yeni
popüler
    sorular içinde ara
    yeni soru sor
    son sorular
    son cevaplar
    kategoriler
    • süslü
    • moda alışveriş
    • kuaför & güzellik merkezi
    • sağlık
    • spor
    • gönül işleri
    • aile arkadaş ilişkileri
    • cinsellik
    • eğitim & kariyer
    • seyahat
    • pet
    • sanat
    • bürokrasi
    • diğer
    6 yanıt
    • linki kopyala
    • şikayet et

    birini öldürmek ve birinin ölmesini istemek arasındaki fark nedir?

    bu soru aklımı kurcalıyor uzun süredir. henüz bir cevaba erişmiş değilim. ölmesini istediğim birisi var. ölürse kendimi mutlu ve güvende hissedeceğim. ölümden sonraki dünyaya inanmıyorum. yani beni tutan şey din değil. herhangi bir şekilde hukuki bir ceza almayacağımı garanti etseler de öldüremem. benim için başkası öldürmeyi kabul etse (örneğin para karşılığı) yani eylemi bizzat ben gerçekleştirmeyecek olsam, bunu da yapamam. ama nihayetinde ölmesini istiyorum. kimileri diyor ki aradaki fark korku. neyden korkuyor olabilirim? tek faktör korku mu? eğer öyleyse doğru şartlar sağlandığında korku ortadan kalkarsa birinin ölmesini dileyen herkes katil olabilir mi? evet ise o zaman hayatında bir kez olsun birinin ölmesini isteyen herkes olgunlaşma aşamasında birer katil midir? bilmiyorum süslüler biraz tartışalım istedim. çok iç açıcı bir konu değil ama kendi kendime düşünerek sadece yeni sorular üretebiliyorum

    1. Yeterince istememek

    Veya

    İnsani duygularımız,

    Bkz: merhamet

    Ayrıca çok gereksiz üstüne bu kadar düşünülmeyecek bir konu.

    Zamanınızı böyle gereksiz düşünceler için harcamayın. Çünkü bu konuda bir sonuca varmak çok ta gerekli değil. Çünkü faydalı değil.

    3 aralık 2021 22:34

    2. Öncelikle; Kamusal alandan dışlanmaktan korkuyor olabilirsin.

    Birinin ölmesini dileyen herkes katil olmaz. Bugün bilerek üzerime araba süren adamın ölmesini diledim. Daha önce birini öldürmedim, birini öldürmek istemem böyle bir arzum ve planım yok. Ama bu adamın ölmesini diledim çünkü bunun adil olduğunu düşündüm.

    Düşünce ve eylemi bir tutmamız mümkün değil. bu şuraya varır; ebeveynlerimizin iyi ebeveynler olmalarının sebebi bizi hiç istismar etmemiş olmaları mı yoksa istismar etme fikrini akıllarından hiç geçirmemiş olmamaları mı?

    3 aralık 2021 23:09

    3. Seni felsefe başkanı seçtim bu ne farklı bakış açısı, şaşırdım. Aradaki fark vicdan süslü.

    3 aralık 2021 23:29


    4. normal düz bir insan ancak canı tehlikedeyse ya da cinnet geçirirse birini öldürebilir. fikren öldürdüğünü düşünmek kolaydır ama karşındaki kanlı canlı insanın yumuşak etine öldürücü bir bıçak saplamak ya da tetiği çekmek o kadar kolay olmayacaktır. 

    düşünceyle eylemi bir tutsak dünyada bir tane insan kalmaz. herkesin aklından en az bir kez yapmayacağı kötü bir şey geçmiştir ya da geçecektir. 

    herkes (genel düz sade vatandaş) ancak dediğim iki şart sağlanırsa potansiyel bir katildir. insanın ekstrem durumlarda neler yapabileceğini düşünmek bile istemiyorum. içinde yaşadığımız medeni ortam, toplum, yasalar vs çoğu şeyi bastırıyor. yoksa neler neler daha görürdük ki bu halde bile ne pislikleri okuyoruz görüyoruz.. 

    katilleri/psikopatları normal insanlardan ayıran fizyolojik şeyler de var. amigdalaları küçülmüş oluyor örneğin. empati, pişmanlık, suçluluk vs hissedemiyorlar. bazı araştırmalar vardı beyin mr larına bakılarak potansiyel katilleri belirleyebilir miyiz diye. 

    zaten başka başka bir sürü çocukluk travmaları, bağlanma problemleri vs de oluyor. 

    olay fizyolojik ve psikolojik olarak gerçekleşiyor. bizlerin birini öldürememesi bu farklılıkların olmamasından. 

    3 aralık 2021 23:30

    5. Düşüncelerini dile getiren süslülere teşekkür ederim.

    Evet elbette eylem ve düşünce arasında bir fark var. Ama düşünce olarak varolduysa eyleme dökülmeyeceğinin garantisini kim verebilir? Hatta eyleme dökülme olasılığı yüksek değil midir? Söz konusu başkasının ölmesini istemek olunca bu kötü ama sıradan bir arzu olarak algılanıyor. Ya tetiği ters çevirince? “Ölmek istiyorum.” böyle söyleyince eyleme dökme olasılığı daha yüksek gibi gelmiyor mu? Neden ama? Arzularımdan bahsediyorum. Nasıl ihtimalleri kendi kendimize tartıyoruz ve yapar, yapamaz diyoruz. Ya da “ölmek istiyorum” diyen birisi için intihara meyilli diyorsak “ölmesini istiyorum” diyen biri niçin öldürmeye meyilli demiyoruz? Vicdan hangi aşamada devreye girer, her zaman eylemden önce mi vicdan durdurur? Öyleyse bir canlıyı öldüren kimse vicdan azabı çekmez mi? Çekiyorsa öldürürken vicdanına ne olmuştu? Kimlerle empati kurarız? Empati koşulsuz mudur? Kim koşulsuz empati kurabilir? Öldürecek kadar kin beslediğim biriyle empati kurar mıyım gerçekten? Örneğin bir tecavüzcünün yerine kendimi koymak düşüncesi bile ruhumu daraltıyorsa empati kurma yetisine gerçekten sahip miyim? Empati kurma yetisine sahip değilsem beni durduran ne? Toplumdan dışlanmaksa eğer, kimsenin görmeyeceği bir yerde, herhangi bir yaptırım olmayacağından emin olursam öldürür müyüm? Ya da siz? Hayır. Bilemiyorum. 

    4 aralık 2021 00:29

    6. düşünce olarak varolduysa eyleme dökülmeyeceğinin garantisini kim verebilir?

    dediğim gibi, fizyolojik ve psikolojik açıdan bir sebep yoksa zaten bu eylem gerçekleşmeyecektir. çünkü fizyolojin ve psikolojin buna müsait değil. 

    burda düşünce bazında bakınca evet ihtimal dahilinde, aklımıza geliyorsa bir şeyin olma ihtimali de var. ama bunların bir de maddesel fiziksel tarafı var. 

    “ölmek istiyorum.” böyle söyleyince eyleme dökme olasılığı daha yüksek gibi gelmiyor mu?

    aslında yine aynı şey. bir insanın kendini öldürmesi epey ekstrem bir şey. içimizde savaş ya da kaç refleksiyle hayata tutunmak için direnen bir arkaik dürtü var. hayatta kalmaya programlıyız. "ölmek istiyorum" diyen biri bir kazayla ölümle burun buruna gelse, %50 (belki daha bile fazla) "ölmek istemiyorum" derken bulacaktır kendini. insan bazen sadece kaçmak istediği için bile ölmek istiyorum der. kontrolü almamak için. (lafların pek hükmü yok hayatta zaten. ağızdan çıkana çok anlam yüklemek ya da bel bağlamak doğru değil) gerçekten intihara meyilli insan sayısı "ölmek istiyorum" diyen insandan çok daha az. burada yine fizyoloji&psikoloji devreye giriyor. bariz bir farklılaşma vardır ihtihar edenlerde. prefrontal kortexte birkaç bölüm kendi arasındaki bağlantılarda (adlarını tam hatırlamıyorum, dorsal, gyrus ve iki tane daha) daha farklı çalışıyor. 

    ya da “ölmek istiyorum” diyen birisi için intihara meyilli diyorsak “ölmesini istiyorum” diyen biri niçin öldürmeye meyilli demiyoruz?

    ölmek istiyorum diyenlerin büyük çoğunluğu intihaya meyilli değil, yaşamama fikrinden keyif almaya meyilli. 

    ölmesini istiyorum diyenler de aynı dediğin gibi bunu gerçekleştirecek imkanı olsa yine yapamaz. çünkü psikopat değil, beyni vs normal. bunu yapabilecek kişi zaten sorgulamadan yapar. sorgulayacak bağlantıları, yeteri kadar empatisi, vicdan duygusu vs yok. fiziksel olarak yok. adamın beyni öyle çalışıyor. 

    vicdan azabı çekmeyen psikopatlardır. diğer insanlar çeker. öldürürken de ya hayatı tehlikededir ya da cinnet halindedir normal düz insan. kimse bir gecede psikopat olmaz. 

    empatinin gelişkinliği beyin fizyolojisi yanında kişinin karakteri, yetişmesi, görmesi geçirmesi vs ile alakalı. çok değişkenli bir durum. herkes herkesle empati kurabilir. koşulsuz empati kuranlar da var, gerçek hümanistler. 

    bende şöyle, psikopatların neden o halde olduğunu anlayabiliyorum. travmaları, aileleri, çevreleri, hormonları, beyinleri vs. aslında birçoğu bu hale getirilmiş insanlar. böyle bakınca "ellerinde değil, onları bu hale başkaları getirdi" oluyor ama bu yapılan eylemin korkunçluğunu da değiştirmiyor. ben karar verebilmiş değilim. bir yandan bir insanı bir insan öldürmemeli cezai yaptırım olarak, bir yandan o pislik bunu hak etmedi mi, bir yandan cezaevinde sürünsün ölüp kurtulmasın, bir yandan bu pislik dediğimiz insan farklı bir ailede yetişse belki topluma faydalı biri olacaktı, en azından normal bir insan olacaktı..

    her duygunun ya da dürtünün bir sınırı var. sonsuz sevgi, nefret, empati vs yok. fikren olabilir, aynı bu sorular gibi akla geliyorsa ihtimal dahilindedir ama fiziki dünyada bu mümkün değil. insan da bencil bir varlık. kendi işine gelmediği noktada kesip atabilir. beyin bile bir üzüntüye belli bir süre dayanıp sonra yoksayıyor. 

    ben öyle izole bir yerde o insanı öldürebilecek olsam da yapamazdım. çoğu insan da yapamaz. çünkü beynimiz o şekilde bağlantılanmamış (yukarda çok yazdım). ölümüne sebep olmayıp da sadece ölüme terk etsen bile içinde -anlık da olsa- bunun vicdan muhakemesini yaşardın öyle söyleyeyim. 

    düşünce boyutunda dolaşmak güzel ama ayakları fiziki şartlara, olaylara, durumlara basmadan benim beynim yapamıyor fark etmişsindir ss süslü. belki senin istemediğin/ilgilenmediğin cevaplardı bunlar ama ben de farklı bir yerden bakışımı yazmak istedim tekrar. 

    4 aralık 2021 12:54