bob Proctor - Verdiği öğütler ve ipuçları ile ortalama üzeri bir başarı ve motivasyon kitabı. Eminim birçok kişi kendine fayda saylayacak birkaç satır bulabilir bu kitapta
Balıkçı ve Oğlu /Zülfü Livaneli - Dünyayı etkileyen göçmen sorununa ve ülkemizin günümüzde boğuştuğu toplumsal sorunlara değinmiş kitap. Livaneli'nin dili güzel kalemi de akıcı, bu kitapta güzel bir şekilde öne çıkmış bu özellikleri. Fakat birçok soruna değinimi yüzeysel kalmış, derinlikten uzak maalesef
Bayan, Bu Çiçekler Size/Paul Gallico - İngiltere'de evlerde temizlikçilik yaparak hayatını idare ettiren, sessiz ve sakin bir hayat süren Mrs. Harris'in hayatına göz atıyoruz. Aldığı ani bir kararla kendine koyduğu yeni hedefi ve bu hedefe ulaşmak için vazgeçtiği ve göze aldığı sıkı çalışmasına tanık oluyoruz. Severek okuduğum bir kitap oldu.
Akra'da Bulunan Elyazması / Paulo Coelho - Kudüs’ün Haçlı Seferleri kuşatması altında olduğu ve ordunun şehre girmeden bir gece öncesinde, meydanda toplanan halkın, Yunanlı Kıpti’ye sorduğu sorulara karşı verdiği cevapları konu almaktadır. Gerçek el yazmaları Mısır yakınlarında bulunmuş ve çevrilip, kitaplaştırılmış. Her ne kadar yüzlerce yıl öncesinde verilmiş öğütler de olsa herkesin kendine pay biçebileceği harika tavsiyeler bulunduran kitap.
1 kasım 18:45
1 kasım 18:46
1002.
Son bir ayda Edouard Louis’in bütün kitaplarını okudum: Eddy’nin Sonu, Babamı Kim Öldürdü ve Şiddetin Tarihi.
eddy’nin Sonu: Yazarın otobiyografik hikayesi. Küçük bir kasabada farklı olmanın ağırlığını iliklerime kadar hissettim.
Babamı Kim Öldürdü: kısa ama çok çarpıcı bir kitap. Babasıyla olan ilişkisi üzerinden sınıf farkını yoksulluğu ve politikayı inanılmaz sade bir dille anlatmış.
Şiddetin Tarihi: En sarsıcı olanı bence bu. Korku travma ve çaresizlik o kadar güçlü yansıtılmış ki okumak zaman zaman zor geldi ama elimden bırakamadım. Çok gerçek çok çıplak bir anlatım.
Her kitabında ayrı bir sarsılma yaşadım. özellikle kendi kimliğini bulma çabası ve aileyle olan çatışmalar beni derinden etkiledi.Edouard Louis’i okumak kolay değil ama çok gerçek.
1001.
Bugün bitiririm muhtemelen: seray şahiner-ülker abla
Tam da hastane süreçlerime denk geldiği için bayıldığım bir kitap oldu. Okumalara kıyamıyorum.
1000.
kurtlarla kosan kadinlar
her kadinin mutlaka ama mutlaka okumasi gereken cok ogretici bir kitap
999.
ayfer tunç'un 317 sayfalık "memleket hikayeleri" kitabını bitirdim. 3 bölümden oluşuyor. ilk bölümde insanları, memleketleri, oluşumları, tarihi biraz eleştirir tarzda anlatmış. 2. bölümde eski zamanlara ait fotoğraflarla derlenen anlatımlar yapmış ve 3.bölümde ise 30 öykü anlatmış, yani yazmış:) "aziz bey hadisesi" kadar sevmesem de fena değil. bu kitapta biraz sıkıldım ve ilk 2 bölümün bazı yerlerini atlayarak devam ettim. 3. bölümde ki öyküleri de sıradan buldum.
998.
İnci Aral-Gölgede Kırk Derece
içimi sıktı ve deşti.