sivilcelerden kurtulmak

112. Sivilceleriniz türüne göre doğru aktif içeriği seçtiğinizde büyük ölçüde sivilcelerinizi yatıltırabilirsiniz.

Ben ortaokul dönemimde limon suyu, diş macunu, elma sirkesi gibi birçok şeyi denedim. o zamanlarda kimse gelip bana yüzünü çok yıpratıyorsun yapma falan da demedi ben de sivilcelerim geçecek diye umutla bekledim.

Daha sonra yabancı cilt bakım influencerlarıyla tanıştım ve benim için devrim oldu. O zamanlarda trde limon suyu mu elma sirkesi mi diye tartışırken yabancı kanallarda salisilik asit, benzoyl peroxide ve laktik asit gibi birçok içerik inceleniyordu. Ben de bundan etkilendim ve doa kozmetiğin o zaman akne için olan salisik asitli bir toniği vardı ve onu kullandım cildim büyük ölçüde düzeldi, eskiden herkes beni sivilceli kız diye bilirken artık sivilcelerim o kadar göze batmamaya başladı.

Doa kozmetik daha sonra o toniği kaldırdı ve tekrar piyasaya sundu ve yeni çıkardığı tonik benim cildime etki etmemeye başladı küçük küçük komedonlar çıkarmaya başladım. Ben de o zamanlar gittiğim bir yurt dışı seyahetinde the ordinaryinin glikolik asit toniğini ve düşük dereceli bir retinolünü aldım.

Glikolik asit de o zamanki komedonlarıma iyi gelmişti diye hatırlıyorum. Şu an dğzenli olarak retinol kullanıyorum ve cildime çok iyi geldiğini söyleyebilirim.

Bütün bu girdide hep aktif içerikten bahsettim ama diğer önemli olan da beslenme. Ben genel olarak yağlı şeyler değil de glycemic indexi yüksek besinler yediğimde ve süt ürünü tükettiğimde yüzümde ağrılı büyük sivilceler çıkıyor o yüzden ben de onları tüketmiyorum artık.

Akne gerçekten uzun bir serüven ve bir gecede geçmiyor. Sabırlı olup cildimin ne istediğini anlamak benim için sivilcelerden kurtulmak oldu.

111. zoretanin sayesinde başardığım eylem

110. Ergenliğimde hiç çıkmayan sivilce 22 yaşında yüzümü istila etmeye başladı. Başlarda elma sirkesini suyla seyreltip yüzüme sürüp yıkadıktan sonra gül suyuyla yüzümü siliyordum ve sivilcelerim sönüyordu. Ama asla tamamen geçmiyorlardı. Daha sonra bu yöntem de işe yaramamaya başladı.

Bu arada ben doktora hiç gitmedim çünkü pek vaktim olmadı. Bu sene okul yoğun olduğu için doğru düzgün cilt bakımı yapamadım ve sivilce sorununu biraz buna bağlıyorum. Abur cubur tüketmek ve aşırı sıcak giden hava, yoğun bir şekilde güneşe maruz kalmak sivilcelerimi artırdı.

Sivilcelerim şimdi çok az iyileşmeye başladı. Çünkü daha serin olan ailemin evine geldim. Gül suyunu tonik olarak kullanmak, zeytinyağlı sabunla yüzümü yıkamak, yastık kılıfımı sık sık değiştirmek, baharatlı abur cubur tüketmeyi tamamen kesmek az da olsa yüzümde düzelmeye yol açtı.

Son olarak bu süreçte yüzüme diş macunu dahi sürdüm ve diş macunu sivilcemi kurutup kahverengi lekeler oluşmasına neden oldu. Bu hatayı bu yazıyı okuyan hiç kimse yapmasın diye yazıyorum. Umarım bu sivilce illetinden hepimiz bir an önce kurtuluruz.

109. böyle bir şey tam olarak mümkün değil. "sivilceleri kontrol altına almak" belki ama tamamen kurtulmak çok zor. çoğu doktor da bunu söylüyor zaten.

108. şu başlığa bir gün girdi yazmak nasip olsun dediğim eylem. şekerden uzak durmak ve yüzü kurutucu ürünler kullanmamak bir nebze işe yarıyor ama yook, yapıştılar gitmiyorlar.

107. şu sıralar maske kullanımından dolayı öyle çok sivilce problemi yaşıyorum ki. her sabah minicik bir sivilce. ben de işsiz olduğumdan bok varmışçasına deşiyorum sivilceyi ve hemen yara oluyor. neyseki çabuk iyileşiyor ama sivilcenin verdiği o psikolojik zararı indiremiyorum bir türlü. tam makyaj yapacağım, yanağımda kocaman bir sivilce. tam yeni bir ürün aldım mutlu mutlu süreceğim, burnumda bir sivilce. yok yani, yok. aynaya bakmak istemiyorum. azelderm ve antibiyotik kullanımıyla sivilce problemim bitmişti ama kremi bıraktığım gibi geri döndüler. antidepresan da kullanıyorum aynı zamanda, belki o da sivilce yapıyordur. emin değilim. cildim çok hassas ve genel olarak her şeye sivilceyle tepki veriyor. alerji testlerimde bir sorun çıkmadı. anlamıyorum ne sorunum var da sivilcem çıkıyor? cidden anlamıyorum cildimin ve bedenimin sorununu.

106. özellikle 2 senedir çenemde çıkan hormonal akne sürecimi ben de paylaşmak istiyorum:

ben başta dermatoloğa gittim ve o bana seboreik dermatit ile beraber hormonal aknem olduğunu söyledi. o dönem seboreik dermatitim gerçekten çok aktifti ve bana kortizonlu şampuan verdi. bu şampuanı ben çok azıcık ve haftada sadece birkaç gün kullandım. gerçekten seboreik baskılandı ve o dönem için alnımdaki kızarıklık vs azalmıştı. bu arada sivilce için de acnelyse krem vermişti ancak bende hiçbir etki etmedi. sonra ben de nispeten sivilceli de olsa kızarıklığı gittiği için cildimle bir tık daha barışmıştım.

sonra pandemi çıktı ve maske kullanımı ile çenemde sivilce hiç eksilmez hale geldi. bu sefer kistik ağrılıydı ama hep sadece çenemde.

başta yine çok önemsemedim aman dedim 1-2 kil maskesi yaparım, maskeden salgın biter kurtulurum o toparlar fakat öyle olmadı tabi.

bu sefer selfielerde bile çenemdeki sivilceler gözükmeye başladı ki filtreli ve filtresiz ayrımına çok mutsuz olmaya başladım. işte o zaman gerçek anlamda bu konuya yoğunlaştım:

biraz kendi çapımda araştırma yaptığımda aslında benim ilk yaptığım hatanın sürekli onları kurutmak için; fazlaca maske- kimyasal ya da kurutucu peeling odaklı olup; cilt bariyerimin tamir olmasına yönelik hiçbir şey olmaması idi.

evet cilt bariyerini tamir etme kavramı ile yeni tanıştığım nokta bu oldu.

evet temizlik ve eksfoliasyon da önemliydi ama cildimi güçlendirmeden tamir edemezdim. ben de cildimi tamir etmeye yönelik ürün araştırmasına girdim ve dermokozmetiklerden bir fayda görmediğim için kore ürünlerine yöneldim. hatta yanlış olmasın önce drugstore ürünleri de denedim ve biraz uzunca size tecrübelerimden bahsetmek isterim:

ilk aşamada kullandığım (gbkz: drugstore ürünleri) (2 hafta kadar kullandım):

aslında ilk aşamada bunları kullanmam benim için iyi oldu; çünkü cildimi bir hazırlık aşaması gibi daha konsantre ürünlere alıştırma fazı oldu.

1- ziaja'nın yağlı ve karma ciltler için olan yeşil temizleme jeli: bu jel aslında bence güzel bir jel. şu an hala sırtımda sivilce çıkarsa diye kullanıyorum ve gerginlik hassasiyet kesinlikle yapmıyor. ben bunu kullanırken asitli başka bir ürün kullanmıyordum ve sivilcelerimin ilk yavaş sönmesine ön ayak olduğunu düşünüyorum.

2- ziaja'nın acai berry yani mor renkli toniği: bunu da cildimi nemlendirmesi için arkasından fısfıs şeklinde sıkıyordum ve hiçbir hassasiyet sivilce yapmadı.

bu 2 sini kullandığım dönem yeni sivilce çıkarmadığım gibi küçülme başlamıştı. ancak kırmızı sivilce lekelerimde hiçbir küçülme olmuyor ve siyah noktalarım olduğu gibi duruyordu. yeterince büyük bir etki görmedim ama yine ufak adımlar atmıştım.

gelelim esas etkisini gördüğüm ve cildimin tamamen yenilenmesine yardımcı olanlara:

(gbkz: cosrx salicylic acid daily gentle cleanser): bu gerçekten iyi ki ama iyi ki almışım dediğim bir temizleme losyonu. mercimek kadar sürüyorum ve ilk yıkamada bile etkisini görüyorsunuz. içerisinde nazik asitler var ve sebumu ciddi anlamda dengeledi. bunu kullandım ve gerçekten hayatım değişti diyebilirim ancak yorumlarda herkeste etki etmediğini okudum, o yüzden mutlaka yorumları okuyun derim.

(gbkz: cosrx ac collection calming liquid mild): bu aslında biraz pahalı. muadil çok rahat bulunabilir ve sadece cilt bariyerimi güçlendirsin yatıştırsın diye aldım. ürünün yapısı çok güzel, gerçekten rahatlatıyor tek sevmediğim yanı yüzüme ya da elime damlatıp kullanıyorum. fısfıslı olsa daha çok severdim. ancak dediğim gibi bunun yerine besleyici sakinleştirici tonik muadili çok var. ben sevdiğim için tekrar biterse alırım. çünkü uzun süre gideceğini düşünüyorum.

(gbkz: manyo tea tree herb oil): yine cilt bariyerini güçlendirsin aynı zamanda sivilcelere de olumlu etki etsin diye özellikle çay ağacı yağı içeren bitkisel bir yağ karışımı. bunu da çok seviyorum; aslında kokusu çok kötü ama cildime verdiği yumuşatma ve nemlendirme güzel. kokusu 10 dakika filan kalıyor. emilmesi 5 dakikada hemen oluyor, makyaj altına rahatlıkla kullanılır. bunun alternatifi de bulunur dediğim gibi çok olmazsa olmaz değil ama cilt bariyerimi güçlendirdikçe sivilcelerim her geçen daha da kuruyordu. sivilce lekelerimin küçülmesinde etkili olduğunu düşünüyorum.

bu 3 ürüne yaklaşık elbette 500 tl bandında bir bütçe ayırmış bulundum ancak bunlar en az 4-6 ay gidebilecek ürünler. bunlara başladıktan 3 hafta sonra eski sivilce lekelerimde sönme ve tüm sivilcelerimden kurtulduğuma herkes şok geçirir oldu. bu arada nemlendirici olarak hala elimde olan hassas ciltler için olan la roche posay'in toleriane ultra fludie'i kullanıyordum. bu aslında güzel bir nemlendirici ama aşırı besleyiciliği de yok. görevini layığı ile yapıyor ama daha ötesi yok. benim ise hala c vitaminli, hyaluronik asitli serumlarım hala yoktu olmasın mıydı artık beynim ve cildim daha fazlasını istiyordu :D

evet hala bahsi geçen serumlardan yok ancak bundan bir sonraki aşama cildimi güçlendirmeye ve beslemeye yönelik olarak karar verdim. bu nedenle bütçemi cilt bakımı önceliğim olacak şekilde ayarlama başladım. çünkü gerçekten ürünlerden aldığım etki muazzam oldu. artık fotoğraflarda ışıl ışıl berrak bir cilde kavuşabiliyordum.

çisem çakır'ın videolarını izlemeye başladım. evet paylaştığı ürünler fiyat olarak çok yüksekti ama yavaş yavaş ihtiyacım olanı almaya karar verdim. mesela dermokozmetik dosyasında paylaştığı svr b5 hyaluran ampulü benim dikkatimi çekti, içeriği de hoşuma gitti ve bu ay da onu sipariş verdim. bir de yine ''cosrx snail 96 mucin power essence'' den aldım ancak bunlar şart değil ürün seçerken özellikle besleyici ya da onarıcı olmasına yönelik seçtiğimi ifade etmek için örnek veriyorum. yoksa bir sürü alternatif var, madecassoid içeren kremler, seramid içeren kremler ya da tonikler vs vs.

hala c vitamini ya da niasinamid içeren bir serum kullanmıyorum ancak yavaş yavaş cildi güçlendirerek ilerlemeye karar verdim. eğer cildim ihtiyaç duymazsa kışın da yüksek konstrasyonda kimyasal bir peeling kullanmayı düşünmüyorum.

---çünkü ben de en önemli etki; cildimi güçlendiren bariyer onarıcı ürünler ile oldu.---

bu nedenle özetle tavsiyem; eğer siz de düşük ya da yüksek konstrasyonda kimyasal peeling ya da maske denemesine rağmen gelişme görmüyorsanız bariyer onarıcı, yatıştırıcı ürünler denemeniz faydalı olabilir.

105. Muhtemelen bir çoğumuzun süslüye dahil olmasına vesile olmuş bir durumdur. Özellikle genç yetişkinlik 20-25 yaşlar için can sıkıcı bir durumdur sivilceli olmak. Çünkü ergenlik dönemini ergenlik bitsin bu sivilcelerden kurtulacağım umudu ile tamamlamışızdır. gel gör ki öyle olmaz. Üniversiteye başlarsınız makyaj yapmak istersiniz bir türlü kendinize yakıştıramazsınız, çevreden sürekli canım niye öyle senin cildin yaa, oynama şu yüzünle, kuzenimde de vardı sirke sürdü, kükürtlü sabun en iyisi… gibi can sıkıcı şeyler duyarsınız. (Hatta yüzsüz bir teyze bana ‘’güzelim ne bu yüzünün hali çiçek bozuğu gibi? almaz kimse seni valla’’ demişti.) Her ne kadar kendinizle barışıkta olsanız bu durum canınızı sıkmaya başlar dermatoloğa gidersiniz, bir iki topikal ilaçla iyileşme sağlasanız da bu size yeterli gelmez. Başka bir dermatolog ve nihayet roaccutane tedavisi başlar. Yine: o ilaçlar kısır yapıyormuş, intihar eden varmış, dudaklarına ne oldu gibi saçma sapan şeylere maruz kalırsınız. Altı ay-bir yılsonunda gerçekten bebek gibi bir cilde kavuşursunuz. Her bakımdan can sıkıcı bir süreçtir, elinde olmayan bir durumdan dolayı yargılanmak, hele ergenlik döneminde gerçekten örseleyicidir. Tüm bunlara ve zayıflık, boy, ten rengi vb. bedenimle ilgili zorbalıklara maruz kaldıktan sonra insanları asla ama asla dış görünüşü, kilosu, bedensel özellikleri ile ilgili en ufak bir yorum yapmamayı öğrendim. Özellikle genç kızları, öğrencilerimi her zaman destekliyorum, yükseltmeye çalışıyorum; bedenlerini her zaman her koşulda sevmeleri gerektiğini aşılıyorum. öz sevgi onları mutlu ve sağlıklı yetişkinler yapacak en önemli şeylerden biri çünkü.

104. Benim için pek mümkün olmayan olay. Keşke olsa ama o kadar yağlı bir cildim var ki sivilce ve siyah noktaların, komedonların olmaması şaşırtıcı olurdu sanki. 

Ergenliğe girdiğimden beri (şu an 23 yaşındayım) sürekli uğraştığım bir problem bu. Bir sürü antibiyotik krem, hap, roaccutane tedavisi denedim. Belirli bir süre sonra sonuç hep aynı oldu. Her şeyi bıraktım cilt bakımına yöneldim, çift aşamalı temizlik, aha bha ler vs, beslenme düzenimi değiştirdim süt ve süt ürünlerini bıraktım. Etkileri yok denecek kadar azdı. Son olarak hormonlarıma baktıracağım. Eğer bir sorun yoksa dermatolog tekrar roaccutane kullanabileceğimi söyledi. 

Ben, benim için asıl sorunun cildimin aşırı sebum üretmesi olduğunu düşünüyorum bunun ilgili bir çözüm yolu, önerisi olan varsa yazabilir. herkese sivilcesiz günler dilerim

103. kullanılan ürün sayısını minimuma indirmek belki böyle okuyunca boş bir şey gibi geliyor olabilir. çünkü detaylı cilt bakımı yapıp çok fazla ürün kullanan kişi o ürünleri araştırmış, her birini sebeplendirmiş oluyor genelde. ürün satın alıp kullanmakla başlayan bi umut durumu da olunca bırakmak için işe yaramadığını görmekten başka çaresi kalmıyor.

ben tam olarak yukarıda bahsettiğim kişiydim. böyle şeylerle uğraşmayı da sevdiğim için araştırdıkça ürün aldım, ürün aldıkça araştırdım, o aldığım ürün başka bir şeye sebep oldu, onun çözümünü araştırdım ona da ürün aldım derken hem zaman hem maddiyat kaybı, hem de psikolojik zarar gördüm.

önce yavaş yavaş ürün almayı bıraktım, sonra bir günde sadece 1-2 ürüne indirdim kullandıklarımı, bi nevi yasak koydum yani öyle maske, asit, serum, krem art arda kullanmaya. şu an cildim 4-5 yıldır geldiği en iyi halde. ben de köpeğiyim yeni ürünlerin, yurt dışından bile olsa bi şekilde getirtip kullanmanın ama yok yani cidden bi avuç yüzümüz var zaten, kaldıramıyor. güneşten koru, yağ ile temizle, nemlendir, arada asit, bitti.

edit: tabi tüm bunlar bir sağlık sorunu olmayan, hormonal problem yaşamayan, ama yetişkin sivilcesinden de kurtulamayanlar için geçerli.