fidel castro

1. "Başkan'ın bir suçlu ve hırsız olduğu bir Cumhuriyet'te dürüst insanların ölmesi veya hapiste olması olağandır" demiştir son cümlesi "beni mahkum edin. Bunun bir önemi yok. Tarih beni bağışlayacaktır."olan efsanevi moncado baskını savunmasında.

Ukte (yazar: cerberus)

2. Kübalı Marksist Leninist devrimci ve Küba devrimi' nin önderi. Küba'da iktidarda bulunan diktatör Fulgencio Batista'ya karşı mücadelesini 1953'te başlatmıştı. Batista'nın 1958'te ülkeden kaçmasının ardından Castro, 1959'da da başbakan olmuştu.

(bkz: che guevara) da castro önderliğinde çıkan küba devrimi mücadelesinin liderlerindendir. Hatta castro' nun che' li anılar diye bir kitabı da vardır.

Aylar önce öleceğini hissetmiş "Yakında öleceğim, bu son konuşmam olabilir ama ideallerimiz yaşamalı" demişti. Ve dün, 90 yaşında hayata gözlerini yumdu.

3. (gbkz: ernesto che guevara)'nın öldürülmesinde parmağı olduğuna inandığım için kendisine karşı sevgi besleyemediğim ama ülkesi ve dünya adına attığı cesur adımları, inandığı şey uğruna yaptığı fedakarlıkları adına yanlışları ve doğrularıyla kendisine saygı duyduğum insan. tarih kendisini affedecektir, halkı zaten affetti varsa başka bir dünya che ile de orada anlaşırlar.

hasta siempre fidel. kendisinden 50 yıl fazla yaşadığın comandante'nin ne yerini alabildin ne yerini doldurabildin.

bakıyorum ki insanlar iddianın sebebini merak ediyorlar (yazar: colpan)'ın söylediği ütopya hayalini ve hayale giden yolun siyasi kanadının fidel castro olduğunu biliyorum ve ciddi emekleri olduğuna katılıyorum. zaten bu konudaki hakkını veriyorum.

(yazar: seblatanik)'ın saçmalık diyecek özgüvenini de taktir ettim ancak bunlar a9'un falan değil baya üniversitelerin,hocaların,araştırmacıların akademik olarak tartıştığı bir konu. o kdr gerçek yani asdfhfg

dönemin siyasi krizlerini,soğuk savaş anlaşmalarını,türkiye'yi de tehdit eden nükleer krizleri,che'nin sovyetlere bakış açısını,castro'nun sovyetlere yakınlığını, che'nin beklenmedik derecede az askerle çatışmaya yakalanmasını, sovyetlerin che'yi gözden çıkarmış olması,castro'nun bir gün boyunca che'den haber alamadığını açıklaması sonra ölümünü duyurması, cia görüşmeleri, sonrasında castro'nun yükselişi, halk tarafından sevilen che'nin her zaman castro'dan daha etkili olması vb. şeylerin okunmasını tavsiye ederim zira tarihe damga vurmuş kişiler bence tatlış yani diyerek savunulmaz.

castro iyi bir siyasi liderdi ama bu hakkındaki şaibeleri kaldırmaz. ölünün arkasından böyle konuşmak istemezdim ama durum bu. suçludur demiyorum ama suçsuz olduğunu da söyleyecek kişiler burada değil.

4. hangi bilgi ve belgeyle che'nin ölümünde payı olduğu fikrine sahip olunduğunu bilmediğim devrimci.

andy garcia gibilerin "eskiden kübamız ne güzeldi, beyoğlu'na çıkar gibi hep en güzel halimizle giderdik casinolara" hikayelerini anlattığı hollywood filmlerini hatırladım birden. küba dikta altında, amerika'nın çöplüğü gibi, uyusturucu ve kadın satıcılarının ve bunların kumarhanelerinin elindeydi.

(gbkz: ernesto che guevara), (gbkz: Camilo Cienfuego), (gbkz: Juan Almeida bosque), (gbkz: raul castro), fidel castro ve daha niceleri bu düzeni yıkmaya kararlıydı. bir (gbkz: ütopya)'ya

en yakını gerçekleştirmeye çalıştılar. bu isimler arasında ikilik çıkarmak sadece ve sadece düşmanlarının işine gelir ve geldi. beğenirsiniz beğenmezsiniz ama gerçekleri değiştiremezsiniz.

şuraya che'nin oğlunun yakın tarihli bir (link: http://mobil.hurriyet.com.tr/chenin-oglu-camilo-guevara-babam-kasirganin-kalbinde-yasadi-40255838 röportajını ) da bırakıyorum.

5. sol görüşlü insanların çoğu gibi benim de çok saygı duyduğum bir devlet adamı olmasına rağmen küba'yı bir ütopyaya dönüştürdüğüne kesinlikle katılmıyorum, zira benim ütopya anlayışımda vatandaşlar ülkeden çıkmak için paşa gönül kriterleri uygulayan hükümetten yazılı izin istemezler, bu özgürlük ancak yasada gösterilen hallerde mahkeme kararıyla kısıtlanabilir. aynı şekilde yürütmenin başını düzenli aralıklarla demokratik ve adil seçimler yaparak seçmek de bir ütopyada sine qua non olsa gerek, bildiğim kadarıyla küba'da presidential election devrimden (1959) sonra sadece 2008 yılında yapıldı, onda da küçük kardeş raul castro seçildi. ülkedeki fikir ve ifade özgürlüğü ve toplantı & gösteri düzenleme özgürlüğü üzerindeki kısıtlamalara girmiyorum, human rights watch'un vb raporları var ilgilenenler için. nutella'yı öpeyim sana bir şey olmasın da bu saydıklarım az biraz önemli şeyler sanki.

biz de 57 sene aynı ailenin başkanlık yaptığı (ülkenin yarısının fikrine göre) bir ütopyanın eşiğinde olabiliriz de, ondan şeyettim.

not: en sevmediğim edit tipi ama yanlış anlayanlara amerika'nın köpeği değilim, insan hakları hukukçusuyum, mesleki hassasiyet diyerek geri geri reverans ederek gidiyorum. küba tarihine çok hakim değilim, yanlış söylediğim bir şey varsa girdilerinizi/mesajlarınızı bekliyorum.

6. Bir devir bitti. İnsanca yaşadı, insanca yaşattı. Kimsenin ses çıkaramadığı ABD'ye kafa tuttu o ve yoldaşları. Onurlu olmak ne güzel şey, seni sevmeyenleri bile susturuyor çünkü bu şeref. Yıldızlarla uyusun, hoşça kal kumandan.

7. Olumuyle kubalilari sevindirmis olan kisi. Su anda parti verip kutluyorlar, zevkten adeta dort koseler..