yeni
popüler
    sorular içinde ara
    yeni soru sor
    son sorular
    son cevaplar
    kategoriler
    • süslü
    • moda alışveriş
    • kuaför & güzellik merkezi
    • sağlık
    • spor
    • gönül işleri
    • aile arkadaş ilişkileri
    • cinsellik
    • eğitim & kariyer
    • seyahat
    • pet
    • sanat
    • bürokrasi
    • diğer
    girdi yaz
    medya ekle
    • linki kopyala
    • şikayet et
    • girdiler (35)
    • medya (0)

    1. hayatı 1-0 önde yaşayan insan.

    koy gitsin.

    5 aralık 2016 08:51

    2. Eskiden bu bendim. Hatta buluşma saatini söylediğimde arkadaşlarım istersen yarım saat bir saat kadar geç olsun, ne de olsa o zaman gelirsin derlerdi. Adım çıkınca, utanmaya başladım ve dikkatli olmaya çalıştım. Artık Bir yere gideceksem kesinlikle yarım saat önceden orada oluyorum. Evet artık insanları bekletmiyorum fakat ben onları beklerken çok sıkılıyorum.

    5 aralık 2016 09:10

    3. Nefret ettigim insan tipidir. Hayatimin her doneminde bunlardan bir tanesi ile adeta sinanirim.

    5 aralık 2016 09:23


    4. en yakınım canım ciğerim tek sırdaşım kuzenim olan şahsiyet tam bi geç kalıcı. her yere her zaman geç kalır. kaçırdığımız vapurlar otobüsler uçaklar olabilir hiç önemi yok. fütursuzca geç kalır. geç kaldırtır. adama cinnet geçirtir. her seferinde kendince mantıklı bahaneler sıralar gözü kör olmayasıca. benim gibi dakik ve aşırı planlı biri için gerçekten çok zor bi kanks kendisi.

    5 aralık 2016 10:09

    5. Dünyada en nefret ettiğim kişi siz karşıdakini bekletmemek için on dakika önce gittiğiniz yere bir saat sonra gelip utanmadan geç kaldım derler. Birde bunların yaptıklarıyla övünenleri varki o dahada sinir bozucu geç kalmak ne zamandan beri güzel bir şey oldu da övünüyorsun.

    5 aralık 2016 13:13

    6. etrafımda olmadığına şükrettiğim insandır. beklemeyi de bekletmeyi de sevmiyorum ve bunu huy edinmiş insanla hiçbir organizasyon yapmazdım.

    5 aralık 2016 13:18

    7. uzun zaman önce ilişiğimi kestiğim arkadaşım. 6 saat beni beklettiğini bilirim. ne malmışım ya. herkesi bekletir ve hiç de rahatsız olmazdı. istem dışı yapanlara lafim yok da bazıları cidden ruh hastası.

    5 aralık 2016 15:30


    8. bir yere kadar sabrederim ama aynı kişi sizi her defasında bekletiyorsa, 5dk ya yanındayım deyip 40dk dan önce gelmiyorsa sabredemiyorum. en son yine tam yanımda olacağını söylediği saatte en erken 2 saat sonra gelebileceğini söyleyince kalsın dedim.

    5 aralık 2016 15:36

    9. nefret ettiğim insan tipi. her yere zamanında hatta 10-15 dakika önce giden bir insanım. bu nedenle beklediğim insanın da vaktinde gelmesine önem veririm. genelde erken gittiğim için yanımda hep kitap olur beklerken okumak için.

    fakat şu anda o kadar berbat bir insanla çalışıyorum ki en son 1.5 saat geç kaldı ve bir özür bile dilemedi. kimse sizi beklemek zorunda değil. herkes kendine gelsin. sizin zamanınız önemliyse bekleyen insanın inanın daha önemli. önemli bir problem olmadığı sürece geç kalınması kabulüm değildir. 5-10 dakika tamam ama daha fazla abartmasın kimse.

    5 aralık 2016 16:17

    10. bu benim.

    bütün hikaye 10 aylık doğmamla başlıyor. 9 ay geçiyor, 40 küsur hafta oluyor, annemin doğum izni bitiyor, bakanlıkta çalıştığı için napçaanı şaşırıyor, çünkü doğum yapacak kadının 9 ayda doğuramaması halinde izinlerine ne olacağı belli değil falan, günler haftalar geçiyor ve ben doğmuyorum. tıp dünyası ayakta. Ekstra bir 3 haftayı güzeeelce doldurup tehlike çanları çalmaya başladıktan sonra falan ancak doğuyorum. annemden aylar sonra hamile kalıp erken doğum vs derken ondan önce doğum yapan arkadaşları var! benden küçük olması gerekirken benden 3 (ÜÇ!) ay büyük doğan bir insan var, meraba damla.

    sonra ilkokul. ilkokulda sabahları okula babam bırakıyordu, ve sabahçı olduğum 3 yıl boyunca her sabah okula geç kaldım. bu da mı benim kabahatim artık? koskoca anne baba bir olup da zamanında bir kere ulaştıramadı beni okula. çocukluğum ilk ders bitene kadar merdivende oturarak geçti, basur oldum.

    sonraki 20 senede de hiç bir gelişme olmadı. hiç bir yere zamanında ulaşmayı başaramadım, erken gittiğim yerlere bile geç kaldım, yollarda kayboldum, başıma kazalar belalar geldi, yarı yollardan döndüm. etiler'den maslak'a giderken şişli adliyesinin önünde kaldım. gün geldi nişantaşında önümdeki adam arabadan indi, kapıyı kilitledi gitti, öyle arabasını bırakıverdi, en sevdiklerimin en güzel günlerine geç kaldım. tabii ki bunlar isteyerek olmadı. öyle bi psikoloji olabilir mi yaaahu?

    sonuçta ben hiç bir yere zamanında ulaşamadım.

    sonra öğrendim ki bunun en önemli sebebi ADHD. "nasılsa yetişirim" "vaktim var" "az sonra çıkıcam" "vaktim varken şunu yapıyım" "opss o kadar vaktim yokmuş" "20 dakkada gideriz" "45 dakkada gidermişiz" gibi kafamın içinde nefes almadan dönen düşünceler, geç kalmalarım, kalp krizi geçiricek kadar panik olmalarımın çoğu adhd yüzünden. bunu öğrenmemle kendimi suçlamam da bi nebze azaldı açıkçası. Sonrasında adhd ile yaşamak üzerine yazılmış kitaplar okumaya başladıkça küçük çözümler buldum, bu arada trafik olmayan bir ülkeye taşındım. biraz kontrol altına aldım durumu. fakat hala bazen geç kalıyorum. bana surat da yapsanız, trip de atsanız, bileklerinizi de kesseniz nanay. ben buyum. ya sev ya terket.

    5 aralık 2016 17:06