6.
düşünce olarak varolduysa eyleme dökülmeyeceğinin garantisini kim verebilir?
dediğim gibi, fizyolojik ve psikolojik açıdan bir sebep yoksa zaten bu eylem gerçekleşmeyecektir. çünkü fizyolojin ve psikolojin buna müsait değil.
burda düşünce bazında bakınca evet ihtimal dahilinde, aklımıza geliyorsa bir şeyin olma ihtimali de var. ama bunların bir de maddesel fiziksel tarafı var.
“ölmek istiyorum.” böyle söyleyince eyleme dökme olasılığı daha yüksek gibi gelmiyor mu?
aslında yine aynı şey. bir insanın kendini öldürmesi epey ekstrem bir şey. içimizde savaş ya da kaç refleksiyle hayata tutunmak için direnen bir arkaik dürtü var. hayatta kalmaya programlıyız. "ölmek istiyorum" diyen biri bir kazayla ölümle burun buruna gelse, %50 (belki daha bile fazla) "ölmek istemiyorum" derken bulacaktır kendini. insan bazen sadece kaçmak istediği için bile ölmek istiyorum der. kontrolü almamak için. (lafların pek hükmü yok hayatta zaten. ağızdan çıkana çok anlam yüklemek ya da bel bağlamak doğru değil) gerçekten intihara meyilli insan sayısı "ölmek istiyorum" diyen insandan çok daha az. burada yine fizyoloji&psikoloji devreye giriyor. bariz bir farklılaşma vardır ihtihar edenlerde. prefrontal kortexte birkaç bölüm kendi arasındaki bağlantılarda (adlarını tam hatırlamıyorum, dorsal, gyrus ve iki tane daha) daha farklı çalışıyor.
ya da “ölmek istiyorum” diyen birisi için intihara meyilli diyorsak “ölmesini istiyorum” diyen biri niçin öldürmeye meyilli demiyoruz?
ölmek istiyorum diyenlerin büyük çoğunluğu intihaya meyilli değil, yaşamama fikrinden keyif almaya meyilli.
ölmesini istiyorum diyenler de aynı dediğin gibi bunu gerçekleştirecek imkanı olsa yine yapamaz. çünkü psikopat değil, beyni vs normal. bunu yapabilecek kişi zaten sorgulamadan yapar. sorgulayacak bağlantıları, yeteri kadar empatisi, vicdan duygusu vs yok. fiziksel olarak yok. adamın beyni öyle çalışıyor.
vicdan azabı çekmeyen psikopatlardır. diğer insanlar çeker. öldürürken de ya hayatı tehlikededir ya da cinnet halindedir normal düz insan. kimse bir gecede psikopat olmaz.
empatinin gelişkinliği beyin fizyolojisi yanında kişinin karakteri, yetişmesi, görmesi geçirmesi vs ile alakalı. çok değişkenli bir durum. herkes herkesle empati kurabilir. koşulsuz empati kuranlar da var, gerçek hümanistler.
bende şöyle, psikopatların neden o halde olduğunu anlayabiliyorum. travmaları, aileleri, çevreleri, hormonları, beyinleri vs. aslında birçoğu bu hale getirilmiş insanlar. böyle bakınca "ellerinde değil, onları bu hale başkaları getirdi" oluyor ama bu yapılan eylemin korkunçluğunu da değiştirmiyor. ben karar verebilmiş değilim. bir yandan bir insanı bir insan öldürmemeli cezai yaptırım olarak, bir yandan o pislik bunu hak etmedi mi, bir yandan cezaevinde sürünsün ölüp kurtulmasın, bir yandan bu pislik dediğimiz insan farklı bir ailede yetişse belki topluma faydalı biri olacaktı, en azından normal bir insan olacaktı..
her duygunun ya da dürtünün bir sınırı var. sonsuz sevgi, nefret, empati vs yok. fikren olabilir, aynı bu sorular gibi akla geliyorsa ihtimal dahilindedir ama fiziki dünyada bu mümkün değil. insan da bencil bir varlık. kendi işine gelmediği noktada kesip atabilir. beyin bile bir üzüntüye belli bir süre dayanıp sonra yoksayıyor.
ben öyle izole bir yerde o insanı öldürebilecek olsam da yapamazdım. çoğu insan da yapamaz. çünkü beynimiz o şekilde bağlantılanmamış (yukarda çok yazdım). ölümüne sebep olmayıp da sadece ölüme terk etsen bile içinde -anlık da olsa- bunun vicdan muhakemesini yaşardın öyle söyleyeyim.
düşünce boyutunda dolaşmak güzel ama ayakları fiziki şartlara, olaylara, durumlara basmadan benim beynim yapamıyor fark etmişsindir ss süslü. belki senin istemediğin/ilgilenmediğin cevaplardı bunlar ama ben de farklı bir yerden bakışımı yazmak istedim tekrar.