1.
Güzelse saglamsa begendiysem kullanirim nolcak ama bir türlü bulamıyorum :( lütfen kullananlar nerden aldigini yazabilir mi soruyu takip edicem
2.
Replika ürün kullanmayı cidden kendime hakaret sayarım. Sahip olamayacağım şeylerin peşinde olan biriymiş gibi hissederim. Benim ekonomik durumum Micheal kors almaya yetiyor. 3 MK yerine diğerinden 1 tane alacak olsam bile MK alırım. Kalitesi benim için cidden yeterli. Replika benim alerjimin olduğu bir konu. Kullanana da cidden önyargı geliştiriyorum:
3.
A3 +1. O kadar pahalı çantaların değil ama ck guess gibi daha alınabilir çantaların iyi kalitede replikalarını görürsem kullanırım. Cüzdan ayakkabı için de aynı şey geçerli.
4.
Geçmişte lüks ürün sektöründe çalıştığım için en iyisi denilen replikaları bile anlıyorum ve orijinai 1200$ olan çanta için replikasına 500-600$ verenin enayi olduğunu düşünüyorum.
5.
selam suslu. ben de replika canta takmaktansa ya daha dusuk segmentli markalarin cantalarini ya markasiz cantalari takmayi tercih ederdim. bazi susluler high end marka alamayan birinin replika takmasi ya da replikayla metrobuse binmesi gibi yorumlar yazmis. her ne kadar bende bir zamanlar ayni sekilde dusunsem de, bazi insanlar icin marka giyinmek bir takinti olabiliyor bazen. tamam mesela hermes birkin gibi neredeyse araba parasina bir canta sahibi olmak ve metrobuse binmek gercekci degil ama ben artik mainstream lv, chanel modelleri falan gorsem metrobuste acikcasi yadirgamam. boyle insanlar var cunku, tatile gitmez, araba ev almaz ama canta ayakkabi alir. mesela bizzat tanidigim, calistigim ofisteki sekreter arkadas (yanlis anlasilmasin sadece maasi kafanizda canlandirmaniz amacli soyluyorum) burberry takintiliydi. gidip burberry trenckot almisti mesela ve metrobusle ise geliyordu.. hani bazen oluyor boyle seyler demek istedim..
6.
bindiği arabadan anlaşılıyor direkt süslü. mesela 100 bin liralık arabaya binen birisinin kolunda 30 bin liralık bir çanta olması direkt komik duruyor ve çakma olduğu anlaşılıyor. bu sezon mangoda hermes birkin'lerin neredeyse birebir aynısı var. birkin modelini çok beğendiğim için black friday indiriminde almayı düşünüyorum ancak gidip asla çakma birkin almam. şu an elimdeki en pahalı çanta markaları marc jacobs ve michael kors. geçen seneye kadar aracım yoktu ve toplu taşıma kullanıyordum. toplu taşıma kullandığım günlerde, okula gittiğim zamanlarda (gizlinot: devlet üniversitesinde okuyorum) bu çantaları hiç takmadım. çünkü çakma görünüyorlar bu tarz ortamlarda. mühendislik fakültesi kantininde elimde 7-8 bin liralık çantayla dolaşıp otobüse binmek bana anlamsız geliyor maalesef. erkeklerde de aynı mesele saat için var. okuldan bir arkadaşımın kolunda rolex var, a kalite replika 10 bin küsur liraya almış. annesi babası doktor, şehir merkezinde dümdüz 3+1 apartman dairesinde yaşıyorlar ve kolunda rolex var :d yani kime neyi kanıtlamak istiyorsun o paraya git orijinal bir saat al az bir para da değil. aileni tanıyan, evini bilen, bindiğin arabayı gören herkes biliyor o saatin çakma olduğunu. bu bana çok hastalıklı geliyor açıkçası. tasarımı beğeniyorsan ona benzer bir şey bulmak çok kolay, nerdeyse bütün mid-end markalar high-end markaların tasarımlarını alıp seri üretime sokuyor. guess-gucci davalarını duymayan yoktur :d lafın özü bence anlamsız, komik ve kompleksli bir hareket. ben böyle bir şey farkettiğimde o kişiden soğuyorum açıkçası
7.
araba ve ev hayat standartının en net ölçüleri diye onları söyledim, yoksa elbette süper zengin olup toplu taşıma kullanan da var, tercihen pahalı olmayan bir evde yaşayan da. ama bu bahsettiğiniz kesim azınlık. designer çantayı ne sanıyorsunuz demişsiniz ama bir çantaya beş haneli para harcayabilen biri zengindir işte neyi rasyonalize ediyoruz tam olarak. çantaya 20 bin lira verebilen birisi dışarı çıktığında harcadığı parayı düşünmez, çok güzel bir evde yaşar ve iyi bir arabaya biner. özel sebepleriyle bunları tercih etmeyebilir belki ama bunun da hala 'zengin' bir açıklaması olur. avrupada orta sınıfa hitap eden markalar burda üst sınıfa hitap ediyor maalesef, o yüzden x kadar çantam var orta halliyim demek gereksiz mütevazılık oluyor. o kadar çantanın gidip orijinallerini alabildiysen türkiye ölçeğinde zenginsin işte. çantaya 20k veriyorsan arabaya 200k verirsin evine 2 milyon verirsin. çok doğru orantılı bir ilişki var arada.